20 yıl öncesindeki yaşama göre şimdiki zamanda daha çok plastik kullanımı olduğuna dikkat çeken İstanbul Tıp Fakültesi Onkoloji Bölümü doktorlarından Dizdar, günümüzde daha betonlaşmış, daha kimyasal, genetiğiyle oynanmış besinlerin tüketiminin arttığını daha endüstriyel gıdalar ve daha elektromanyetik ortama maruz kaldığını belirtti. Fransızların yapmış olduğu bir deneyden bahseden Yavuz Dizdar, “Hayvanlara genetiği değiştirilmiş mısırı yemin içinde yedirdiler. 14 ay sonra hayvanların sağından solundan tümör çıkmaya başlamasıyla dokuların histolojik yapısı da değişmeye başladı. Bunun nedenini hala araştırılıyor ama gördük ki GDO’lu gıdalar tümör yapabiliyor.” dedi.

Tarım ilaçlarına da değinen Dizdar, bir dilim portakaldan zamanında 3 kişinin zehirlendiğini ve araştırılması sonucu portakal da 20 çeşit tarım ilacı çıktığını söyledi.

Marketten alınan hazır yoğurdun aradan 2 ay geçmesine rağmen bozulmadığı ve normalde keskin sınır vermemesi gereken kaymağın tabaka olarak bir bütün halde kalktığını ifade eden Onkoloji Uzmanı Dizdar, “Kanserojen besinlerden bir diğeri ise tavuktur. Tavukların 3-4 ayda gelebileceği boyuta 40 günde getiriliyor. Pilicin anlamı küçük kuş demek, ama günümüzde genç gösterişli büyük etli bir tavuk olarak algılatılıyor. Hayvanları genetikleri ile oynanarak hızlı büyümeleri sağlanarak sofralarımıza gelmesi sağlık ve kanserin yaygınlaşması açısından tehlike çanlarının ne denli büyük olduğunun göstergesidir.” dedi.

Soru cevap şeklinde son bulan etkinliğin ardından Canik Başarı Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Yunus Bekdemir Dr. Yavuz Dizdar’a katılımlarından dolayı ve paylaştığı önemli bilgiler için teşekkür ederek plaket takdim etti.


Kaynak: Cumhuriyet.com.tr