Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianameye göre; 1 Şubat 2012 günü 14 yaşında olan G.T., Diyarbakır'da üç kişinin cinsel istismarına uğradı.

Olayla ilgili 18 yaşından küçük olan M.K. ve V.K. hakkında Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldığını belirten savcı, şüphelilerin suçlamayı reddettiğini vurguladı. Tutuklandıktan sonra ayağının sakatlığından dolayı tahliye edilen E.A.’nın ’Çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ ve ’Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarını işlediğini belirten savcı, şüphelinin 36 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.

İddianamenin kabulünün ardınan sanık E.A.’nın tutuksuz yargılaması Diyarbakır 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. İfadesinde suçlamayı reddden E.A., "Mağduru ve diğer kişileri tanımıyorum. Olay yerinde bile değildim" dedi.
 
Yargılama sırasında esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, sanık E.A.’nın olay tarihinde 15 yaşından küçük olan mağdur G.T.’ye karşı eylemlerinden dolayı 30 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.
 
Kararını açılayan mahkeme sanık E.A.’yı önce ’Çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ ve ’Cinsel amaçlı çocuğu hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından 16.5 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanığın duruşmadaki "saygın tutumu"nun göz önüne alındığını belirten mahkeme, her iki suç yönünden de indirim yaparak E.A.’nın cezasını 12 yıl 9 aya indirdi. Mahkeme sanık E.A.’nın hükmen tutuklanmasına da karar verdi.  
 
Gerekçeli kararda sanık E.A.’nın arkadaşları ile birlikte hareket ederek olay tarihinde 15 yaşından küçük mağdureye karşı ’Cinsel istismar ve ’Hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarını işlediği kanaatine varıldığı belirtildi. Sanığın 14 yaşındaki mağdureyi cinsel amaçlı olarak hukuka aykırı şekilde alıkoyduğu belirtilen kararda, her iki eylemin de bir birinden bağımsız olmadığı vurgulandı. Yerel mahkemenin kararı Yargıtay’da kısa süre önce onandı. 18 yaşından küçük iki sanığın davası ise sürüyor.
 

Kaynak: Haber.sol.org.tr