Gerek sendikal çevreler gerekse hükümeten ilgili bakanlıklarının yakından takip ettiği, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in çift haneye yerleşen işsizliğin çaresi olarak takdim ettiği esnek çalışma yani kiralık işçilik, sendikal çevrelerin deyimiyle kölelik yasası, önceki gece sabaha karşı dörtte AKP oylarıyla yasalaştı

AKP’nin kongre kararı aldığı, ortalığın toz duman içinde kaldığı bir ortamda, işverenin ve hükümetin istediği çalışma biçimi onaylandı

Çalışma yaşamının en önemli konularından olan kiralık işçiliğin ne anlama geldiği, nasıl işleyeceği ve çalışma yaşamını nasıl etkileyeceğini araştırdık. Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aziz Çelik’in verdiği bilgiler ve sendika temsilcilerinden edinilen bilgilere yasa ve işlevi özetle şöyle:

Yapı üçlü oldu

-Teknik adı “özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi” olan ve kamuoyunda “kiralık işçilik” ve “işçi simsarlığı” olarak tanımlanan uygulamayı yasalaştırmayı hedefleyen tasarı, 8 Şubat’ta hükümet tarafından Meclis’e sunulmuştu. 16 Şubat’ta TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’ndan alt komisyona sevk edilen tasarı, önceki gece de kabul edildi.

-.Özel İstihdam Büroları (ÖİB) aracılığıyla geçici iş ilişkisi, bilinen anlamda istihdam ilişkisinin sonu. Çünkü iş hukukunun temel kurumlarından olan iş ilişkisi/iş sözleşmesi işçi ile işveren arasında kurulur. İşçinin bağımlı çalışmayı, işverenin ücret ödemeyi kabul ettiği sözleşmeye iş sözleşmesi olur. İş sözleşmesi iki taraflı bir ilişki. ÖİB aracılığıyla geçici iş ilişkisiyle birlikte iş sözleşmesi üçlü bir yapıya dönüşüyor. İşçiyi çalışacağı işverene kiralayan ÖİB işveren haline dönüşürken, işçiyi çalıştıran işveren iş sözleşmesinin tarafı olmaktan çıkıyor. Böylece halen iş bulmaya aracılık eden ÖİB’ler, işçi kiralayan işverenler, modern işçi simsarları haline dönüşüyor.

-Türkiye’de de ÖİB’lerin iş bulmaya aracılık etmesine ilişkin yasak 2003’te kaldırıldı, 4904 Sayılı Türkiye İş Kurumu yasası ile yasal zemini hazırlandı. Halen Türkiye’de 438 özel istihdam bürosu faaliyet yürütüyor. Bu büroların sadece iş bulmaya aracılık etmesi mümkün. ÖİB’lerin işçi kiralaması yasak olmasına rağmen, uygulamada pek çok ÖİB yasadışı bir şekilde işçi kiralıyor

-İşçi kiralama 2009’dan bu yönde hazırlanan ve üç işçi konfederasyonunun karşı çıktığı kanun, dönemin Cumhurbaşkanı Gül tarafından “İşçinin emeğinin istismarı, insan onuruna yakışmayan durumların doğmasına yol açabilir” gerekçesiyle veto edildi.

-Ancak konu hem sermaye örgütleri hem de hükümet tarafından sürekli gündemde tutuldu ve nihayet asgari ücretin 1300 TL yapılmasının ardından işverenlerin bu yöndeki taleplerine uygun olarak tekrar gündeme getirildi.

Ücreti ÖİB ödeyecek

-İş arayan işçiler ve işçi arayan işverenler ÖİB’lere başvuracak. ÖİB işveren ile işçi sağlama (kiralama), geçici işçi ile de iş sözleşmesi imzalayacak. İşçiyi çalıştıracak işveren işçi kiralama sözleşmesi karşılığında ÖİB’ye bir bedel ödeyecek. ÖİB bu bedelden işçinin ücretini ödeyecek ve bir bölümünü de komisyon olarak alacak.

-Geçici işçiyi çalıştıran işveren iş hukuku bağlamında işveren olmayacak, ancak işçiye talimat verebilecek. İşçinin ücreti ve sosyal hakları ile vergi, sosyal güvenlik ve benzeri diğer ödemeleri ÖİB tarafından ödenecek. ÖİB’nin işveren olarak yükümlülüğü işçinin kiralık çalıştığı süreyle sınırlı olacak.

-Hamilelik, askerlik, yıllık izin ve hastalık hallerinde işçinin iş sözleşmesinin askıya alındığı durumlarda bu hallerin devamı süresince, mevsimlik tarım işlerinde ve ev hizmetlerinde ise süre sınırı olmaksızın kiralık işçilik uygulaması yapılabilecek.

-İşletmenin iş hacminin öngörülemeyen ölçüde artması nedeniyle, dönemsel iş artışları ve aralıklı olarak gördürülebilecek işlerde de kiralık işçi çalıştırılabilecek. Bu hallerde yapılacak kiralık işçi uygulaması dört ayı geçmeyecek ancak iki kez yenilenebilecek

-Kiralık işçi sayısı toplam işçi sayısının dörtte birini geçemeyecek. Ancak on veya daha az işçi çalıştırılan işyerleri için kiralık işçi sayısı 5 ile sınırlandırıldı.

-Bir diğer ifadeyle küçük işyerleri adeta kiralık işçi cenneti haline gelecek

-İş yasasının 11 ve 12. maddeleri belirli süreli iş sözleşmesini (geçici işçilik) zaten düzenliyor. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işverenler geçici işçi çalıştırabiliyor.

-Özellikle yıllık ücretli izin ve hastalık hallerinde, yeni bir sipariş alınması durumunda, iş hacminin aniden artması hallerinde işverenler geçici işçi çalıştırabiliyor.

Aşırı esnek çalışma

-Belirli süreli işçi çalıştırmak mümkün iken yeni bir esnek- güvencesiz çalışma biçimine neden gerek duyuluyor? İşlevleri aynı olsa da belirli süreli işçi çalıştırılması ile kiralık işçilik arasında temel bir fark var. Belirli süreli işçi onu çalıştıran işveren ile iş sözleşmesi yaparken, kiralık işçi ile onu çalıştıran işverenin bir iş ilişkisi yok.

-Tıpkı leasingle bir makine kiralar gibi işçi kiralanıyor. İşçiyi kiralayan işverenin işe alma, işten çıkartma, iş sözleşmesi yapma, sendika, toplu iş sözleşmesi, tazminat vb. konularla hiçbir ilişkisi kalmıyor. Bütün bu “netameli” işler ÖİB tarafından yapılıyor

-Dolayısıyla işverenler için müthiş bir sayısal esneklik ve işgücünün kolay ikame edilmesi söz konusu oluyor

-Örgütsüz ve kolay ikame edilebilir yeni bir çevresel işgücü katmanı ortaya çıkıyor. İşverenler işçi sorunları ve işçi haklarıyla uğraşmak zorunda kalmıyor. Bir diğer ifade ile iş ilişkisinin kurulması ve iş sözleşmesi özelleştirilmiş oluyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr