Teklifteki hukuka ve Anayasa’ya aykırılıkları sıralayan Kazan, değişiklik teklifinin gerekçesinde yer alan “milletvekillerinin keyfi kovuşturma ve tutuklamalara karşı korunması suretiyle parlamento çalışmalarının güvenliğinin sağlanabileceği” yolundaki değerlendirmeye aynen katıldığını belirterek “Ama teklif kabul edilirse kovuşturma ve tutuklamalara yol açılacağını, büyük acılar yaşanacağını ve yasama güvenliği kalmayacağını hatırlatmayı görev sayıyorum. Böyle bir yanlış yapılmayacağı umut ve inancıyla durumu bilgilerinize sunuyorum” ifadelerini kullandı.

Mektubu, “53 yıl boyunca Sıkıyönetim Mahkemeleriyle, DGM’ler ve özel yetkili mahkemelerde, siyasal nitelikli birçok davaya katılmış, büyük acılara tanık olmuş bir avukat sıfatıyla” yazdığını belirten Kazan dokunulmazlıkların kaldırılması ile ilgili anayasa değişikliğinin gerekçesindeki “yasama dokunulmazlığının amacı milletvekillerini keyfi ve asılsız kovuşturmalardan ve tutuklamalardan korumak suretiyle parlamento çalışmalarının güvenliğini sağlamaktır” ifadesine katıldığını belirtti.

“Kenan Evren cuntası bile, böyle yazmak zorunda kalmıştır. Aksi halde, gerekçede vurgulandığı gibi, keyfi kovuşturma ve tutuklama yolu açılmış ve parlamento çalışmalarının güvenliği yaralanmış olur” diyen Kazan dokunulmazlıkları kaldırılması istenen birkaç milletvekili için süre uzamadan, kilitlenme olmadan dokunulmazlıkların kaldırılabileceğini anlattı. Böylece, savunma yapma ve kaldırma kararı çıkarsa, iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurma yollarının da açık kalacağına dikkat çeken Kazan “AYMye başvuru 7 gün içinde yapılacak ve AYM de 15 gün içinde karar verecektir. Bütün süreler çok kısadır. Kesinlikle meclis çalışmaları tıkanmaz. Aksi halde, savunma hakkı ve ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesiyle, hukuk devletinin özü yara alır. Parlamento çalışmalarının güvenliği kalmaz. Başta tutuklamalar olmak üzere, kimi parti başkanı veya parti yetkilisi 129 milletvekili, Türkiye’nin dört bir yanında polis/savcı/sulh ceza yargıcı ve mahkeme sorgularına yetişmek, yetişemeyince zorla getirilmek ve yakalama sorunlarıyla boğuşmak zorunda kalır. Korkusuzca yasama görevi yapılamaz, tarifsiz acılar yaşanır" ifadelerini kullandı. TBMM Anayasa Komisyonu’nun anayasaya aykırı olan teklifi reddetmesi gerektiğini kaydeden Kazan “Bazılarının açıkladığı gibi, anayasaya aykırıdır, ama destekleyeceğiz görüşü asla kabul edilemez” dedi. Kazan şöyle devam etti:

“Milletvekillerine tanınan yasama güvencesi ile savunma ve yargıya başvurma haklarını bir kerelik topluca kaldırmak, anayasayla sağlanan bu güvence ve hakların özüne dokunmaktır, tümden kaldırmaktır. 83 ve 85.maddeler anayasada öylece dururken, 129 milletvekili için o maddeleri yok saymak, kesinlikle anayasaya aykırıdır. İçtüzüğün 38. maddesine göre, teklif mutlaka reddedilmelidir. Eğer, gerekçede dile getirilen ihtiyaçta ısrar ediliyorsa, 83. maddeyi değiştirmek gerekir. Örneğin, milletvekili seçilme yeterliğine ilişkin 76. maddedeki yolsuzluğa ilişkin bazı suçlarla “terör eylemlerine katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik” suçları dokunulmazlık kapsamından çıkarılabilir. Tabii o durumda, milletvekillerinin tutuksuz yargılanacağı ve yargılamanın Yargıtay'da yapılacağı kabul edilmelidir.”

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr