İzmir’den 20 Mart’tan sonra Yunan adalarına geçen sığınmacıların geri kabullerine 4 günlük aradan sonra tekrar başlandı. Midilli Adası’ndan ilk seferde Lesbos gemisine alınan 44 sığınmacı, Dikili’ye getirildi. ‘Nazlı Jale’ isimli gemiyle yapılan İkinci seferle birlikte toplam 123 mülteci Türkiye’ye geri kabul edildi.

Geçen pazartesi 202 kişinin iadesiyle ilk kabulden sonra Yunanistan tarafında başlayan eylemler ve iltica isteklerinden dolayı çarşamba günü yapılması planlanan iadeler dün gerçekleşti. Midilli Adası’ndaki Irak, İran, Pakistan, Afganistan uyruklu 44 sığınmacı dün Lesbos gemisine alındı. Sığınmacılara aynı sayıda Frontex görevlileri eşlik etti. Protesto gösterileri arasında Midilli’den ayrılan Lesbos gemisi, saat 09.10’da Dikili Limanı’na yanaştı. ‘Nazlı Jale’ isimli gemiyle ise Pakistan, Afganistan, İran ve Iraklı 79 sığınmacı gönderildi. Sığınmacıların Kos ile Leros adalarına çıkan ve bu adalardan Midilli’ye götürülen gruptan seçildikleri belirtildi. Dikili’ye gelen ilk gemide ise önce 45 kişinin bulunduğu açıklandı, ancak geri kabullerden sonra İl Göç İdaresi yetkilileri, 44 kişinin gemiyle gönderildiğinin ortaya çıktığı bilgisini verdi. Böylelikle bugün toplam 123 mültecinin, Dikili’de geri kabul işlemleri yapıldı. Bu sığınmacıların geçen haftaki gibi Kırklareli’ne bağlı Pehlivanköy Geri Gönderme Merkezi’ne gönderilmesi, sonrasında ise sınır dışı edilmeleri bekleniyor.

İntihar teşebbüsü

Yunanistan’da yayın yapan ‘www.enikos.gr’ adlı sitenin haberine göre, bu sabah Dikili’ye gönderilecek sığınmacıların arasında bulunan bir Afgan genç, bir kutu ilacı içtikten sonra limanda beklerken fenalaştı. Ambulans yardımıyla Midilli Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Afgan sığınmacının yoğun bakımda tedaviye alındığı; hayati tehlikesinin sürdüğü belirtildi. Atina’daki kamptan iade kapsamında çıkartılan yine bir Afgan erkek, bu kez üzerinde benzin dökerek intihara teşebbüs ettiği, polisin araya girmesiyle olayın büyümediği öğrenildi.

ANLAŞMA MECLİS’TEN GEÇTİ, PAKİSTANLILAR GELDİ

Türkiye’deki Pakistanlıların geri iadesi için iki ülke arasında 2010’da imzalanan geri kabulü anlaşması TBMM ’de dün gece kabul edildi. Yasanın kabulu ile birlikte Yunanistan 45 Pakistanlıyı dün Dikili’ye gönderdi.

Avrupa Birliği ile imzalanan mülteci anlaşması, Türkiye’nin 20 Mart itibarıyla düzensiz yollar üzerinden Yunanistan’a giriş yapan, ancak iltica başvurusu yapmayan ya da başvuruları reddedilen mültecileri geri almasını öngörüyor. AB ise Türkiye’nin kayıt altına aldığı her bir mülteciye karşılık, bir yasal Suriyeli mülteci kabul edecek. Ancak geçen yaz aylarından beri Avrupa kapılarını zorlayan mültecilerin büyük kısmı Suriye’den değil. Afganistan, Pakistan, Bangladeş ve Afrika ülkelerinden gelen mülteciler Avrupa’nın mülteci kabul şartlarına uymuyor. Geçen pazartesi günü Yunanistan’dan 202 kişilik ilk mülteci grubu Türkiye’ye iade edilmişti. Yunanistan dün 123 sığınmacıyı Türkiye’ye gönderdi. Bu kişilerin arasında 45 Pakistanlı da bulunuyor. TBMM Genel Kurulu’nda önceki gece kabul edilen tasarının gerekçesinde Türkiye’nin önemli ölçüde yasadışı göçe maruz kaldığı ve bu göçmenler arasında Pakistanlıların da olduğu belirtildi. Gerekçede 1995-2010 arasında Türkiye’de yasadışı konumda yakalanan Pakistan vatandaşlarının sayısının 80 bini aştığı ifade edilirken 2010 sonrası için rakam verilmedi.

Yunanistan’da durum insanlık dışı

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin Yunanistan’ın tüm sığınmacıların iltica taleplerini beklemeden iadeye başladığı eleştirisi üzerine Yunanistan’ın Midilli ve Sakız adalarına ekip gönderen Uluslararası Af örgütü, Midilli Adası’ndaki Moria ve Sakız’daki VIAL kamplarında insanlık dışı koşulların hüküm sürdüğünü tespit etti.

Sığınmacıların temel hakları garanti edilene kadar iadesini anlaşmanın askıya alınmasını isteyen örgüt, temel haklar arasında hukuki danışmanlık, iltica başvurularının bireysel incelenmesi ve çocukların kamplarda tutulmaması olduğuna dikkat çekti. Buna göre, adalardaki kamplarda Yunanistan’a Türkiye ile AB arasındaki anlaşmanın yürürlüğe girdiği 20 Mart’tan önce ayak basmış olan sığınmacılar da tutuluyor. Oysa bunlardan Suriyeli olanların AB içinde dağıtılması ve yerleştirilmesi sürecinin başlaması gerekiyordu. Uluslararası Af Örgütü’nün Avrupa Programı Başkan Vekili Gauri van Gulik, “Korku ve çaresizliğe elle dokunmak mümkün” dedi. Ekibin görüştüğü aralarında aile, hamile kadınlar ve hastaların da bulunduğu 89 sığınmacı ihtiyaçlarının karşılanamaması, battaniye- yorgan eksikliği ve doktor yetersizliğinden yakındı.

Avrupa’nın utancı

Independent gazetesinin Ortadoğu uzmanı Robert Fisk ise iade edilmek üzere gemilere bindirilenlerin etrafını AB sınır güvenliği birimi Frontex’in yüzü maskeli personelinin çevirdiğine dikkat çekti. Fisk, “Neden hijyen maskesiyle göçmenlerin etrafında beklediklerine anlam vermek imkânsız. Frontex’in personelinin ya bünyesi çok zayıf ya da bu utanç verici anlaşmanın bir parçası haline geldikleri için yüzlerini saklıyorlar” dedi.