Bundan 5 yıl kadar önce Halkalı'ya taşınan Bakırköy Yenimahalle Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'nin arazisinin TOKİ tarafından 25 Şubat Perşembe günü ihaleyle satılacak olmasına #dirensağlık grubundan tepki geldi. 

Piyasalaşmaya karşı #dirensağlık grubu bir açıklama yayınlayarak, Sağlıkta Dönüşüm Programı adı altında gerçekleştirilen özelleştirme ve taşeronlaştırma uygulamalarını hatırlattı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: 

Sağlıkta Dönüşüm Programı, özelleştirme ve taşeronlaştırma uygulamaları ile tam bir talan, rant, peşkeş cenderesi içinde sağlığımızı tehdit etmeye devam ediyor.

Ücretsiz, eşit ve etkin bir şekilde sunulması gereken sağlık hizmetleri, her geçen gün daha fazla piyasa dinamiklerine terk ediliyor, daha fazla kar ve rant alanı haline getiriliyor.

Bugün Yenimahalle Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nin itildiği durum Türkiye’nin dört bir yanında yaşananların yeni bir örneğini oluşturuyor.

Bakırköy Devlet Hastanesi, “yenilenme” adı altında ranta açılmaya çalışılıyor.  Sağlık Kampüsü projesi adı altında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi, Lepra Hastanesi arazilerinden peşkeş kokuları yükseliyor. 

Cerrahpaşa ve Çapa Tıp Fakültesinin yeniden inşası adı altında sahip oldukları araziler TOKİ’ye devredilerek mahsuplaşma adı altında kirli pazarlıkların konusu haline getirilmişti.

Hacettepe Üniversitesi, hastane borcunu kapatmak için Ankara’nın en gözde yerlerinden olan Beytepe’deki 350 dönümlük arazisini satışa çıkartılmıştı.

İstanbul Yakacık’ta hastane alanı olarak tahsis edilen alan, Sancaktepe Belediyesi tarafından SİNPAŞ firmasına konut alanı olarak peşkeş çekilmişti.

Süreyya Paşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi, hiçbir yatırım yapılmadan kaderine terk edilerek yeni bir rant arazisi alanına dönüştürülmeye mahkum edilmiş durumda.

Özelleştirilen TEKEL’in Unkapanı’ndaki paha biçilemeyen arazisi, ihalesiz, ilansız yandaş bir özel hastaneler grubuna peşkeş çekildi.

Fakirlerin hizmetine sunulmak üzere inşa edilerek projelendirilmiş  Bezm-i Alem Vakıf Güraba Hastanesi özelleştirilmişti.

Bursa Devlet Hastanesi’nde sekiz hastanın hayatını kaybettiği yangının çıkış sebebi, radyoloji ihalesini alan taşeron firmanın yangına dayanıksız ucuz kablo kullanması idi. 

Öte yandan, var olan adı “kamu hastanesi” olarak hizmet veren kurumlar ise, Kamu Hastaneler Birliği uygulamaları altında tam bir ticari işletmelere dönüştürülürken, neredeyse bütün destek hizmetleri taşeronlaştırılmış durumda. 

Sağlık hizmetleri sermayenin aktif rol oynayacağı bir hizmet haline getirilemez! 

NE OLMUŞTU?

2014'ün Ağustos ayında İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, Bakırköy Kadın Doğum Hastanesi’nin bulunduğu bölgeyi ticari alana çevirmiş, Bakanlık da onaylamıştı. Konuyla ilgili gelişme bazı gazetelerde, "Hastane yıkılıp AVM ve otel yapılacak" başlığıyla duyurulmuştu. 

Satılacak arazi haritada şöyle görünüyor: 

 

Kaynak: Haber.sol.org.tr