Gericiliğe Karşı Aydınlanma Hareketi etkinliklerine devam ediyor. Eskişehir'de yurttaşlarla bir araya gelinen toplantıda, hareketin ilk çağrıcılarından Hüseyin Aygün ve Özlem Şen Abay konuşmacı olarak yer aldı. Toplantının temel vurgusu, dinci gericilikle mücadelenin önemi oldu.

'AYDINLANMA MÜCADELESİNİ İLERİYE TAŞIMAK GÖREVİMİZ'

Toplantıda ilk konuşmayı yapan Hüseyin Aygün şunları söyledi:

"Aydınlanma mücadelesi merkezine laikliği alıyor. Laikliğin köklü bir tarihi var ve bir çok ülkede tarihsel süreçte laiklik mücadelesi kimi zaman halka rağmen, ilerici bir damarla verilmiştir. Unutulmasın ki, Türkiye’de laikliğin kökleri, Türkiye'de cumhuriyetin kuruluşundan eskiye dayanır. Laiklik denilince akla kemalizm gelmemeli. Bugün kemalizmle hesaplaşmak adına aydınlanmayı ve laisizmi mahkum edenler, AKP’nin ilerleyişine neden olmuş ve dinselleşmenin önünü açmışlardır. Bizler AKP iktidarı döneminde, Cumhuriyet'in kazanımlarının ne kadar değerli olduğunu da gördük. Gezi'de insanlar yaşam tarzlarını savunurken aydınlanma ve laikliği de savundular. Aydınlanma mücadelesini daha ileri taşımak da bizim görevimizdir."

'GERİCİLİK EN ÇOK KADINLARI BASKILIYOR'

Özlem Şen Abay ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

"Erdoğan'ı kimin götüreceği, nasıl götüreceği bir yana, yerine ne koyulacağı da önemlidir. Ülkeye giren kayıt dışı paralara baktığımızda inanılmaz rakamlarla karşılaşıyoruz, dinci gericilikle sermayenin sahiplerinin aynı kişiler olduğunu görüyoruz. Bu yüzden aydınlanma mücadelesi, aynı zamanda piyasacılığa karşı verilen bir mücadeleyi kapsamalı. Dinci gericilik en çok kadınları baskılıyor. Kadınlar eve hapsedilmeye çalışılıyor, toplumun dışına itiliyor. Gericilik, kadınların sokağa çıkmasını istemiyor; gericilik tahakkümü, kadın cinayetlerini yaratıyor. Bu karanlıktan ancak örgütlenerek çıkarız. Biz aklımıza, vicdanımıza, soracağız, bilime inanacağız, bu yolda ilerleyeceğiz. Dolayısıyla biz dinci gericiliğe karşı mücadele edeceğiz diyen herkese kapımız açıktır." 

Toplantı katılımcıların katkıları ve konuşmacılardan gelen soruların yanıtlanmasıyla sona erdi.

Katkılar, iktidarın gerici kimliği üzerinde yoğunlaşırken, çözüm için bir arada olmanın önemi üzerinde duruldu.