Mahir Yeğmen, İstanbul Erkek Lisesi’nin “efsane”müdürü. 1972- 1973 öğretim yılında müdür yardımcısı olarak çalışmaya başlayan, 1979- 1996 yılları arasında da müdürlüğünü yapan Yeğmen, “Bu okulu diğer okulların düzeyine getirmek için tuzak kurmak en büyük ihanettir. Bu okulun kendi statüsünde devam etmemesi halinde Türkiye kaybeder” dedi.

Türkiye’nin çok karışık bir döneminde müdür yardımcılığına atandığını hatırlatan Yeğmen, “O dönem Türkiye iki kutba ayrılmıştı. Onu okulun içine sokmamak için inanılmaz bir çaba harcadım. Bu okul, analitik düşünen insanların olduğu bir yerdir. Alman öğretmenlerin tümü eğitim ve öğretimde düşünmeyi, yargılamayı, sorgulamayı bilen bir gruptur. Bu okulda üniversite sıkıntısı hiçbir zaman olmadı. Üçüncü olmak onlar için başarısızlıktır” dedi. Her yıl okula giren 144 öğrencinin istekleri, nasıl bir programla mutlu olacakları üzerine düşünerek düzenlemeler yaptıklarını anlatan Yeğmen, şöyle devam etti: “İstanbul Erkek Lisesi, yarınların Türkiye’sinde aydınlık insanların olduğu bir okuldur. Analitik düşünce, sorgulama, bilimsel düşünce her zaman ön plandadır.

Kendi alanlarında en tepeye gelen insanlardır. Büyük bir aidiyet duygusu vardır. Bu okula giren öğrenci çok akıllıdır. Hem sağduyuları vardır hem ülke sevgileri vardır. Şimdi bu okulu kalkıp da diğer okulların düzeyine getirmek için tuzak kurmak en büyük ihanettir. Kabul etmek mümkün değildir. İstanbul Erkek Liseli’nin bir duruşu vardır. Bu çocuklara çok emek sarf edildi. Proje okullardan vazgeçilerek bu okulların kendi statüsünde devam etmesinde çok büyük fayda var, aksi halde Türkiye kaybeder.”

ÖĞRETMENLERE ÖZEL SEÇİM

Müdürlük yaptığı dönemde, Mezunlar Derneği ve Vakıf’la çalışmalar yapıldığını, Türkiye ve Almanya arasında anlaşmalar imzalandığını anlatan Yeğmen, “Öğretmenlerin okul müdürünün ve belli ekibin değerlendirmesiyle alınması gerekliydi. Meslekte 10 yılını geçirmiş, branşında başarılı öğretmenleri seçtik. İlkokulu bitirip yatılı gelmiş öğrencilerle Alman öğretmenler arasındaki iletişimi bu öğretmenlerle sağladık” dedi.

 

3 OKULDA BİRDEN GÖREV YAPAN SAKİN ÖNER: AKADEMİK BAŞARI DÜŞER

İstanbul Erkek ve Vefa liselerinde müdürlük, Pertevniyal Lisesi’nde Müdür Başyardımcılığı yapan, Türk Eğitim Vakıfları Dayanışma Konseyi Liseleri Eğitim Derneği (TEVDAK) Genel Sekreteri Sakin Öner, proje okul uygulamasının bu okulları nasıl etkileyeceği biçimindeki soruyu şöyle yanıtladı: “Proje okullar çalışması amaç olarak olumlu görünmesine rağmen hazırlanan yönetmelik amaçla ilgisi olmayan şekilde olumsuz şartlar içeriyor.

Gerek yönetici, gerekse öğretmen atamalarında somut kriterler getirilmediği için keyfi yönetici ve öğretmen seçimlerine müsait bir durumda. Bu okullar Türkiye’de 1.5 milyon öğrenci içinde ilk 10- 15 bin arasına giren öğrencilerin okuduğu ülkemizin seçkin okulları. Bu okullara rastgele seçilmiş yönetici ve öğretmen ataması bu okulların hem akademik başarısını hem de üniversite yerleştirme oranlarını düşürecektir. Ayrıca bunların arasında 100 yılın üzerinde tarihe sahip olan kurumsal kültürü ve gelenekleri oluşmuş liseler bulunmaktadır. Bir anda yönetici ve öğretmenlerinin değiştirilmesi bu kurumların kurumsal kültürlerini de büyük ölçüde erozyona uğratacaktır. Bu nedenle yapılması gereken öncelikle proje okullar yönetmeliğinin yeniden gözden geçirilerek amacına uygun haline getirilmesidir. Kurumsal hafıza yok olur.

Öğretmenlerin bu okulların özelliklerine uygun şekilde nitelikli olmasına özen gösterilmelidir. 2 yıldır başyardımcılığı yapmış olmak bu okullara müdür olmak için yeterli değildir. 4 yıllık öğretmenlik kıdemi olanların da bu okullara öğretmen atanması son derece yanlıştır. Akademik başarılarının ve mesleki performanslarının Ölçülmesi gerekir.”

PROJE OKULU NEDİR?

2014 yılında başlayan proje okul uygulamasında proje okul seçilen liselerin yönetici ve öğretmen atama yetkileri Milli Eğitim Bakanlığı’nda toplandı. Aralarında İstanbul’daki çok sayıda köklü lisenin de olduğu proje okullarda görev yapan ve görev süresi 8 yılı aşan çok sayıda öğretmen 15 Temmuz darbe girişiminin ardından çıkarılan KHK ile norm fazlası ilan edildi. Bakanlık norm fazlası ilan edilen öğretmenlerin öğretmen açığı bulunan okullara tayin edileceğini açıkladı. Bunun ardından bu okullarda veli, öğrenci ve mezunların protesto gösterileri başladı.

 

ESKİ PERTEVNİYAL LİSESİ MÜDÜRÜ SEYHAN CENGİZ: ŞİMDİDEN BİR AY KAYBEDİLDİ

Pertevniyal Lisesi eski müdürü, Lisenin Vakıf Başkanı Seyhan Cengiz, “Eğitim yılı başlayalı 1 ay geçti. Gönderilen öğretmenler ders yapmakta motive olamaz. Ataması yapılıp bu okullara gelecek öğretmen de eski okulunda yapamaz. Türkiye’nin kaybettiği 1 aydan fazla eğitim süreci var” dedi. Proje okul uygulamasıyla düşünülenin doğru olduğunu ancak uygulamada sorunlar bulunduğunu, okullarda kargaşa yaşandığını belirten Cengiz, şöyle devam etti: “Proje okul olduk diye sevindik mutlu olduk. Öğrencilerimiz için daha iyi olacak diye düşünmüştük. Bu okullarda öğrenciler proje, deney, gözlem yapacaklar. Ürettikleri bu projeleri uluslararası eğitim fuarlarında görücüye çıkaracaklardı. Eğitimde bir üst seviyeye gelenicekti. Ama öğretmenlerin nasıl atanacağı hiçbirimizin en küçük bir bilgisi yoktu. Proje okul olduk diye sevindik, mutlu olduk. Bunlar değerlendirilecek, artı bir puanla üniversiteye girecekler diye düşündüm ama böyle bir şey de yok. Atamalar eğitim yılı başladıktan sonra olmamalıydı. Giden öğretmenlerin kalitesini biliyoruz, gelenleri bilmiyoruz. Gelen de çok iyi olabilir.”

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr