Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİ- AD) Uluslararası Koordinatörü ve Avrupa Birliği (AB) Temsilcisi Bahadır Kaleağası, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Türkiye ile müzakereleri dondurma kararıyla ilgili olarak son zamanlardaki siyasal gerginlik ve belirsizliklerin AB ülkeleri kamuoyunda olumsuz hava yarattığını ve böyle bir karar alındığını söyledi.

Olağanlaşmanın Türkiye için uluslararası ilişkilerde güçlü olmak için elzem olduğuna dikkat çeken Kaleağası, “Olağanlaşma, dış politikadan ihracata, yatırımlardan turizme her alanda önemli. Çok hassas bir dönemdeyiz. Tabii ki teröre karşı en sert önlemler alınmalı. Bunu yaparken düşünce özgürlüğüne uzanan bir gri alandan sakınmak doğru olur. Türkiye’nin olağanlaşması, bir demokrasi, özgürlükler ve teknoloji toplumu olarak dünyada etkisini artırması gerekiyor. Türkiye AB sürecinde soğukkanlı olmalı ve zamanı iyi kullanmalıyız” ifadesini kullandı. TÜSİAD Uluslararası Koordinatörü ve AB Temsilcisi Bahadır Kaleağası ile AP’nin Türkiye kararı ve ekonomiye etkilerini konuştuk.

 Soğukkanlı olmalıyız

- AP’nin Türkiye ile müzakereleri dondurma kararı hakkında ne düşünüyorsunuz. Türkiye nerede yanlış yaptı? 

Avrupa Parlamenterleri diğer AB kurumları olan AB Bakanlar Konseyi ve AB Komisyonu’na uzak görüş, yasal etki ve çözüm içermeyen bir tavsiye ilettiler. Doğru tutum hukuk devleti, yargı sistemi ve özgürlükleri içeren 23 ve 24 numaralı müzakere başlıklarının açılmasını talep etmek olurdu. Diğer taraftan analizimiz dengeli ve dürüst olmalı. AP, PKK ve IŞİD terörünün kınanması, 15 Temmuz’da demokrasinin kazanmasına destek, Türkiye’nin mülteci krizindeki başarılı yönetimi, Türkiye’nin Avrupa’daki yeri ve Türk halkının sosyal hakları gibi milli menfaat konularımızda bizden yana bir tutum almaktadır. Son zamanlardaki siyasal gerginlik ve belirsizlikler AB ülkeleri kamuoyunda olumsuz hava yaratınca böyle hatalı bir tavsiye kararı çıktı. AB sürecinde soğukkanlı olmalı ve zamanı iyi kullanmalıyız. Özellikle son Avro krizi ve İngiltere’nin Brexit meselesi ile AB artık çok çemberli bir yapıya doğru gidiyor. Avrupa bir barış ve refah projesi olarak 21. yüzyıla uyum sağlıyor, yine önde gidiyor. Akılcı ve soğukkanlı olalım, zaman lehimize işliyor.

Hassas dönemdeyiz

- 15-16 Aralık’taki AB zirvesinde kararın geçmemesi için Türkiye hangi adımları atmalı? 

AB Zirvesi bu tavsiyeyi sadece not etmekle yükümlü. Türkiye ise zaten kendi halkı ve dünyadaki rekabet gücü gerekli olan demokratik, ekonomik ve sosyal ilerlemelere odaklandığı sürece, her alanda olduğu gibi AB ile de ilişkilerde güçlü olur.

- AP özellikle OHAL, idam ve Lozan tartışmaları vurgulanıyor. Bu konuda olumlu yönde adım bekliyor musunuz?

Olağanlaşmak Türkiye için uluslararası ilişkilerde güçlü olmak için elzem. Dış politikadan, ihracata, yatırımlardan, turizme her alanda önemli. Bu yönde Türkiye’nin istikbalini belirleyecek gündem sanayi devrimi 4.0, dijital dönüşüm, temiz enerji, akıllı kentler ve eğitimdir. Bu arada, hassas bir dönemdeyiz. Tabii ki cani teröre karşı en sert önlemler alınmalı. Bunu yaparken düşünce özgürlüğüne uzanan bir gri alandan sakınmak doğru olur. Türkiye bu konuda dikkatli olduğu her dönemde teröre karşı çok başarılı oldu. Son 15 yılın deneyimi bu.

Şanghay Beşlisi AB’nin alter natifi olamaz

- Şanghay Beşlisi, böyle bir dönemde Türkiye için alternatif olur mu?

Hayır. Şanghay İşbirliği Örgütü esas olarak Rusya ve Çin’in kendi aralarında ve etraflarındaki ülkelerle geliştirdikleri güvenlik konularını konuşma platformu. Türkiye tabii ki bu tür oluşumlar ile çok iyi ilişkilerde olmalı. Asya ve diğer kıtalarda derin ilişkiler geliştirdikçe, Avrupa’da da gücümüz artıyor. Simetrik olarak, AB sürecinde ilerlediğimiz derecede dünyanın diğer ülkeleri gözünde daha muteber ve etkili oluyoruz.

- Bu dönemde özellikle 15-16 Aralık’a kadar kararın geçmemesi için TÜSİ- AD olarak ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz?

Türkiye’nin gerçeklerini, 15 Temmuz’daki hain teşebbüsü, teröre karşı haklı mücadelemizi ve mevcut sorunları aşmak için dışlayıcı değil yapıcı politikaların önemini seferberlik içinde anlatıyoruz.

Yatırımcı bekleme döneminde

- Son dönemde Avrupa iş dünyası Türkiye ile ilgili ne tür değerlendirmeler yapıyor, yatırımları geri çekme gündeme geliyor mu?

Avrupa özel sektörünün çatı temsil kuruluşu olan BusinessEurope Türkiye’nin AB sürecine desteği ve demokratik ve ekonomik reformlarına geçmişte verdiği önemi devam ettiriyor. Önümüzdeki dönemde müzakerelerin devamı ve Gümrük Birliği’nin güncellenmesi Avrupa iş dünyasının gündeminde. Yatırımlar açısından ise genel olarak bir temkinli bekleme dönemi var. Devam eden yatırımlar da var fakat olağanlaşma beklentisi baskın çıkıyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr