Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı düzenledi. Hakkanda yakalama kararı bulunan HDP milletvekili Nihat Akdoğan'ın Hakkari girişinde yakalandığını söyleyen Kurtulmuş, bazı belediye başkanları hakkında yurtdışına çıkış yasağı getirildiği iddialarına ilişkin olarak, aralarında AKP'li belediye başkanlarının da bulunduğu 186 belediye başkanın yurtdışına çıkmak için başvuruda bulunduğunu, bunlardan 170'inin yurtdışına çıkışına izin verilmediğini kaydetti. Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi tarafından bugün yayınlanan bildiriye de cevap veren Kurtulmuş'un açıklamalarının satır başları şöyle:

Belediyeler yasasını görüştük. Büyükşehir ilçe dağılımındaki adalet. Eleştiriler çerçevesinde farklı konular, teklifler çerçevesinde paylaşıldı. Belediyelerin kaynaklarının artırılması ve etkin bir şekilde kullanılması için yapılacak düzenlemeler gözden geçirildi. Bir başka önemli konu Türkiye’nin sınırları dışındaki gelişmeler. Suriye ve Irak’taki gelişmelerle yakından ilgiliyiz. Bir taraftan oradaki terör örgütlerinin varlığı, diğer taraftan yanlış adımlar sonucu oluşacak göç dalgasının tesirleri açısından Türkiye yakından takip ediyor.

İlgili taraflarla müzakereleri sürdürüyoruz. Fırat Kalkanı operasyonu önemli bir operasyondur. ÖSO’nun sürdürdüğü, Türkiye’nin lojistik destek verdiği operasyonun 75’inci gününe gelindi. 173 köy DEAŞ’tan temizlendi, 1,5 milyon kilometrekare alan terör örgütünden arındırılmıştır. El Bab’a 12 kilometre yaklaşıldı. TSK’nın 10 şerefli mensubu şehit düştü. Allah’tan rahmet diliyorum.

Ayrıca Münbiç konusundaki kararlılığımız da devam ediyor. Dün itibariyle ziyarete gelen ABD Genelkurmay Başkanı’na tekrar ifade edilmiştir. Türkiye hem Münbiç hazırlığını tamamladı, Münbiç’in şu ya da bu şekilde PYD’den temizlenmesinin Türkiye’nin önceliği olduğu iletildi.

6 Kasım’da Rakka operasyonu başladı. Biz Rakka’da, Halep’te, Musul’da şehirler halklara aittir. Demografik yapıyı değiştirmek hiçbir şekilde barışa katkı vermeyecektir. Benzer şekilde Telafer ya da Sincar’ı Haşdi Şabi unsurları tarafından işgal edilmesinin de bölge barışına hiçbir katkısı olmayacağını ifade etmek istiyoruz.

Değerli arkadaşlarım, Türkiye 4 Kasım Cuma günü bir kez daha terörün kahpe yüzünü görmüş oldu. O olayda hayatını kaybeden bütün kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Olaydan sonra ortaya konmaya çalışılan tezgahın da önemli olduğunu ifade etmek isterim. Uluslararası bir haber ajansı başka bir terör örgütü tarafından yapıldığını uluslararası camiaya yaydı. Terör örgütüyle irtibatlı bazı siyasetçiler de başka bir terör örgütünü göstererek olayı PKK üzerinden başka yerlere çekmeye çalıştı.

Diyarbakır Valiliği Kemal kod adlı bir terörist üzerinden bilgiler teyit edildi. Diyarbakır Valiliği’nin açıklamasının ardından da bu operasyonun TAK tarafından yapıldığı açığa çıktı. Daha olayın dumanları tüterken uluslararası bir haber ajansının PKK’nın yükünü hafifletme çabası anlaşılır değildir.

Aynı şeyi Hurşit Külter olayında da yaşadık. Birtakım siyasiler kampanyalar yaptı, bazı siteler üzerinden destek verildi. Bir süre sonra adam Musul’da ortaya çıktı. Türkiye aynı zamanda maalesef uluslararası bir algı operasyonuyla da mücadele ediyor. İki somut olay vasıtasıyla bu durum açıkça ortadadır.

"NT AKDOĞAN HAKKARİ'DE YAKALANDI"

Gece 12:30 sırasında başlatılan HDP’lilere operasyonlarla gözaltına alınması süreci. 15 milletvekili hakkında yargıdan yakalama kararı var. 12 kişi ilk anda yakalanmıştır. 9’u hakkında mahkemeler daha sonra tutuklama kararı vermiş, 3 milletvekili denetimli serbestlikle serbest kalmıştır. 3 milletvekili firari durumda, 2’si yurt dışındadır. Nihat Akdoğan Hakkâri girişinde yakalandı. İki kişi firari durumda.

HDP’li milletvekilleri parlamento çalışmalarına katılır mı, katılmaz mı. Kendilerinin bileceği iştir. Sizler halkın oyuyla seçildiniz. TBMM’ye geldiniz. Milletin iradesiyle parlamentoya gelenlerin milletin iradesine saygı göstermesi lazım. Kendilerine oy veren vatandaşların kendilerinden talebidir. Dileriz ki bu talepleri göz önünde bulundururlar.

Hukuki sürecin HDP’nin tüzel kişiliğine karşı yapılmış bir işlemmiş gibi sunulmasını doğru bulmuyoruz. Biz partilerin kapatılmasını doğru bulmayız. Her bir kişiyle ilgili dosya ayrı devam edecektir.

"170 BELEDİYE BAŞKANININ YURTDIŞINA ÇIKIŞINA İZİN VERİLMEDİ"

186 belediye başkanı. Bunların içinde AK Parti, CHP, MHP ve HDP’li. 112’si AK Parti’li belediye başkanı yurt dışına çıkış istemiş, bunlardan 170'inin başvurusu kabul edilmemiş. Bütün belediye başkanlarıyla ilgili yurt dışı seyahatlerinin gözden geçirildiği bir durum söz konusu. Ortamın hassasiyetinden istifade ederek olmayan konuları varmış gibi göstermenin anlamı yok."

"CHP BİLDİRİSİNE YANIT"

Kurtulmuş, bir gazetcinin CHP'nin yayınladığı bildiriye ilişkin sorduğu soruyu "CHP bildirisinde, “FETÖ, PKK ve IŞİD’e yardım eden saray ve AKP yöneticileri” yer alıyor. Bu bildiride ne söylenmiş olursa olsun Yenikapı ruhu CHP seçmenlerinin gönlünde de zihninde de devam ediyor. Milletimiz, FETÖ’yü de PKK’yı da millet düşmanı olarak görüyor. Yenikapı ruhu CHP seçmenlerinin gönlünde de zihninde de devam ediyor. Milletimiz, FETÖ’yü de PKK’yı da millet düşmanı olarak görüyor. Yenikapı ruhu devam ediyor, keşke söylemesiydiler. Sayın Kılıçdaroğlu bilsin ki FETÖ'cü darbe başarılı olsaydı bu metni yazacak vakit bulamayacaktı. Keşke böyle bir bildiri kaleme almasaydılar" diye cevapladı.

 

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr