PYD Eş Başkanı Salih Müslim, Süleyman Şah Türbesi'nde bulunan 38 TSK personeli ile Süleyman Şah ve iki muhafızının naaşının Suriye'nin Eşme köyüne getirildiği 22 Şubat 2015 tarihinde Türk yetkililerle koordinasyon için Türkiye'de olduğunu açıkladı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, daha önce operasyonun PYD'yle işbirliği içinde yapıldığı iddialarını reddetmişti. Salih Müslim, "Onlar inkâr edebilir. Ama operasyon için oradaydım. İstanbul'daydım. Ankara'da bir ekip oluşturulmuştu. Ama istediğim zaman hem Kobani'yle hem onlarla konuşabilirdim. Telefonları bendeydi. Kriz masasıyla ilişkideydim o zaman" diye konuştu.

Kimlerle irtibatlı olduğu sorusuna ise "Benim istihbaratla hiç ilişkim olmadı. Görüşmelerim de olmadı. Hep Dışişleri Bakanlığı ile. Sayın Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu çok iyi bilir kiminle görüştüğümü" cevabını verdi.

PYD lideri Salih Müslim, Hürriyet gazetesinden Tolga Tanış'a konuştu.

'ANKARA SALDIRISI BİZİMLE İLGİLİ DEĞİL'
17 Şubat'ta Ankara'da askeri servis personeline yapılan canlı bomba saldırısına da değinen Salih Müslim, olayın kendileriyle ilişkili olmadığını öne sürerek "Zaten o gün de söyledim. Sayın Davutoğlu açıklamadan önce isimler geçiyordu zaten. Biz araştırdık. Böyle birisini tanımıyoruz. Böyle birisi bütün Amude'de yok mesela. Beni suçluyorsun değil mi? Devlet güçlerinin yaptığı bazı haksızlıklar var. Cizre'de, Silopi'de şurada burada. Bir sürü şeyler oldu. Şimdi bu (bombalama) bunlara tepkiydi değil mi. Kalkıp bir insanı bir dereceye getiriyorsun, kendini patlatıyor. Onun için biz kınıyoruz, ikisini de kınıyoruz" ifadelerini kullandı.

İşte Tolga Tanış'ın söyleşisinin ilgili bölümü:

Türkiye'ye en son Kobani'ye silah yardımından hemen önce Ekim 2014'te gittiğinizi biliyorum.

- Ondan sonra da geçtim. Bu Eşme olayında.

Süleyman Şah'ın tahliyesinde (22 Şubat 2015) mi gittiniz?

- Evet.

Kimlerle görüştünüz, istihbaratla mı yine?

- Benim istihbaratla hiç ilişkim olmadı. Görüşmelerim de olmadı. Hep Dışişleri Bakanlığı ile. Sayın (Dışişleri Müsteşarı Feridun) Sinirlioğlu çok iyi bilir kiminle görüştüğümü.

Feridun Bey'le mi görüştünüz?

- Öyleydi. O, bir de etrafındaki bazı kişiler.

Süleyman Şah'ın boşaltılmasındaki işbirliği nedeniyle mi?

- Doğru. Ona devam etmek isterdik de. Gerçekten.

2015 Şubat'ta oldu tahliye. Önce mi sonra mı gittiniz?

- O gün Türkiye'deydim.

Koordinasyon için mi?

- Ya kardeşim... (konuşmak istemiyor)

Ama önemli bu.

- Evet koordinasyon için oradaydım.

Sonra Davutoğlu PYD ile koordiasyon yok, dedi.

- Onlar inkâr edebilir. Ama operasyon için oradaydım. İstanbul'daydım. Ankara'da bir ekip oluşturulmuştu. Ama istediğim zaman hem Kobani'yle hem onlarla konuşabilirdim. Telefonları bendeydi. Kriz masasıyla ilişkideydim o zaman.

Operasyon sırasında konuştunuz mu?

- Yok. Bittikten sonra kriz masasıyla konuştum. Onlar haber verdiler. Bitti diye.

Ondan sonra Türkiye'ye gittiniz mi? Hemen o ay sonu 28 Şubat'ta Dolmabahçe Mutabakatı açıklanmıştı.

- Masayı devirdikten sonra gitmedim.

Gitmek için teşebbüste bulundunuz mu?

- Bir iki defa telefonda konuşmalarımız oldu ama olumlu cevap görmedik. İstenmeyen bir kişi olduktan sonra ben niye gideyim."


Kaynak: Haber.sol.org.tr