Anayasa Mahkemesi, cezaevlerinde bulunan 300’ü ağır toplam 757 hasta mahpusla ilgili emsal teşkil edecek bir karara imza attı. Cezaevinde 74 yaşındayken “kan kusarak” akciğer kanserinden ölen Avni Karabulut’un yakınlarının başvurusunu değerlendiren Yüksek Mahkeme, Karabulut’un “insan haysiyetiyle bağdaşmayan muameleye maruz kaldığı” sonucuna vardı. Karabulut’un oğluna 25 bin TL manevi tazminat verilmesine hükmeden mahkeme, bürokratik işlemler nedeniyle Adli Tıp’tan rapor alma sürecinin uzaması, tedavinin hastanede yatarak yapılmamasını eleştirdi.

Karabulut’un oğlu Murat Karabulut başvurusunda babasının tahliye edilmediği, daha iyi tedavi koşulları sağlanmadığını, aile fertlerinin yanında olamadığını belirterek, “Babam bu cezaevi koşullarında kan kusarak ve acı çekerek hayatını kaybetmiştir” dedi.

Cenazeye işkence haysiyetle bağdaşmaz

Anayasa Mahkemesi, son dönemdeki çatışmalarda öldürülen terör örgütü PKK üyelerinin cesetlerinin yerde sürüklenmesi veya çırılçıplak soyularak teşhir edilmesini, “insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele” olarak gördü. Yüksek Mahkeme, işkence ve kötü muamele yasağının “usul yönünden ihlal edildiği”ne karar vererek, soruşturma dosyasının yeniden açılmasını istedi.

Ekim ayında Şırnak’ta bir çatışmada öldürülen Hacı Lokman Birlik’in cesedi, özel harekât polisleri tarafından Akrep aracının arkasında bağlanarak yerde sürüklenmişti. İçişleri Bakanlığı olaya ilişkin idari soruşturma başlatırken, iki polis açığa alınmıştı. Yine ağustos ayında Muş’un Varto ilçesinde öldürülen PKK’li Ekin Van kod adlı Kevser Eltürk’ün cesedi de çırılçıplak soyularak sokak ortasında teşhir edilmişti. Benzer görüntüler Cizre’deki çatışmalar sırasında yaşanmıştı.


Kaynak: Cumhuriyet.com.tr