MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, geçen hafta anjiyo olan ve evinde istirahat eden Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin yerine MHP grup toplantısında partililere hitap etti. Vural'ın konuşmasından satır başları:

- Terör örgütüne karşı yürütülen mücadele muhakkak başarıya ulaşacaktır. Buna inancımız tamdır ancak yeter ki devletimizi yönetenler yine gaflete kapılmasın.

- Vatandaşımızın akrebin elini soktuğunu biliyor da, bu akrebi kim soktu, kim korudu? Analar ağlamasın diyerek İmralı'daki akreple görüşmeleri başlatan kimdi? PKK'yı aklayanlar kimin yandaş yazarıydı? PKK'nın şehirlere dolmasına göz yumarken bu akrebin milleti sokacağı bilinmiyor muydu? Bugüne kadar PKK'yla görüşerek, terörü cesaretlendiren kim?

- Bunca meşakatin bir müsebbibi olmalıdır. Hükümet tarafında utanma, arlanma görebiliyor musunuz? Her rezaleti kandırılmış olduklarına bağlayan sorumluluk sahibi bir ahlak adamı görüyor musunuz?

- Her şey zamanla ortaya çıkıyor. PKK ile görüşmeyiz diyerek bunu haysiyet durumu yapanlar sonra görüştüklerini itiraf etmek zorunda kaldılar. Maalesef Türkiye bu süreçte vahim hatalar yapmış, bu hatalar bir bir ortaya çıkmıştır. İmralı tutanaklarının bir kısmı çıktı, şimdi de İmralı tutanaklarının tamamı Avrupa basınında yayınlanmış durumdadır. Bazı gazeteler bu tutanaklardan akla durgunluk veren pasajlar yayınlamışlardır. Bu tutanaklara göre, Erdoğan Başbakanken HDP'li bir siyasetçiye diyor ki, bana ne yapacağımı söylüyorsun, söyleyeyim her şeyi yapacağım. Bir zamanı var ve bu konuda Apo'yla anlaştım.

- İddia bu. Bizim terörist başı dediğimiz, İmralı canisi dediğimiz onlarınsa Apo diyerek seslendiği bebek katiliyle ne konuşulmuştur? Hangi konularda anlaşmışsınızdır? Eğer bunlar doğru değilse çıkın konuşun, yayını durdurmak için girişimde bulunun. AKP, İmralı canisine örgütünü yönetmek konusunda icazet vermiş, göz yummuştur. Tutanaklardan bu anlaşılmaktadır.

- Hükümet güvenlik güçlerimizin elini ayağına pranga vurmuştur. Güvenlik güçleri PKK'ya karşı operasyon yapmak istemiş ama hükümet buna direnç göstermiştir.

- Terörle mücadele anlık değildir. Alan hakimiyeti sağlanana kadar buralarda terör unsurlarının yer almamasına yönelik tedbirler almalıdır. Önleyici bir terörle mücadelenin sürdürülmesi gerekmektedir. Bu çerçevede bölge halkının tüm ihtiyaçlarını karşılayacak tedbirler güvenlik şemsiyesi altında alınmalıdır.

- Hendekleri kapatarak PKK'yle mücadele ettiklerini söyleyenlerin pazarlık yaptıkları ortaya çıkmıştır. Bu ülke bir başbakan yardımcısının terörist başını şahit gösterdiğini de görmüş oldu.

- AKP Genel Başkan Yardımcısı, bir PKK marşı ile ayağa kalkmıştı, teröristlere saygı duruşunda bulunmuştur. İktidarı da, anamuhalet partisi de saygı duruşunda bulunmaktadır. Aralarında adeta bir bayrak yarışı vardır. İkisinde de milli kimlik hassasiyeti yok. Bütün bunları göze aldığımızda bütün bunlar hangi üst aklın eseridir diye sormak gerekmez mi? Terörle mücadele parantez içine alınamaz.

- Herkes yaptığından veya yapmadığından sorumludur. Terörle mücadele devam etmelidir. Kanlı terör örgütünü görmeyenler onla müzakere sürecini başlattı. Bu sürecin tekrar önümüze konmasına izin vermemek gerek. Alın bunu çöp kutusuna atın.

- Sayın Cumhurbaşkanı'nın Leyla Zana ile görüşmesini çözüm sürecini tekrar ısıtma süreci olarak görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı "Türk Milleti" diyemeyen biriyle ne görüşebilir? Gelin bundan vazgeçin. Terör örgütü uzantılarıyla görüşmeyin. PKK bölücü, aşağılık bir terör örgütüdür.

- Terör sadece bir araçtır, siyasi arayışların hedefinde devletin bütünlüğü vardır.

- Barış gibi ilkeleri terörü temiz gibi göstermek isteyenler insalık değerlerini katlediyorlar. Sözde akademisyenlere koyduğunuz tepkilere karşı verilen diğer tepki bildirilerine de desteğinizi açıklamalısınız. Bizler bu bildirinin altına imzamızı atıyoruz, sizler ne yapacaksınız? Terör sadece bir araçtır. Hedefte Türkiye'nin birliği ve bütünlüğü vardır.

- Milletimizi bugünlerde naçar bırakan bu amansız saldırılara karşı koyacak en büyük güç MHP'dir. Biz de başka başkentlerden değil, Ankara'dan yalnız TBMM'den direktif aldık ve yine aynı şekilde yolumuza devam ediyoruz.

- ABD Başkan Yardımcısı Biden'ın görüşme talebini toplantıya katılanlar, toplantının içeriği nedeniyle reddettik. Böyle bir toplantıyı MHP'nin duruşuna uygun olmadığını dile getirdik.

- ABD'nin PYD'ye silah yardımı yapması müttefikliğe uygun mudur? Türkiye'nin birkaç yüz kilometre ötesinde ne işi var diyenler, ABD'nin onbinlerce kilometre ötede ne işi olduğunu sormak isterdim Biden'a. Türkiye'de Kürdistan diye bir yer yoktur, olmayacaktır.

- Böyle bir yuvarlak masadan Türkiye'nin hayrına ne çıkabilir? Çözüm sürecinin devamı için çöpçatanlığa soyunmuştur. Biden'ın arabulucuğuyla derin dondurucudan çıkarıldı. 

- Türkiye'nin meselesinin yabancı devlet adamı çevresinde görüşülmesi doğru değildir.

- Sayın Biden ile bire bir görüşebilsek PYD'ye neden destek verdiklerini soracaktım.

- Sayın Biden'a şunu söylerdim; Türkiye'de Kürdistan diye bir yer yoktur olmayacaktır.

- Biden'ın olduğu masada özerklik ve başkanlık için eskiz çalışması yapılmıştır.

- Yabancı bir devlet adamı PKK'nin taleplerini anlatıyor kimse bunlar terörist demiyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr