Almanya Başbakanı Angela Merkel, AB ve Türkiye’nin sığınmacı pazarlığında anlaşmasından memnuniyet duyduğunu belirterek, Avrupa olarak bu zor sınavın da üstesinden gelinebileceğini gösterdiklerini söyledi.

Merkel, Brüksel’deki Türkiye-AB Zirvesi'nin ardından düzenlediği basın toplantısında, AB ile Türkiye arasında sağlanan anlaşmanın, yasa dışı göçle mücadele açısından büyük önem taşıdığını iddia ederek şöyle dedi: 

"Avrupa olarak bu zor sınavın da üstesinden gelebileceğimizi gösterdik. Bugünün sonucunu böyle özetleyebilirim. 28 üye ülkenin tamamı olarak, Türkiye ile de birlikte, geniş bir alana yayılan gerçek bir ortaklık ruhuyla, yükü paylaşma anlayışıyla bu sınavın da üstesinden gelebileceğimizi gösterdik. 17. başlık zaten açılmıştı, şimdi Hollanda’nın dönem başkanlığı sırasında, bütçe konulu 33’üncü başlık da açılacak. AB Komisyonu, yeni fasılların açılması için hazırlık çalışmalarını sürdürecek” dedi. 

'VİZE MUAFİYETİ'
Anlaşmada Türkiye vatandaşları için en geç haziran ayından itibaren AB seyahatlerinde "vize muafiyeti" öngörüldüğünü anımsatan Merkel, bunun gerçekleşebilmesi için Ankara’nın gerekli tüm kriterleri karşılaması gerektiğini ifade etti.

3 MİLYAR AVROLUK YARDIM
Merkel, “İlk projeler belirlenmişti, gelecek hafta içinde sağlık, eğitim, altyapı, temel gıda maddeleri veya diğer temel gereksinimler gibi alanlarda projeler belirlenecek. 2018 sonuna kadar, ek 3 milyar avroluk kaynak sağlayacağız" diye konuştu. 

Anlaşmayla birlikte Türkiye’nin kaçak yollarla Yunanistan adalarına giden Suriyeli sığınmacıları ülkeye geri kabul edeceğini belirten Merkel, buna karşılık AB ülkelerinin de yasal yollardan aynı sayıda Suriyeli mülteciyi alacağını söyledi.

SURİYE’DE 'GÜVENLİ BÖLGELER'
Suriye içerisinde çatışmalardan kaçanlara, yine Suriye sınırlarında insani yardım sağlanması konusunda da çabalarda bulunacaklarını vurgulayan Merkel, "Özellikle Türk sınırına yakın belirli bölgelerde sığınmacıların daha fazla güven içinde olabilmeleri için her türlü çabayı göstermeliyiz. Bu konu, Sayın De Mistura tarafından yürütülen Cenevre’deki Suriye görüşmelerinin de bir parçası olmalı. Bu müzakere sürecinin başarılı olmasını arzu ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.