Mecidiyeköy’deki Torunlar Center inşaatındaki asansör, 6 Eylül 2014’te içindeki on işçiyle birlikte yere çakılmıştı. İşçiler can verirken, asansör firması ve iş güvenliği uzmanlarının aralarında bulunduğu 25 kişi hakkında “taksirle ölüme sebebiyet vermek” suçu ve 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Bu arada TOKİ 4 No’lu Uygulama Dairesi Başkanı Niyazi Özdemir, İstanbul Emlak Dairesi Başkanı Ali Şeydi Karaoğlu, 7 No’lu Uygulama Şube Müdürü Ömer Caniklioğlu, 8 No’lu Uygulama Şube Müdürü Emrak Bıyıkoğlu ile uzmanlar Zuhal Dalkılıç ve Rıfat Çağal hakkında da soruşturma başlatılmıştı.

Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre, ancak TOKİ İdaresi, altı yönetici hakkında soruşturma izni vermemişti. Bu karara savcılık itiraz etmişti.    

İtirazı değerlendiren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. Kurul, altı kişi hakkındaki kararı kaldırdı ve soruşturma açılmasına karar verdi. Kurul kararında TOKİ için yöneltilen suçlamaları şöyle:

* İnşaat işine yönelik müşavirlik ve kontrollük hizmetlerinde TOKİ etkili bir hizmet sunmadı. 

* Müşavirlik hizmetlerinde mevcut parsele ait plan değişikliğine bağlı olarak emsal oranında yaşanabilecek artışa odaklanıldı. İşin şartnameler, sözleşme ve ekleri ile diğer belgelerde yazılı hükümlere göre yapılıp yapılmadığı konusunda müşavirlik hizmeti sunan TOKİ İstanbul 4 No’lu Uygulama Dairesi Başkanlığı etkin ve etkili bir hizmet müşavirlik hizmeti sunmadığı gibi bu hizmet 2014 yılında aksatıldı.

* İşveren çalışanları için iş ile ilgili sağlık ve güvenliği sağlamakla yükümlüyken; 27 Mart 2013’te ortaklıktan çekilen TOKİ’nin tapuyu geç devretmesi, inşaatı yapan şirkete yapı denetiminden, vergi ve harçtan muafiyet sağladı. Bu nedenle inşaatta 24 saat çalışma izni çıkarılmasına sebebiyet verildi.

İFADELERİ ALINMADI
İşçilerin avukatı Yıldız İmrek, “Bu karar TOKİ’nin sadece emsal artışına ve ranta odaklandığını, Torunlar için ayrıcalık yaratmak için arsa satış karşılığı ücretini aldığı halde bir yıl boyunca, işverenin yararlanması için göstermelik olarak arsa sahipliğini devam ettirdiğini, buna karşılık yapı denetimi ve iş güvenliği yönünden yükümlülüklerini yerine getirmediğini, ancak TOKİ’nin sahipliğinin devam etmesi sayesinde şirketin çeşitli ayrıcalıklara sahip olduğunu, bunların sonucunda yapı denetimi yetersiz kalınca kazanın meydana gelmiş olduğunu değerlendiriyor. Bu anlamda TOKİ’nin sorumluluğu açıktır” dedi.

İmrek, bu kararın 24 Haziran 2015’te çıktığını, ağustos ayında savcılığa tebliğ edildiğini, ancak o günden beri hiçbir şüphelinin ifadesinin alınıp haklarında işlem yapılmadığını söyledi. 

Kaynak: Haber.sol.org.tr