İzmir'de İlayda Şamilgil adlı lise öğrencisi, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na bağlı TÜBİTAK'ın açmış olduğu bir proje yarışmasına katıldı. Sıvılardaki su oranının mıknatısla ölçülebilen ucuz, hızlı taşınabilir bir sistem olduğu hususunda bir proje sunan Şamilgil'in projesi bakanlık tarafından reddedildi. Fakat bu proje, 70 ülkenin katıldığı bir proje yarışmasında birinci oldu. Amerika Birleşik Devletleri Cornell Üniversitesi'nde okumaya kabul edilen Şamilgil'in projesi de NASA'da Mars Projesi'nde çalıştırılmak üzere kabul gördü.

BİLİM SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI'NA SORDU

HDP Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım, İlayda Şamilgil'in yaşadıklarını Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu'nda gündeme getirerek, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık'a sordu. İzmir Özel MEF Lisesi'nden okuyan İlayda Şamilgil adlı kızın Bakan'a yabancı olmadığını dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bakanlığınızın açmış olduğu bir proje yarışında, sıvılardaki su oranının mıknatısla ölçülebilen ucuz, hızlı taşınabilir bir sistem olduğu hususunda bir proje sunuyor, reddediliyor, değerlendirmeye alınmıyor. Ama gidiyor uluslararası proje platformlarına, Polonya'ya sunuyor. 70 ülkenin katıldığı bir proje yarışmasında birinci oluyor. Bu kızımız geçen yıldan bu yıla ne oldu, onu da söyleyeyim. Şu anda bu kızımız son bir yılda Amerika Birleşik Devletleri Cornell Üniversitesi'nde okumaya kabul edildi ve projesi de NASA'da Mars Projesi’nde çalıştırılmak üzere kabul gördü. Düşünün, TÜBİTAK kabul etmeyecek, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na bağlı bir kurum değerlendirmeye almayacak ama işte değerlerimiz böyle kaçıyor bizden. Şimdi, kimi gider liseyi, üniversiteyi dışarıdan okur, gelişir, o da bizim değerimizdir. Ama bizim avucumuzun içindekinin değerini bilmeden kaçırtmayı nereye oturtacağız?"

'SIFIRCI HOCALARI PANELLERE ÇAĞIRMAYACAK BİR MEKANİZMA KURUN DİYE TALİMAT VERDİM'

Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ise şunları kaydetti:

"Maalesef, bu bizim bir açmazımız. Siz düşünebiliyor musunuz, bir genç kızımız müracaat ediyor, TÜBİTAK tarafından kabul görmüyor projesi reddediliyor ama bu kızımız o projeyle dünya birincisi oluyor. TÜBİTAK bir projeyi kendi değerlendirmiyor. Şimdi gönderiyorlar 5 kişilik bir akademisyen grubuna. 5 kişilik bir akademisyen grubu şimdi ortalama 70 olmazsa desteklenmiyor. Yahu, iyi de şimdi her projeye sıfır veren hocalar var. Arkadaşlara talimat verdim, kesinlikle sıfırcı hocaları panellere çağırmayacak bir mekanizma kurun. Şunu söylüyorum bir kere her projeye sıfır veren hocayı çağırmayın. Yazık, günah yani bu insanlar işte, bizden alamadığını gidiyorlar, dünyada alıyorlar. Bu noktada ciddi bir aşama geçtik ve şimdi yeni bir adım daha atıyoruz. 5 akademisyenden 3 tanesi 70 ve üzerinden not veriyorsa diğer akademisyenin notu ne olursa olsun, bu projeler desteklensin. Şimdi, bunun gibi bazı mekanizmaları geliştiriyoruz. Bunlar da uygulamada karşılaştığımız sorunlardan sonra geliştirdiğimiz çözümler."

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr