17 ve 25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarından sonra, Yeni Şafak Gazetesi’nin Selam Terör Örgütü kapsamında aralarında gazeteci,siyasetçi ve iş adamlarının bulunduğu 7 bin kişi dinlendiği iddiasının yer aldığı haberinin ardından HSYK iddiaları araştırması için inceleme izni vererek müfettiş görevlendirdi. Aynı dönemde, soruşturma savcıları Adnan Çimen ve Adem Özcan, Yeni Şafak’ın haberini yalanlarken, HSYK’ya başvurarak kendileri hakkında inceleme başlatılmasını istemişti. Görevlendirilen müfettiş  Mustafa Zengin, soruşturmanın başladığı tarihten itibaren dinlenen kişi sayısını 239 olarak tespit etti ve bu dinlemelerde talep, uzatma onayı gibi kararlarda imzası olan toplam 63 hakim ve savcı belirledi. Bu hakim ve savcılar belirlenirken, soruşturma savcıları Adnan Çimen ve Adem Özcan’ın adli ve mazeret izinlerinde dinleme talep yazılarını onaylayanlar, imzalayan tüm isimler sıralandı.

Grihat'tan Arzu Yıldız'ın haberine göre; Müfettiş Mustafa Zengin, daha sonra Türk Hukuk Tarihinde emsali görülmemiş şekilde Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığına  26.05.2015 tarihinde yazı yazarak bu hakim ve savcıların “örgütsel bir oluşumun içerisinde bulunup bulunmadıklarının” araştırılmasını talep etti.

Müfettiş tarafından EGM Terörle Mücadele Daire Başkanlığına 26.05.2015 tarihinde gönderilen talep yazısında şunları yazdı:

“HSYK Teftiş Kurulu Başkanlığının 10.03.2014 tarih ve 24 sayılı görev emri ekinde yer alan, TMK’nın 10.Maddesi ile görevli İstanbul eski halen Afyon C.Savcısı Adem Özcan ve Sivas C.Savcısı Adnan Çimen ile aynı yer ilgili hakimlerinin , TMK’nın 10.Maddesi ile görevli İstanbul C.Başsavcılığının 2011-762 sayılı soruşturma dosyası kapsamında, “Selam Terör Örgütü” kurdukları bahanesiyle içlerindesiyasetçiler, gazeteciler, iş adamları, sanatçılar, bürokratlar ve sivil toplum yöneticilerinin bulunduğu en az 7 bin kişiyi 2011 yılından beri dinledikleri iddiasıyla haklarında inceleme yapılması için kurul başkanına teklifte bulunulmasına dair HSYK 3.Dairesinin 25.02.2014 tarih ve 2014-797 sayılı kararı, kurul başkanının 06.03.2014 tarihli “olur”larına istinaden yapılan tahkikat sonrasında, iddiaya konu TMK’nun 10.maddesi ile görevli İstanbul C.Başsavcılığının 2011-762 sayılı soruşturma dosyasında görev aldığı tarafımızca tespit edilen,

Cihan Kansız, Hakan Karaali, Mustafa Çavuşoğlu, Mehmet Berk, Salim Duran, İsmail Tandoğan, Adnan Çimen, Adem Özcan, İsmail Işık, Celal Kara, Hüseyin Ayar, Ümit Zafer Çolak, Muammer Akkaş, Mirza Coşkun, Ramazan Şaban, Sadrettin Sarıkaya, Rasim Işıkaltın, Hikmet Usta, İdris Kurt, Fuzuli Aydoğdu, Ayhan Bedirhan, Murat İnam, Durmuş Yiğit, Tuncay Yardımcıoğlu, Emin Aydinç, Mehmet Ali Uysal, İsmail Göktürk, Davut Bedir, Gökmen Demircan, Yakup Hakan Günay, Rüstem Eryılmaz, Tuncay Aslan, Mehmet Karababa, Mehmet Erdoğan, Hadi Çağdır, Murat Üründü, Mehmet Ekinci, Nurullah Çınar, Birol Bilen, Metin Özçelik, Savaş Çelik, Fatih Mehmet Uslu, Mehmet Hamzaçebi, Kazım Kahyaoğlu, Hikmet Şen, Muzaffer İren, Mustafa Başer, Seyfettin Mermerci, Abdullah Öztürk, Mesut Özcan, Eşref Aksu, Sedat Sami Haşıloğlu, Dursun Ali Gündoğdu, Osman Kaya, Nalan Can, Vedat Dalga, Mustafa Boz, Bülent Kınay, Menekşe Uyar, Süleyman Karaçöl, Osman Burhanettin Toprak, Yakup Kaya, Bekir Altun’un,

Varsa bilgi ve belge ile elde edilebilecek ve deliller itibariyle örgütsel bir oluşumun içerisinde bulunup bulunmadıklarının bildirilmesi hususunda,

6087 sayılı HSYK Kanunu’nun 14 ve 17-2-3 maddeleri uyarınca ,

Hazırlanacak cevabi yazının aşağıdaki adrese gönderilmesi hususu rica olunur.

Mustafa Zengin

Hakim

HSYK Başmüfettişi”

MİT ve Emniyet hakim savcıları araştırmış

Müfettişin talep yazısına Emniyetten “gizli” ibareli konu “bilgi iletimi” başlığıyla gelen cevap yazısında ise, emniyet ve MİT’in hakim ve savcılarla ilgili araştırma yaptığı ortaya çıktı. Müfettişin açığa alınmasını talep ettiği isimlerin PDY-FETÖ örgütü üyesi olduğu emniyetçe iddia edildi. Cevap yazısında hazırlayanın isim ve imzası yer almadı. Ayrıca Ankara ve diğer illerde paralel yapı soruşturmalarında alınan ifadelerde müfettişin adlarını verdiği isimlere yönelik iddialar bulunduğu belirtildi. İsim ve imza bulunmayan “gizli” ibareli bilgi notunda “Yürütülen kapsamlı çalışmalar sonucu, aşağıda isimleri yazılı , talimat kapsamında yer alan yargı mensuplarının PDY kapsamında örgütlü şekilde hareket ettiklerine ve örgütle bağlantılı olduklarına dair iz ve emareler görülmüştür” denildi.

İşte itiraf gibi olan cevap yazısı

“HSYK Başmüfettişinin 26.05.2015 tarih ve V26-1 sayılı yazısı ile 27.05.2015 Tarih ve 32400 05-27-03 sayılı yazı ekinde isimler ile sicil numaraları belirtilen 63 yargı mensubu hakkında “arşiv kayıtlarında yer alan ve isimleri ile gerçekleştirilen veya halen yürütülen soruşturmalar çerçevesinde alınan ifadeler ve diğer verilerde Paralel yapıya mensup olduğu iddia edilen şahıslar ve yine bu yapının kontrolünde olduğu iddia edilen veya belirlenen vakıf, dernek, birlik, şirket, okul, dershane vs kuruluşlarla bir bağlantılarının bulunup bulunmadığı ile elde edilebilecek veri ve deliller itibariyle örgütsel bir oluşumun içerisinde bulunup bulunmadıklarının, 6087 sayılı HSYK Kanunun 14 ve 17-2-3 maddeleri uyarınca cevabi yazının gönderilmesi” talimatı verilmiştir.

Talimat üzerine Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, EGM İstihbarat Dairesi Başkanlığı, EGM Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi Başkanlığı ve EGM Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı tarafından müşterek yapılan çalışmalarda;

Ankara C.Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunca yürütülen 2014-75025 ve 2014- 50403 sayılı soruşturmalar kapsamında FETÖ-PDY örgütü ile irtibatlı olduğu-olabileceği değerlendirilen yargı mensupları ile ilgili ifadelerin bulunduğu,

B- Araştırmaya konu yargı mensuplarının, gerek açık kaynaklardan elde edilen bilgilerde ve gerekse değişik illerde yürütülmekte olan FETÖ-PDY örgütüne yönelik soruşturmalarda örgütün “yargı imamı, imam yardımcıları” gibi aralarında yurtdışına kaçmış üst düzey sorumlularında bulunduğu mensuplarıyla irtibatları yapılan analizler neticesinde, tespit edilmiştir.

Yürütülen kapsamlı çalışmalar sonucu, aşağıda isimleri yazılı , talimat kapsamında yer alan yargı mensuplarının PDY kapsamında örgütlü şekilde hareket ettiklerine ve örgütle bağlantılı olduklarına dair iz ve emareler görülmüştür.”

(fişleme niteliğinde olduğundan bu kısımda yer alan hakim ve savcıların isimleri yazılmamıştır)

Müfettiş Emniyet Cevap yazısını açığa alma talebi için dayanak yaptı

Öte yandan HSYK Müfettişi, geçen hafta HSYK 3.Dairesine raporunu vererek, isimlerini belirlediği 63 hakim ve savcı arasından İstanbulAnayasal Büro ve Sulh Ceza’da görev yapan hakim ve savcılar Fuzuli Aydoğdu, İdris Kurt ve Bekir Altun’un isimlerinin de yer aldığı 9 kişiyi kapsam dışına alarak 54 kişi hakkında “Paralel yapı ve o bölgelerde görev yapan polislerle fikir ve eylem birliği içerisinde oldukları” gerekçesiyle soruşturma izni istedi. HSYK 3.Daire talep doğrultusunda 4'e 3 oy çokluğu inceleme izni verdi. Ancak verilen iznin daha kararı yazılmadan bu kez müfettiş karardan bir gün sonra soruşturma ve açığa alma taleplerini değerlendirecek olan HSYK 2.Dairesinden bazı üyelerle toplantı yaptı. Bu toplantıya dairenin tüm üyeleri katılmadı. Bazılarına da bilgi verilmedi. Toplantı sonrasında 54 hakim ve savcının açığa alınmasına ilişkin talebin görüşülmesi için henüz 2.daire kararı yazılı olarak onaylanmadan apar topar Salı gününe gündem verildi. Kurul gündemi değerlendirmek için saat 9.00’da toplantı saatini belirledi.

Ancak YBP kadrosundan seçilen bir üyenin bu duruma ikna olmadığı iddia edildi. Toplantı 10.30’a ertelenirken, 54 isim arasından çıkarılan 5 kişinin bu üyenin tanıdığı isimler olduğu ifade edildi. Toplantı esnasında muhalif üyeler ve diğer üyeler arasında tartışmalar yaşandı. Tartışma gerekçesinin ise aynı kararda imzası olan hakim ve savcılardan önce 9’unun daha sonra da belirlenen 5’inin kapsam dışı tutulması olduğu öğrenildi.

Açığa alınan isimler ve kapsam dışında kalanlar?

Müfettişin ilk etapta tespit ettiği 63 kişi arasında hakkında işlem yapılmayan 9 kişiden Osman Burhanettin Toprak’ın 276 kez, Bekir Altun’un 115 kez, Fuzuli Aydoğdu’nun 5 kez, Savaş Çelik’in 33 kez dinleme kararına imza atmasına karşın haklarında işlem talep edilmedi. Öte yandan, 7 Şubat olarak bilinen ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı KCK içerisinde yer alarak yasadışı eylemler yaptığı belirlenen MİT mensuplarının tespit edilmesinin ardından ifadeye çağıran Savcı Sadrettin Sarıkaya’nın 1 kez savcıların izinli olduğu tarihte cezaevinde 2 yıl yatmış, dosyanın bir numaralı şüphelilerinden birine uzatma kararı vermediği, Sedat Sami Haşıloğlu,  Celal Kara, Mehmet Ali Uysal ve Mustafa Üründü’nün yine 1’er kez, Mehmet Karababa 2 kez, Birol Bilen ve Metin Özçelik’in 3’er kez imzalarının olmasına rağmen açığa alınması dikkat çekti. Daireye adı verilen 54 hakimden Mustafa Çavuşoğlu, Abdullah Mirza Coşkun, Rasim Işıkaltı, Yakup Kaya ve Murat İnam son anda listede işlem yapılmasına karar verilmeyenler arasına eklendi. 63 hakim ve savcıdan onlarca dinlemede imzası olan 14’üne işlem yapılmazken, bir kez uzatma veren hakim ve savcılarında aralarında bulunduğu 49 hakim ve savcının görevden uzaklaştırılması dikkat çekti.

Savunmaları alınmadı

Öte yandan, haklarında görevden uzaklaştırma (açığa alınma) kararı verilen hakim ve savcıların HSYK 3.Dairesinin verdiği inceleme izni henüz resmileşmediği ve kendilerine tebliğ edilmediği için savunmaları dahi alınmadı. Savunmaları alınmadan ve 3.Dairenin kararı resmi yazıya dökülmeden  5 gün sonra kurulun 2.Dairesi 49 hakim ve savcıyı açığa aldı. Öte yandan, hakim ve savcıların açığa alınmasını talep eden müfettişin 400’ü aşkın sayfalık raporunda her sene adli denetimde denetlenen dosyalarla ilgili 4 yıldır denetleme yapan ve suç unsuru bulamayıp hakim ve savcılara yüksek notlar veren müfettiş araştırmalarına da atıfta bulunmadı. Ayrıca kararın bayrama iki gün önce alınması, açığa alınan isimlerin yolsuzluk, suça karıştığı iddia edilen MİT’çilerle ilgili yürütülen soruşturmalar, Ergenekon ve Balyoz gibi soruşturma ve davalarda görev alan isimlerden seçilmesi de dikkat çekti.

Arzu Yıldız-Grihat