Silivri Cezaevi'nde umut nöbetinde sırayı Grup Yorum aldı. Tutuklu gazetecilere desteklerini dile getirmek için nöbete geldiklerini, Can Dündar ve Erdem Gül ile dayanışma göstermek için nöbeti devraldıklarını söyledi. Grup adına açıklamayı İbrahim Gökçek yaptı.

"GAZETECİLER HAPSE ATILDI , YETMEDİ KATLEDİLDİ"

Gökçek, Türkiye’nin şimdilik değişmeyen ama ileride değişecek olan gerçeğinin Türkiye'deki faşizm olduğunu söyleyerek şöyle konuştu:

"Geçmişten bu yana bir çok gazeteci, aydın, sanatçı düşüncelerinden ötürü hapse atıldı, yetmedi katledildi. Öğretim üyeleri, profesörler bombalandı. Bu ülkede doğrudan, haktan yana olmanın bir şekilde her zaman bedelini bu düzen ödettiriyor."

"DÜNDAR VE GÜL İÇİN BURADAYIZ"

Kendileri için Silivri Cezaevi'nin yabancı bir yer olmadığını, grup üyelerinden birinin de cezaevinde yattığını söyleyen Gökçek, "Ama bugün Dündar ve Gül için buradayız. AKP iktidarı zannediyor ki kendim gibi düşünmeyenleri baskı uygulayarak cezaevlerine atarak susturabilirim sindirebilirim diye düşünüyor. Ama biz böyle olduğunu düşünmüyoruz. Bir iktidar, bir düzen yok olmanın sonuna yaklaştığı anlarda böylesi saldırıları, böylesi büyük linç girişimleri, provakasyonları, katliamları yoğunlaştırır. Dün yaşadığımız örneklerin aynısını bir kez daha yaşıyoruz. Her yere saldırıyorlar, herkese saldırıyorlar. Sadece sanatçılar, gazeteciler değil, en küçük bir muhalefete bile tahammülleri yok. Ama ne olursa olsun susmayacağız. Asla ve asla bu ülkede ne Can Dündar’ların ne müzisyenlerin, ne tiyatrocuların, ne sinemacıların susacağına inanmıyoruz." ifadelerini kullandı.

Dün olduğu gibi bugün de gerçekleri yazmaya, anlatmaya, şarkılarını söylemeye devam edeceklerini belirten Gökçek, "Bütün saldırıların altında yatan da bugün AKP iktidarının, bugün bu düzenin bu ülkenin aydınlarına, sanatçılarına ve halka karşı duyduğu korku vardır. Biz korkularını daha da büyütmek için mücadelemize devam edeceğiz." dedi.

"O DUVAR, DUVARINIZ VIZ GELİR BİZE VIZ!"
'Can Dündar ve Erdem Gül yalnız değildir' yazılı pankartı elinde tutan Selma Altın ise 'Özgürlük tutkusu' nu tutuklu gazetecilere ithaf ettiklerini söyledi.

Altın, " Bugün 'O duvar, duvarınız vız gelir bize vız!' demek istedik. Faşizmle yöneten iktidarlarda hapishaneler, gözaltılar, tutukluluklar mücadelenin önünde bir tehdit ve susturma aracı olarak insanların karşısına çıkıyor. Ancak bunların hiçbiri mücadelenin önünde bir engel değil. Herkes şarkısını türküsünü yazıp söyleyecek, mesleğinin onuruyla yapmaya devam eden basın yine yazacak" diye konuştu.   TUTUKLU GAZETECİLER İÇİN ÇALIP SÖYLEDİLER   Grup üyeleri, daha sonra yanlarında getirdikleri gitar ve bağlamalarıyla şarkı ve türkülerini bu kez tutuklu gazeteciler için söyledi. 'Özgürlük Tutkusu', 'Çav Bella' ve 'Uğurlama Türküsü' adlı şarkı ve türküler çalınıp söylendi.Kaynak: Cumhuriyet.com.tr