HDP'nin Nevruz davetiyesi gerekçe gösterilerek önce gözaltına alınan, ardından sınır dışı edilen akademisyen Chris Stephenson "Çok üzgünüm. Orada 25 yıl yaşayan bir eğitimci olarak barış için çaba sarf ettim" dedi. Stephenson, "Hiçbir zaman da şiddeti savunmadım. Her zaman barışçıl yollardan, barışçıl politik aletleri savundum" dedi.

Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Chris Stephenson, gözaltına alınmasının ardından hakkında ‘sınır dışı edilmesi' yönünde karar verildiği için, dün kendi isteğiyle ülkesi İngiltere'ye gitti. Avukatlar kararı yargıya götürmeye hazırlanıyor. Stephenson, kararla ilgili yargı süreci boyunca göç merkezinde kalmak istemediği için, dün ailesiyle birlikte Türkiye'den ayrıldı.

İngiliz akademisyen Stephenson, Sputnik'e yaptığı açıklamada, bir davetiyle nedeniyle uzun zamandır yaşadığı Türkiye'den ayrılmak zorunda kaldığı için ve yaşananlardan ötürü çok üzgün olduğunu söyledi.

Üç akademisyenin tutuklanmasının ülkeyi barıştan uzaklaştırdığını söyleyen Stephenson "Bence Türkiye için kötü oldu çünkü onlar barış için imza attılar. Bu bizi barıştan uzaklaştıran bir adım. PKK bildirisi dağıttığım şeklinde yalan haberler çıktı. Ben hiçbir şey dağıtmadım. Elimde yasal bir partinin davetiyesi vardı o kadar. Hiçbir zaman da şiddeti savunmadım. Her zaman barışçıl yollardan, barışçıl politik aletleri savundum" dedi.

Baskı ortamının sadece akademisyenleri değil tüm Türkiye'yi etkilediğini vurgulayan İngiliz akademisyen "Özgürlüklerin kısıtlanması ve burada barış yolundan uzaklaşması tüm Türkiye halkı için kötü bir şey. Türkiye'nin ihtiyacı barıştır. Orada 25 sene yaşayan bir eğitimci olarak, bence en önemli mesaj budur. Barış ihtiyacımız var. Bunun için çaba sarf ettim ve bunun çok önemli bir şey olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Türkiye'yi tamamen terk etmeyi düşünmediğini belirten Stephenson "Ülkede kalmak için bütün yasal yolları kullanacağım. Avukatlarım, valilikten gerekçeli kararı bekliyor. Sonra İdare Mahkemesi'ne başvurup itirazda bulunacaklar" dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr