Star Başyazarı Ahmet Taşgetiren, son dönemde medyadaki yandaşlarla siyasetçilerin içinde bulunduğu "hainler listesi" hazırlandığını ve hazırlanan listelerin iç kavgaları amaçladığını ileri sürdü. Daha önce Star yazarı Ersoy Dede, "Kayyım kararı yanlış, el konmalıydı!" başlıklı yazısında, "Yarın aynı şey Cumhuriyet Gazetesi’ne de yapılacak.. Bakmayın siz şimdi Can Dündar’ın AYM darbesiyle serbest kaldığına" demişti. 7 Mart'ta ise, Lütfü Kaplan imzasıyla Star'da yayımlanan haberde, Yargıtay ve Danıştay üyeliklerinin düşürüleceği, yüksek hâkimliklerin kaldırılacağı iddia edilmişti. 

Taşgetiren, Bülent Arınç ile Abdullah Gül'ü kast ederek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "eski arkadaşlarıyla bir araya gelmesi gerektiğini" söyledi. Böyle bir buluşmanın eski günleri tekrar yaşatacağını öne süren Taşgetiren, "Derim ki kadim dostlarını çağırsa sayın Cumhurbaşkanı, birlikte geçmişteki zor günler yadedilse ve sonunda “Hainler listesi”ni ateşe atıp yaksa... Eminim herkes yeniden doğmuş gibi olacak" ifadelerini kullandı.

Star yazarı: Kayyum kararı yanlış, el konmalıydı, aynısı Cumhuriyet'e de yapılacak

Taşgetiren’in bugün (9 Mart 2016) yayımlanan "Hainler" başlıklı yazısından ilgili bölümler şöyle:

"Elektronik postama her gün 'Hainler listesi'ni ihtiva eden bir (veya birkaç) mail geliyor. Bir vatandaşımız sağolsun gözetleme kulesi kurmuş, kim nasıl ihanet içerisine düşmüş ise tespit ediyor ve beni uyandırıyor. Mail listesine bakıyorum, benden başka onlarca insanı da uyandırıyor. Diyorum, demek uyandırılmamız lazım. Yoksa ne bileyim, hainlerin tuzağına düşmek işten bile değil.

'Hainler' listesinde yer alanların hepsi tanıdığım isimler. Üstelik ben onları 'Dost' sanıyorum. 'Bizim' diye nitelediğimiz gazetelerde, köşelerini okuduğumuz insanlar. Her bir isim beni şaşırtıyor, “Allah Allah, diyorum, şu bizim Ali Veli, Hasan Hüseyin değil mi, bunlar nasıl ihanet etmiş olabilirler ki!” Ama bir ihanet dosyası olmalı ki, bu vatandaşımız onları ihanet listesine dahil etmiş olsun. Durup dururken hainler listesi oluşturulacak değil ki?

Bana 'Hainler' listesini bildiren vatandaşımız gibi, kimbilir daha kaç merkez var, ihanet listesi tutan. Onları da medya köşelerinde okuyoruz.

Yok canım, bu listeler öyle muhalif medyadan vs devşirilmiş değil. Doğrudan doğruya 'Bizim' medyadaki köşelerden devşirilmiş isimler.

Üstelik liste her gün kabarıyor. Doğrusu yarınki elektronik postalarımı merak ediyorum, acaba kimler “Hain listesi”nde yer alacaklar? Zaman zaman bana da sesleniyor bu hayırsever vatandaşımız: 'Aman Hocam, diyor, sakın ha şunlara şunlara uymayasın!'

Şu, kendi camiamız içinden çıkarılan ve her gün yeni isimler eklenerek kabartılan 'Hainler listesi' de bir başka savaş halini yansıtıyor.

Şu sıralar 'İhanet' Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’a karşı tanımlanıyorsa 'Ağır suç' kapsamına girdiği için 'Hain listesi' hazırlayanlar da onu savunma mevziine yerleşmeyi tercih ediyorlar. Yarın bir başkası güçlü olsa, muhtemelen aynı kişiler onunla ilgili ihanet listesi oluşturmaya yönelecekler.

Cumhurbaşkanımız ne diyor bu listelere bilmiyorum.

Abdullah Gül, Tayyip Bey’le üç saat görüştü, ben çok umutlar ürettim o görüşme ile ilgili ama birileri Gül üzerindeki kuşkuları kaldırmamakta ısrar etti.(...)

Derim ki kadim dostlarını çağırsa sayın Cumhurbaşkanı, birlikte geçmişteki zor günler yadedilse ve sonunda 'Hainler listesi'ni ateşe atıp yaksa... Eminim herkes yeniden doğmuş gibi olacak.


Kaynak: Haber.sol.org.tr