Yüzde 40 tüketici kredi büyümelerinin Türkiye ekonomisinin fazla ısındığına dair endişelere sebep olduğu günler çok eskide kaldı.

Kredi kartı taksitlerinin sınırlandırılması ve genel karşılık oranlarının artırılması gibi borçlanmayı azaltma amaçlı önlemlerin yanı sıra yüksek faizler ve kötüleşen tüketici güveni bireysel kredilerin büyüme hızının 2009’dan bu yana en düşük seviyeye gelmesine sebep oldu. En son kredi büyümesi bu hıza ulaştığında, yani 2009 yılında, ekonomi yaklaşık yüzde 5 daralmıştı.

BDDK tüketici borçlarını kısma amacıyla 2014 başında kredi kartlarına ve tüketici kredilerine taksit sınırlaması getirmişti. Beyaz eşya, mobilya, giyim, ayakkabıda taksit imkânı 6 ila 9 aydı. Elektronikte, cep telefonunda taksit kalkmıştı. Tüketici kredilerinde vade de 36 ay ile sınırlanmıştı.

Tüketerek büyüme

Ekim 2015’te taksit sınırı gevşetilerek mobilya, beyaz eşya ve eğitim harcamalarında taksit sayısı 9 aydan 12 aya çıkarıldı. Eğitim için alınan ve 36 ay olan tüketici kredilerinde ise vade sınırı kalktı. Yılbaşında ise tüketimi canlandırmak için adım atan ekonomi yönetimi, bankaların tüketici kredilerinde yüzde 200 ayırdığı karşılıkları yüzde 75’e çekerek kredilerin önünü açtı.

2004-2005’teki yüksek büyüme oranları genişleyen kredi talebine paralel iç talebe dayanarak gerçekleştirildi. Türkiye 2004’te yüzde 9.4 büyürken, yerleşik hanehalklarının tüketimi yüzde 11 arttı. 2005’teki 8.4’lük büyüme, yüzde 7.9’luk tüketim artışıyla karşılandı. Geçen yıl ise hanehalklarının tüketimi yüzde 1.3 artarken, Türkiye sadece yüzde 2.9 büyüyebildi. Büyüme dört çeyrektir yüzde 3’ün altında seyrediyor. Geçen yılın üçüncü çeyreğinde ise büyüme yüzde 4’te kaldı. Ekonomistler büyümenin 2015 için yüzde 3-3.5 civarında olmasını bekliyor. AB, Türkiye’nin 2015 için büyüme tahminini yüzde 3.4’ten yüzde 3.1’e düşürdüğünü açıkladı.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr