Usulsüz dinlemelerin müfettişlerce araştırılmasının yargıya müdahale olduğunu ileri süren paralel yapı, suç duyurusunda bulundu. Hukukçular ise müfettişlerin çalışmalarının müdahale olarak görülemeyeceği görüşünde

17-25 Aralık darbe girişimlerinin ardından yargı ve emniyet içinde yuvalanan paralel çete ortaya çıkarılmış ve bu çeteye karşı kapsamlı adli ve idari soruşturmalar başlatılmıştı. Cumhuriyet Savcılıkları ve HSYK tarafından yürütülen soruşturmalarda, paralel yapının Türkiye genelinde Emniyet Müdürlükleri kanalıyla, sahte isim, IMEI numaraları ve uydurma suçlamalarla milyonlarca kişiyi dinlediği deşifre edildi. Yasadışı dinlemelerin ortaya çıkarılmasıyla, kamuoyunda Fethullah Gülen cemaatine yönelik büyük bir tepki oluştu. Bu tepkilerden kurtulmak isteyen paralel yapı, yeniden algı yönetimine başvurarak, idari müfettişlerin hakim kararlarıyla yapılan telefon dinlemelerini soruşturma hakkının olmadığını ileri sürdü. 
Bu yapıya yakın hukukçular, usulsüz dinlemeler için polisler tarafından hazırlanan dinleme talep belgelerinin müfettişlerce soruşturulmasını çarpıtarak, müfettişlerin yaptığı denetimin usulsüz olduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. HSYK müfettişlerinin şu ana kadar yaptığı incelemeler sonucunda 2010 Ocak ayından özel yetkili mahkemelerin kaldırıldığı Mart 2013’e kadar 1 milyon 216 bin 313 dinleme kararı alındığı ortaya çıkarıldı. 
BULGULAR HSYK’YA İLETİLECEK
Bu kararların hangilerinin sahte belge ve suçlamalarla alındığının belirlenmesine yönelik inceleme ise devam ediyor. Bu incelemeyi yapan mülkiye müfettişleri, elde ettikleri bulguları HSYK’ya iletilecek. Ceza Hukuku Profesörü Ersan Şen, “Müfettişler denetim yapar, elde ettiği bilgileri hazırlayıp rapor olarak HSYK’ya teslim eder. İncelemek araştırmak demek hakimi, savcıyı, polisi neyse suçlamak demek değil, araştırmaktır Hak arama hürriyetinden dolayı bir derdi olan, feryat eden insanı dinlemek demektir, mahkum etmek demek değildir. Hakimin, savcının bir karar vermesi onun denetim dışı olduğunu göstermez. Biz bunu nereden biliyoruz" dedi.
MÜFETTİŞİN GÖREVİ MÜDAHALE SAYILMAZ
Şen, "Kararlara itiraz edebiliyorsun temyiz edebiliyorsun hatta kesinleşse yargılamanın yenilenmesini isteyebiliyorsun. Müfettiş bu süreci incelerken bu noktada bir takım bulguları tespit etmişlerse bunların hatalı talepler olduğunu, kasıtlı olduğunu ortaya koymuşlarsa bunların devamının araştırılması için ilgili yerlere rapor göndermek zorundadırlar” ifadelerini kullandı. Hukukçular Derneği Başkanı Necati Ceylan ise, “Müfettişlerin görevine giren işlemleri yargıya müdahale olarak yorumlama, anayasaya aykırılıktan bahsetmek anayasal düzene karşı suç olarak nitelemek müfettişlere yasal görevinizi yapmayın demektir. Denetim yapmaları hakim ve savcıları yargılamak anlamına gelmediği gibi müfettişlerin böyle bir yetkisi de yoktur. Denetimde bir usule ve esasa aykırılık görürse rapor düzenler ve HSYK sunar” dedi.


http://www.yenisafak.com.tr/gundem/gerekirse-hakim-de-denetlenir-2057683