Cizre'de sokağa çıkma yasağı ve çatışmaların ardından ilçedeki son durumu yasak sonrası ilçeye dönen bir öğretmenden dinledik.

İsmini açıklayamayacağımız öğretmenin ilçedeki izlenimleri ve sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:

-Uzun süredir devam eden yasak sona erdi. Cizre'deki ilk izlenimleriniz neler, ilçe ne durumda?

Yasak süresince Cizre'de değildim. Yasak bitse de öğrencilerimize kavuşsak, onları motive etsek, yaşananları bir nebze de olsa unutturmak için yanlarında olsak diyordum. Yasağın bitmesiyle Cizre'ye gelince gördüklerim karşısında ne yapacağımı bilemedim. Şehre girdiğiniz gibi yolun sol tarafında, yaşanan çatışmalı günlerin izini görebiliyorsunuz. Fotoğraflardan gördüğünüz Cizre'nin sadece onda biri deniliyordu, tabloyu bütün görünce bir devletin halkına bunları nasıl yaşatmış olabildiğini aklınız almak istemiyor, bu şehri bu hale getiren ellerin insanlığına, nasıl bir zihniyete sahip olduğuna akıl erdiremiyorsunuz.

Yolda yürüdükçe karşılaştığınız insanlara geçmiş olsun deyip durumlarını sormak istiyorsunuz fakat söylediğiniz her cümle size içi boş geliyor, konuşacak söz bulamıyorsunuz, bir şeyler söyleme çabanızdan rahatsızlık duyuyorsunuz çünkü sözcükler anlamını yitirmiş durumda.

Günlerce etkisinde kalmaktan korktuğunuz için mahalleleri gezmeye korksanız da soluğu mahallelerde, bodrumların orada alıyorsunuz. Özellikle Cudi, Nur mahalleleri kesişimi olan bölgeler çok tahrip olmuş durumda. Evinden geriye sadece enkazı kalan aileler enkazın yanında 3, 5 sandalyede oturmuş derin derin düşünüyor. Mahalleye girdiğinizde gördüğünüz tek güzel kalan nokta çocukların sokaklarda oyun oynamaları, kulağınıza gelen özlediğiniz o sesleri, gülüşleri. Oynadıkları oyunlar da çatışmaların izlerini taşıyor, kurdukları cümleler boylarını aşıyor. Cizre halkı 90'lardan beri devam eden devletin baskısını bugün de en şiddetli hisseden kesim. Yasaktan sonra da yaşanan ölümlere, yıkılan evlerine rağmen halen güçlüler, onlar sizi teselli edebiliyor onca yaşanana rağmen, bu kadar güçlü olabilmelerine şaşırıyorsunuz.

'BİLGİSAYARLAR ALINMIŞ, KİTAPLAR YAKILMIŞ'

Birçok eve yönelik çirkin saldırılarda bulunulduğu belirtiliyor, sizin evinizde durum nedir?

Evim cadde üzerinde. Arka cephesi alabildiğine Cudi mahallesini gördüğünden benim apartman ve cadde üzerindeki apartmanlar yasak süresince asker ve polis tarafından karargah olarak kullanılmış. Apartmana girdiğimiz zaman kokudan durmakta zorlandık. Dairelerin çöplükten farkı kalmamış. Kalanların memur, öğretmen, sağlıkçı olduğu girildiği zaman kullanılan kişisel eşyalarından, ders kitaplarından anlaşılıyor. Bilgisayarlar alınmış, bulunan tüm harddiskler kapı önlerinde ve damda yakılmış, tüm mobilyalar kırılmış, elbiseler yerlere, klozetlere atılmış, kitaplar da yerlerde, kimisi yakılmış kül olmuş, aydınlanmaya tahammülleri yok.

İÇ ÇAMAŞIRINA SALDIRI, KÜFÜRLER...

Dairelerde hoşnut olmadıkları bir şey gördüklerinde hakaretler, tehditler... Kadın yaşıyorsa cinsel içerikli küfürler evin duvarlarında... Merdivenlerde ise Jöh'ü, Pöh'ü, Türklüğü öven söylemler. Girdikleri evlerde özellikle ön plana çıkan; kadınların iç çamaşırlarına ve kitaplara dair yapılan saldırı. Yakınımızdaki marketten yağmaladıkları yiyecekler, üzerinde kadın resimleri olan açılmamış kadın iç çamaşırlarları, prezervatifler. Kendinize ait kıyafetleri başka daireleri gezdiğiniz zaman görüyorsunuz, hangi mantıkla oraya gittiğini aklınız almıyor. Erkek bir arkadaşım evine gidip dolabına baktığında kadın iç çamaşırları ile karşılaşıyor. Nasıl zarar verebilirim noktasında hayal güçlerini ve fantezilerini zorlamışlar. Kurdukları sofralar, duvar yazıları, hareketleri bu durumdan oldukça keyif aldıklarını gösteriyor.

'ŞAŞKINLIKTAN GÜLÜYORUM'

Apartmanları gezdiğim zaman yapmış oldukları karşısında aklım durdu, şaşkınlıktan gülüyordum. Apartmandaki ve bir beyaz eşya dükkanındaki tüm plazmalar ya kurşunlanmış ya kırılmış. Buldukları gözlük ve saatlere kadar her şey savaş ganimeti olarak alınmış. Apartmanın içine girdiğinizde karşınızdaki duvarda hemen bir kamera. Kameranın kayıt cihazı da yaptıkları çirkinliği saklamak için alınmış tabii ki. Haberlere yansıyan halk yağmalıyor kısmına gelince, polis ve askerden başkası kalmamış apartmanda, onlar çıktığı zaman ev sahibi tarafından kitlenmiş.

İlçe şu an ne durumda, polisin halka karşı tavrı nasıl?

Yasak kısmi zamanlı devam ediyor. Her yerde akrepler, kirpiler. 50 metrede bir ikili, üçlü polisler, karakollara dönüştürülmüş bazı alanlar. Var olan ablukadan ve top, mermi isabet etmiş ev ve dükkanlardan dolayı bir savaş hali her an gözünüzün önüne geliyor, güçlü olmaya çalışıyorsunuz. Polisler mahallelerde devriye geziyor, ara ara evlere arama yapıyor, gezen komisyonlara engel çıkarmak istiyor. 8-10 yaşındaki çocukların üzeri dahi aranıyor. Buralar bizden sorulur, edaları ile ellerinde silahlar, kendilerince gururlu ve her noktada karşınızdalar...


Kaynak: Haber.sol.org.tr