Pozantı Cezaevi'nde çocukların uğradıkları taciz, tecavüz ve diğer işkencelerin ortaya çıkması sonrasında İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi, Adana Tabip Odası ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Adana Temsilciliği tarafından çocukların cezaevlerinde yaşadıklarına ilişkin bir rapor yayınlandı.

Rapor taciz ve tecavüz iddialarının sadece Pozantı Cezaevi’nden ibaret olmadığını, diğer çocuk cezaevlerinde de Terörle Mücadele Kanunu (TMK) nedeni ile tutuklu bulunan çocukların benzer işkencelere maruz bırakıldıklarını belirterek başlamakta.

Daha önce yapılan incelemeler sonucunda TTB ve İHD’nin merkezi düzeyde Adalet Bakanlığı’na yaptığı başvuruların “cezaevlerinde bu tür problemler bulunmamaktadır” gerekçesi ile reddedildiğini belirten raporda Pozantı’daki skandalı ortaya çıkarıp ülke gündemine sokan muhabirin ise KCK Operasyonu kapsamında tutuklandığı vurgulandı.

Yaşananlar cezaevinden ibaret değil
Çocukların maruz kaldıklarının cezaevinde yaşananlardan ibaret olmadığını belirten raporda şu ifadelere yer verildi:

"Ayrıca işkence cezaevleri ile de sınırlı değildir. Çocuklar gözaltına alındıkları andan itibaren işkenceye maruz kalmaktadır. TMK nedeni ile cezaevinde tutuklu bulunan çocuklar gözaltına alınma süreçlerinden başlayarak hakaret, aşağılama, dayak, ajanlık teklifi, zorla “poşi” bağlanarak ya da eline silah verilerek fotoğraflarının çekilmesi, ajanlık teklifi, öldürme tehdidi, boş bir araziye götürülerek dövülme, araç içinde, sokakta ve gözaltında kaba dayak işkencelerine maruz kalmaktadır."

Çocuklar adli tutuklulara emanet!
Raporda çocukların Pozantı Cezaevi'ne girmelerinden itibaren hakaret, aşağılama, soyma, adi tutuklular tarafından paralarının alınması, koğuşa gelen yemeklerin artıklarının verilmesi gibi insanlık dışı uygulamalara maruz kaldıkları belirtilmekte. Raporda ayrıca TMK nedeniyle cezaevine giren çocukların birerli, ikişerli biçimde adli tutukluların yanlarına konarak koğuş ağalarına hedef gösterilmeleri, cezaevi yöneticisinden gardiyana kadar dövülmeleri, taciz ve tecavüze uğramak gibi işkencelere maruz kaldıklarına değinilmekte.

Cezaevi yönetimine göre yaşananlar münferit olaylar
Raporda cezaevi yönetiminin yaşananları gizleme çabasına da değinilmekte. Daha önce taciz ve tecavüz iddiaları nedeniyle cezaevi yönetimiyle görüşen CHP heyetine“bunlar münferit olaylardır” cevabının verildiğini belirten raporda, Adana İHD, Adana Tabip Odası ve TİHV Adana temsilciliğine yapılan başvurulardan yola çıkarak cezaevinde taciz ve tecavüzün yanı sıra sistematik işkencenin yapıldığı vurgulandı.

Çocuklar Sincan’da ailelerinden uzak kalacaklar
Pozantı Cezaevi’nin kapatılmasının travmaya maruz kalan çocukların travmayı tekrar yaşamalarına engel olması açısından yararlı olduğunu belirten raporda, sevk edildikleri Sincan’daki cezaevinde tek kişilik odalarda izole edilen çocukların yoğun sosyal ve psikolojik desteğe muhtaç durumda oldukları ve izolasyon sonucu yaşadıkları travmayla baş başa kalmaları sonucunun doğacağı belirtilmekte. Ayrıca çoğu Adana ve Mersin’de yaşayan ailelerinin ekonomik durumlarının iyi olmaması nedeniyle Ankara’da bulunacak olan çocuklarını ziyaret etmelerinin zorlaşacağına da değinilmekte.

Yargılama sürelerinin uzunluğu ve belirsizliği
Cezaevi ortamının çocukların gelişimi ve eğitimi açısından engelleyici ve örseleyici olduğu kadar topluma yeniden kazandırılmaları yönünde istenen hedeflere ulaşmaktan uzak olduğunun belirtildiği raporda, Çocuk Hakları Sözleşmesinde belirtilen, çocukların hapsinin en son başvurulacak önlem olması ve kısa süre ile sınırlı olması gerektiği fakat yargılama süreçlerinin uzunluğu ve belirsizliği nedeniyle çocukların ek bir örselenmeye maruz kaldıkları belirtilmekte.

Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre çocukların yetişkinlerden ayrı tutulmaları, cezaevinde akranları ile birlikte sosyal etkinliklerde ve eğitimlerde yer almalarının gerektiğinin belirtildiği raporda çocukların cezaevindeyken eğitim alma haklarının bulunduğu belirtilmekte.

Çocukların rehabilitasyona ihtiyaçları var
Raporda cezalarının bitmesi sonrasında çocukların eğitimlerine zorluk yaşamadan devam edebilmeleri için ülkenin genel eğitim sistemi ile bütünleşmiş bir okulda ve nitelikli öğretmenler tarafından eğitim alabilmeleri gerektiği belirtilmekte. Raporda ayrıca gözaltı ve yakalanma koşullarında travmatik süreçler yaşadıkları anlaşılan, işkence ve kötü muamele gördükleri şikayetinde bulunan çocukların İstanbul Protokolü çerçevesinde etik değer ve kurallara uygun şekilde adli tıbbi muayeneleri yapılarak değerlendirmeleri içeren raporların düzenlenmesi ve gerekmesi durumunda rehabilitasyon sağlanması gerektiği belirtilmekte.

Tüm çocuklar tahliye edilmeli
Raporun sonunda cezaevinde bulunan tüm çocukların yaşadıkları zedelenmeler nedeniyle biran önce tahliye edilip tarafsız kurumlarca fiziksel, psikolojik ve sosyolojik açıdan değerlendirilerek gerekli acil yardımların sağlanması talebi dile getirilmekte.

Adalet Bakanı istifa etmeli
Bir diğer talep ise cezaevleriyle ilgili bir inceleme başlatılarak, incelemede tarafsız kurumlara yer verilmesi, çocuk tutuklu ve hükümlülerle görüşmeler yapılması, değerlendirmeleri sonucnda ise gerekli soruşturmaların başlatılıp faillerin cezalandırılması talep edilmekte. Raporun sonunda ise cezaevlerinde bugüne kadar yaşananlar göz önüne alınarak Adalet bakanının istifa etmesi talep edilmekte.

(soL - Haber Merkezi)