Bursa’da oturan eden Metin Özdemir, 1999 yılı Mayıs ayında İzmir Gaziemir Oto Ulaştırma Taburu’nda asteğmen olarak vatani görevine başladı. Acemi birliğindeki eğitimini tamamlayan Özdemir, Ulaştırma Asteğmen olarak Kocaeli’nin Gölcük ilçesindeki Seymen 1’inci Ordu 15’inci Kolordu 744’nci Ulaştırma Oto Tabur Komutanlığı’na gitti. Asker sayısının fazla olmasından dolayı Seymen’deki komutanlıkta kalacak yer bulamayan Özdemir, görevli subayın yönlendirmesi sonucu Gölcük’te Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ait Yıldızlar Orduevi’nde konakladı. Ancak Özdemir usta birliğindeki görevinin ilk gecesinde 17 Ağustos depreminde enkaz altında kalarak yaşamını yitirdi.

TAZİYE MESAJI GÖNDERDİ

Özdemir’in vefat etmesinin ardından dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Ateş, aileye ‘Şehit Taziye Belgesi’ gönderdi. Belgede, “Sayın Hüseyin Özdemir; kutsal vatan hizmetinde 17 Ağustos 1999 tarihinde Marmara Bölgesi'ndeki deprem felaketinde şehit düşen Kara Kuvvetleri’nin değerli mensubu oğlunuz Ulaştırma Asteğmen Metin Özdemir’in manevi hatırası daima canlı tutularak sonsuza kadar yaşatılacaktır" ifadelerine yer verildi. 

2013’E KADAR ŞEHADET BELGESİ VERİLMEDİ

Baba Hüseyin Özdemir, oğlunun şahadet belgesinin 2013 yılına kadar olmadığını anlatırken, "2011 yılında müfettişler Bursa’da askerlik şubesinde dosya teftişi yapıyorlar. Bu sırada benim oğlumun dosyasını inceleyen müfettiş, dosyada şahadet belgesinin olmadığını görüyor. Bunun üzerine 1’inci orduya yazı yazıldı. Yazıdan sonra şahadet belgesi geldi" dedi.

ŞAHADET BELGESİ VAR AMA ŞEHİT DEĞİL

2013 yılına kadar çocuklarının şehit statüsüne alınmadığından habersiz olan baba Hüseyin Özdemir gerçeği, şehit yakınlarına tanınan haklardan yararlanmak için gittiği SGK’da öğrendi. Özdemir, şunları söyledi:

"Oğlum depremde hayatını kaybedince devlet tarafından şehit sayıldığını düşünüyorduk. 2013 yılına kadar bununla da hiç ilgilenmedik. Ancak 2013’ten sonra bazı yakınlarımız şehit ailelerine çeşitli haklar verildiğini bize söyledi. Ben de bu haklardan istifade etmek için SGK’ya gittim. SGK, 'Oğlunuz görevde iken değil istirahat halindeyken vefat etmiştir. Bu nedenle vazife malulü sayılmaz’ dedi" diye konuştu.

SGK’nın kararı üzerine baba Hüseyin Özdemir, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3'üncü Daire Başkanlığı’na dava açtı. Mahkeme, "Davacının vefat tarihinde hizmetini asteğmen olarak yerine getirdiği anlaşılmakta ise de vefat olayının görev esnasında meydana gelmediği, Metin Özdemir’e tanınan imkandan istifade etmek üzere kaldığı misafirhanede görevli bulunmadığı sırada doğal afet olan deprem sırasında göçük altında kaldığı, vefatın askerlik görevinin sebep ve tesiriyle meydana gelmediği anlaşılıp aileye vazife malullüğü yetim aylığı bağlanmaması işlemi hukuka aykırı bir yön bulunamamıştır" kararını verdi.

MAHKEME MASRAFLARI BABAYA KALDI

2013’teki Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne açtığı davayı kaybeden baba Hüseyin Özdemir, yargılama giderlerini mahkeme kararıyla kendisi karşıladı. AYİM kararında, “1602 sayılı kanunun 71’inci maddesi uyarınca yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına, avukatlık ücretinin de davacıdan alınarak davalı kuruma verilmesine oy birliğiyle karar verilmiştir” denildi.

BABA TEPKİLİ

Oğlunun şehit sayılmamasına tepki gösteren baba Özdemir, “Bizi her bayram gelip evden alıyorlar şehit ailesi diye. Ancak ben şehitlik haklarının hiçbirinden yararlanamıyorum. Ya haklarımızı versinler yada tamamen oğlumu şehit saymasınlar” dedi. 

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr