HDP eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın konuşmasından satır başları: 

Sizin geçtiğiniz karanlık yollardan önceki iktidarlar da geçti. Bugünküler de öncekiler gibi karanlıkta boğulacak. Üç yanlış bir araya gelince bir doğruyu götürebileceklerini zannediyorlar ama bir doğru üç yanlışı götürecek. 

Karşımızda bir suç koalisyonu var. Anayasa’ya aykırı olduğunu söyleyenler de ortak olduklarını unutmasınlar, biz unutmayacağız. Saray’daki suç işlemekte mahir, ahlakı uygun. Ama milletvekilleri bu suça ortak olmamak için hala bir şansa sahip. Perşembe günü Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. Milletvekilleri bu darbe operasyonuna dur derse onurun tarihini yazacaktır. 

Darbe Yasasına 'hayır' diyen milletvekillerini demokratik bir tutum geliştirmeye davet ediyorum. Bakmayın CHP’nin “Başkanlığa izin vermeyiz“ lafına. Hepsi boş hamaset. Aklı olan, direnen ve teslim olanın kim olduğunu biliyor. Bizler halk iradesinin hangi kirli pazarlıklarla satıldığını çok iyi biliyoruz. Sistemleri her yerden dökülüyor. Yeni atanan kabine ve belirlenen Başbakan da bu sondan kurtulamayacak. 

Dediklerini yaptılar. Profili düşük bir Başbakan ve kabine. Kendilerini kutluyoruz, gerçekten de dediklerini yaptılar. Dün en azından stajyer bir başbakan vardı bugün boşbakan var. Dün seçilmiş, bugün atanmış bir bakanlar kurulu var.

Ortada Bakanlar Kurulu değil Saray’ın kapı kulları var. Başbakan salona giriyor, Erdoğan sloganlarıyla karşılıyorlar. Siz, profilinizin düşüklüğüyle gurur duyabilirsiniz ama bizim profilimiz öyle düşük değil. Yeni atanan başbakanın tek hatırlanan sözü “Yolumuz Erdoğan’ın yolu". Böyle bir başbakandan Türkiye’ye hayır çıkar mı.

Bakın Binali Bey, bu yola ilk siz girmiyorsunuz. Erdoğan’ın yoluna Davutoğlu da girdi, sonu kötü. Siz de o kötü yola düştünüz. Çocuğu kumar masasında halkın parasını savuran bir siyasi anlayış onaylandı, sahiplenildi. Şov yapacağım diye hızlı tren turunda 41 insanımızın ölümüne neden olan Binali Bey Ulaştırma Bakanıydı. Hesap verdi mi? Bu tabloyu kabul ediyorsanız, sizin müstehakınız budur. Ama biz bunu kabul etmiyoruz.

BM İnsani Zirvesi’nin toplandığı saatlerde Sur’da yasağın kaldırıldığı sokaklara girildi, sokak diye bir şey kalmamış. Cizre’deki insanlık suçunun hesabını vermediler. İnsani zirveye ev sahipliği yapmaktan, mültecilere yardımdan söz ediyorlar. Nizip kampındaki çocuklara tecavüzle ilgili tek bir soruşturma yapıldı mı? Gidip görmek istiyoruz, kapıları kapatıyorlar.

Sırtını Almanya’ya yaslayarak insani zirve gerçekleştirdiler. Avrupa “ne yapıyorsunuz” demedi, kirli bir anlaşma var aralarında. Boşanma komisyonunda görüşülen yasa kabul edilirse 15 yaşın altındaki çocuklar zorla evlendirilecek. Ama istedikleri olmayacak. 

Zonguldak Kilimli ilçesinde maden işçileri direnişte. İktidar duymadı. Çalışma Bakanı’nın umurunda değil. Gaza, copa, tazyikli suya direnen onurlu bir halkın temsilcileriyiz. Saray ve ona biat edenler bizim bu mutluluğumuzu bilemez.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr