Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında Bursa'da metal fabrikalarında çalışan Türk Metal üyesi işçiler, Türk Metal'in fabrikalarla imzaladığı toplu iş sözleşmesine itiraz etmişler ve sözleşmenin değiştirilmesi talebiyle çeşitli eylemlilikler düzenleyerek tepkilerini dile getirmişlerdi. Bu süreç Oyak Renault fabrikası işçilerin AKP yanlısı Türk Metal sendikasından istifa edip, DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası’na geçmeleriyle tamamlanmıştı.

Ocak ayında asgari ücrete yapılan zamla birlikte, Renault işçileri ücret iyileştirmesi talebiyle fazla mesai eylemleri başlattı. Birleşik Metal üyesi işçiler bir yandan bu eylemlerini devam ettirirken bir yandan da halen yetkili olmasına rağmen üyesi kalmayan Türk-Metal sendikasının fabrikada ki temsiliyetinin sonlanmasını istiyorlar. Bu doğrultuda, oluşturdukları “UET sözcüleri” kurulunda yaptıkları toplantılarda üyesi oldukları sendikanın Renault yönetimi tarafından tanınıp, kendi temsilcilerini seçmek istediklerini belirtiyorlar.

4 Şubat Perşembe günü Birleşik Metal İş yöneticileri ve  iki sözcü Renault işçisinin aralarında bulunduğu bir heyet Renault yönetimiyle işçilerin talep ve sorunlarını konuşmak üzere bir görüşme gerçekleştirildi. Yapılan görüşme sonucunda, işçilerin seçimle belirleyeceği “sosyal diyalog komitesi” adında bir komitenin kurulması karara bağlandı.

7 Şubat Pazar günü yapılan Renault UET Sözcüleri Kurulu toplantısı sonucunda da, temsiliyet konusunda önemi büyük olduğu vurgulanan “sosyal diyalog komitesi” seçimlerinin 29 Şubat tarihinde fabrika içerisinde yapılması karara bağlandı.

AKP-MESS-TÜRK METAL OPERASYONU DEVREDE
Seçim kararının alınmasını izleyen günlerde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı işyerinde sözde işçilere baskı uygulayarak Türk Metal sendikasından istifa etmeleri yönünde mobbing uygulandığı şikayetiyle fabrikada inceleme yapmak üzere müfettiş görevlendirdi Sendika yöneticilerinin aktardıklarına göre de kimi bakanlıklar üzerinden Renault yönetimine seçimleri yaptırmaması yönünde uyarılarda bulunulduğu ve müfettişlerin iki haftadır işyerinde sorgu odaları kurarak,sendika üyesi işçileri bu odalarda sorguya çektikleri belirtildi.

Son yaşananlar üzerine Birleşik Metal İş Sendikası bugün bir açıklama yayınlayarak AKP, MESS ve Türk Metal işbirliği ile Renault yönetimine seçimlerin yapılmaması konusunda baskı yapıldığı belirtildi. Açıklamada “35 yıldır Renault’ta işçiler baskıyla, tehditle bir sendikaya üye kalmak zorunda bırakıldılar. Bu sendikadan istifa etmek isteyen işçiler defalarca işten attırıldı, dayak yedi, baskı gördü. Sendikal baskı var diye bir tek gün, tek bir müfettiş dahi fabrikaya uğramadı. İki haftadır müfettişlerin neredeyse fabrikada yatıp kalkmasının amacının ne olduğu bellidir” denildi.

Açıklamanın tam metni şöyle:

“Renault’ta seçimi engellemeye çalışıyorlar

İŞÇİLERİN YAKASINDAN DÜŞÜN
Renault işçileri, geçtiğimiz yıl 5 Mayıs’tan buyana verdikleri mücadele sonrası, yıllardır özlemini duydukları sendika seçme özgürlüğünü elde edebildiler ve ilk kez kendi iradeleriyle bir sendikaya üye oldular. 4 binin üzerinde işçi, Anayasa’nın kendilerine tanıdığı hakkı ve özgür iradesini kullanarak Sendikamıza, Birleşik Metal-İş’e üye oldu.

Birleşik Metal-İş, Renault’ta çoğunluk sendikasıdır.

Renault’ta bir de işçilere rağmen toplu iş sözleşmesi imzalamış ancak yetkisiz bir sendika bulunmaktadır. 5 Mayıs’tan sonra Renault işçilerinin tamamı bu sendikayı terk etmiştir. Bu durum devam etmektedir.

Renault’ta sendikal tercih bu netlikte iken, işçileri yetkisiz sendikaya döndürmek için hâlâ planlar yapılmaktadır. Bu planlarda son olarak MESS-Türk Metal ve Çalışma Bakanlığı işbirliğini görmekteyiz.

Görünen odur ki bu üçlü, Renault yönetiminin karar altına alarak duyurduğu “sosyal diyalog komitesi” oluşturmak amacıyla, işyerinde beyaz yakalılar dahil tüm çalışanlar arasında 29 Şubat günü fabrikada yapılacak olan seçimi engellemeye çalışmaktadır. Ayrıca Renault işçilerinin haklı ve meşru olan ücret iyileştirme taleplerini de bastırmayı amaçlamaktadır.

MESS’in ve Türk Metal’in sendika üyeliği konusunda işyerinde sözde mobbing uygulandığı iddiasıyla yaptıkları anlaşılan bir şikâyet nedeniyle Bakanlık, fabrikada inceleme yapmak üzere müfettiş görevlendirmiştir. Müfettişler tam iki haftadır işyerinde sorgu odaları kurmuş, üyelerimizi bu odalarda sorguya çekmektedir. Müfettişler sorguda işçilerin uzunca bir süredir gündeminde olan ücret artış talebinin karşılanmasının söz konusu olmadığı, işverenin işten çıkarma yapabileceği, işyerinde yetkili sendikanın Türk Metal olduğu ve temsiliyet anlamında başka bir seçimin yapılamayacağı gibi yanlı, maksatlı ve hedef gösteren açıklamalar yapmaktadır.

35 yıldır Renault’ta işçiler baskıyla, tehditle bir sendikaya üye kalmak zorunda bırakıldılar. Bu sendikadan istifa etmek isteyen işçiler defalarca işten attırıldı, dayak yedi, baskı gördü. Sendikal baskı var diye bir tek gün, tek bir müfettiş dahi fabrikaya uğramadı. İki haftadır müfettişlerin neredeyse fabrikada yatıp kalkmasının amacının ne olduğu bellidir.

Diğer taraftan birkaç gün önce Ankara’da, kimi bakanlıklar düzeyinde Renault işverenliğine girişimler yapıldığı da bilgimiz dahilindedir. İşvereni, haklı taleplerini gündeme getiren işçilere karşı saldırması için teşvik ettikleri ve cesaretlendirmeye çalıştıkları anlaşılmaktadır.

Gelişmeler, yukarıda değindiğimiz üzere Türk Metal-MESS ve Bakanlığın işyerinde yapılacak “sosyal diyalog komitesi” seçimlerini engellemeye çalışmakta olduğunu göstermektedir.

Buradan hatırlatmak istiyoruz. Bu seçim, Türkiye’nin altına imza attığı Uluslararası Çalışma Örgütü’nün 87-98 sayılı sözleşmeleri ve Renault ile Küresel Sanayi İşçileri Sendikası’nın (IndustriALL) imzaladığı temel hakları içeren “çerçeve sözleşme” uyarınca, hem ulusal hem de uluslararası mevzuata uygundur.

Altını çiziyoruz: Renault işçilerinin özgür iradesine müdahale etmekten vazgeçilmelidir. Bugün Renault’ta tüm çalışanların katılacağı bir seçimi engellemek isteyenler, yarın tüm çalışanları bir kez daha Türk Metal’e üye olmaya zorlayacaktır"

 

Kaynak: Haber.sol.org.tr