CHP Milletvekili Musa Çam, Afrika yolculuğu öncesi açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün tahliyesiyle ilgili yaptığı, "Ben Anayasa Mahkemesi'nin vermiş olduğu karara sadece sessiz kalırım o kadar ama onu kabul etmek durumunda değilim. Bunu çok açık net söyleyeyim ve verdiği karara da uymuyorum, saygı da duymuyorum" sözlerine "Yola çıkıyorum, ortalık biraz daha çalkalanabilir" ifadelerine tepki gösterdi. Yaptığı yazılı açıklamada, bu ifadenin alenen tehdit olduğunu öne süren Musa Çam, şöyle dedi:

"Anayasa Mahkemesi'nin kararına saygı duymayan ve verdiği karara uymayan bir Cumhurbaşkanı, alt mahkemeyi direnmemekle suçluyor ve mahkemelerin kararlarına direkt etki edebilecek sözlerle her zaman yaptığı gibi anayasayı çiğniyor. Ama bu kez çizmeyi aştı. 28 Şubat'ın yıl dönümünde bu yaptığı resmen anayasa darbesidir. Suç işlemiştir ve hukuk devletine yakışır biçimde gerekenin yapılması gerekmektedir. 'Ben yokum, söylediklerimle hareket edin ve gerekeni yapın' demek en üst mahkeme olan Anayasa Mahkemesi başta olmak üzere hukukun gözüne çomak sokarak yok saymaktır. Bugün anayasal bir darbe girişiminde bulunan Cumhurbaşkanı derhal istifa etmelidir" 

‘DOĞRUDAN BİR TALİMATTIR’
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Anayasa Mahkemesi’nin, gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül ile ilgili kararına ilişkin değerlendirmesini eleştiren Özel, “28 Şubat bundan sonraki dönemlerde bu kez de bir Cumhurbaşkanı eliyle, devletin başı eliyle yargıya yapılan bir darbe olarak anılacaktır. Bugün Cumhurbaşkanı ağzından ikinci 28 Şubat darbesini, ikinci 28 Şubat muhtırasını duymuş durumdayız” dedi.

Özel, Erdoğan’ın yargıya “balans ayarı” yapmaya yeltendiğini söyleyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Anayasa Mahkemesine “had bildirdiğini” ifade etti. Anayasanın bugün ayaklar altında olduğunu vurgulayan Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasa’nın 103’üncü maddesinde kendine tanınan “sorumsuzluk halini” suistimal ettiğini söyledi.

Özel, şunları kaydetti: “Cumhurbaşkanı kararı eleştirmekle kalmıyor, tanımadığını ve uymayacağını söylüyor. Uymayacaksan ne yapacaksın? Burada esas ağzındaki baklayı çıkarıyor. Haftaya, yerel mahkemenin verdiği serbest bırakma kararına itiraz görüşülecek. Cumhurbaşkanı diyor ki ‘alt mahkeme kararında direnmeliydi.’ Gelecek hafta itirazın görüşülmesine karar vereceklere doğrudan bir talimattır. Buradaki ifadeler tavsiyenin üstündedir, talimat boyutundadır. Biz Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu ifadelerini reddediyoruz ve tanımıyoruz. Bu açıklamalarını ikinci 28 Şubat darbesi olarak nitelendiriyoruz.”

Kaynak: Haber.sol.org.tr