Çilem Karabulut, 2013’te evlendiği bir çocuğunun babası Hasan Karabulut’tan şiddet görmeye başladı. Boşanmak için mahkemeye başvurdu ancak eşinin ‘Aileni öldürürüm’ tehditleri nedeniyle vazgeçti. Hasan Karabulut, geçen Temmuz’da silahını yastığın altına koydu ve “3 kadınla birlikte fuhuş yapıp bana para getireceksiniz” diyerek eşini saçlarından sürükledi. Yatağın üzerine düşen kadın, tabancayı alıp eşini öldürdü.

Davanın dünkü duruşması Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Karabulut duruşmaya Tarsus’taki cezaevinden SEGBİS sistemi ile katıldı. Adana Cumhuriyet Savcısı Ahmet Çam’ın esas hakkındaki mütalaasında Karabulut’un gördüğü şiddet karşısında 9 kez koruma tedbiri kararı aldırmasına hiç değinmeden “ailesine sığınmadığı, kimliğini değiştirme, estetik ve benzeri koruma tedbirlerinden yararlanmadığı, kocasıyla aynı evde yaşamaya devam ettiği, bazı şikâyetlerini geri aldığı” gerekçeleriyle meşru müdafaa uygulanmamasını istemesi tartışma yarattı.

Çam, sanığın eşinden gördüğü şiddet eylemlerini “tokat atmak, yumrukla vurmak, eliyle iteklemek” olarak sıralanırken bunların “şefkatle bağdaşmayan, ancak nitelikli yaralama niteliği taşımadığına” vurgu yaptı. Savcı, Çilem Karabulut’un eşinin kendisine zorla fuhuş yaptırmaya çalıştığını iddiasını da çok tartışmalı bir nedenle yerinde bulmadı: Fuhuş suçundan sabıkası olmadığı için fuhuşa zorladığı iddiası kabul edilemez.