Hakimlerin vermiş oldukları kararlarının üst mahkemenin denetimi sonucunda üste mahkemece kararı veren hakime “iyi”, “orta” ve “zayıf” gibi notlar verilmesi hakimin yargısal anlamda hesap verebilirliği aracı olarak işlev görmesine yönelik bir uygulama ise de daha önceki uygulamalardan fiiliyatta beklenilen faydanın elde edildiğini söylemek oldukça zor. 

Daha önceki uygulamanın olumsuz yönleri , Yargıtay Dairelerinin bozma kararlarına direnen hakimlerin kaydedildiği kara defterlerin tutulması, tanıdığa göre not verme, verilen nota itirazın yine tanıdık bulma veya ayağına gelme kriterine göre sonuçlanması şeklinde tezahür ederken; not uygulamasının olumlu tarafı ise "bir de Yargıtay baksın" şeklinde dosyayı yüksek yargıya paslamanın önüne geçilmesi diyebiliriz.


Hükümetin 'yüksek yargıda neşter' olarak yorumlanan yasa tasarısı tamamlandı. Adalet Bakanlığı, Yargıtay ve Danıştay’ın yapısını büyük ölçüde değiştirecek kanun tasarısını bugün Meclis’e gönderiyor.

Hâkim ve savcılara not sistemi

Bugün Meclis'te görüşülecek tasarı, şu düzenlemeleri içeriyor:

-Hâkim ve savcı adayları, mesleğe kabullerinden önce başarı ve liyakat durumlarının bütün yönleriyle değerlendirilmesi ihtiyacı nedeniyle yazılı sınava ilave olarak sözlü sınava da alınacak.
-Yargıtay'ın ilk derece mahkemelerinde hakim-savcılar için not verme uygulaması 2011'de kaldırılmıştı. Tasarı sistemi geri getiriyor. Buna göre 'istinaf' ve 'temyiz' mercileri, hakim ve savcılar hakkında değerlendirme formları düzenleyecek. Bu raporlar terfilerde dikkate alınacak.