Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın geçen günlerde kömüre teşvike yönlendiren açıklamalarının ardından Sürdürülebilir Kalkınma ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (IDDRI) ve İklim Stratejileri (Climate Strategies) adlı uluslararası düşünce kuruluşları “Kömürü Terk Ediş Süreci” raporunu yayımladı. Kömürün terk edildiği coğrafyalarda yapılan araştırmalara yer verilen raporda bu geçişin işgücü ve yerel topluluklar açısından nasıl sonuçlar doğurduğunu ve adil bir geçişin mümkün olup olmadığını inceliyor. Rapora göre kömürün terk edilmesi kaçınılmaz. Doğru hazırlıklar yapıldığı takdirde, adil bir dönüşüm mümkün. Ancak, adil bir dönüşüm için de vakit giderek daralıyor. Hollanda, İngiltere, Çek Cumhuriyeti, Polonya, İspanya ve Amerika Birleşik Devletleri’nde incelenen örneklere yer verilen raporda yaşanan kömürü terk etme süreçlerinden çıkarılan temel derslerin altını çiziyor.

‘Dönüşüm mümkün’

Raporda enerjide dönüşümün küresel kömür talebinde ciddi azalmaya neden olacağı anlatılarak özetle şu bilgilere yer veriliyor: “İyi yönetilen bir dönüşüm 25 yıla kadar sürebilir. 2020 yılından sonra kömürün dönüşümünün hızlanacağı göz önüne alındığında ülkeler şimdiden hazırlık yapmalı. Adil bir dönüşüm mümkün. Hollanda’daki vakalarda görüldüğü gibi, 75 bin insana yeniden istihdam 10 yıl içerisinde sağlanabiliyor. Plansız dönüşüm ise, büyük sorunlara neden olabilir. Yüksek işsizlik oranları ile karşılaşılabilir, şirketlerin batma ihtimalleri artabilir, uzun dönemde bölgesel ekonomik sorunlara yol açabilir. Rekabet gücü olmayan bu sektörlere genellikle kamu destekleri çok yüksek. Örneğin İspanya’da 1992 ile 2014 yılları arasında, 22 milyar Euro teşvik verilmiş. Oysa bu miktar, dönüşüme harcanırsa daha önemli faydalar getirebilir. İspanya’da genellikle bir bölgesel ekonomik dönüşüm 1 ile 5 milyar Euro arasına mal oluyor. Dönüşümü kim ödeyecek? İncelenen 6 çalışmada da, ortaya çıkan maliyetleri şirketler değil hükümetler karşılamış durumda.”

‘Vakit daraldı’

Rapora ilişkin Climate Strategies Direktörü Andrzej Blachowicz “Maden işçileri ve toplulukları açısından adil bir geçiş süreci, ekonomi size karşı dönmeden önce harekete geçmek anlamına geliyor” dedi. IDDRI Uzman Araştırmacı Oliver Sartor’ ise “Şoku hafifletmek ve değişimi yönetmek için, koşullar hâlâ olumluyken, önümüzde ne kadar çok vakit olursa, sonuçlar herkes için o kadar iyi olacaktır. Ancak iklim politikaları hedeflerimiz açısından, fazla vakit kalmadı. Bu da adil bir geçiş sürecinin acilen ele alınması gereken bir konu olduğu anlamına geliyor” ifadelerini kullandı. Hükümetler yatırım yapmalı Raporda adil bir geçiş süreci için “Hükümetlerin ve paydaşların ‘adil geçişi’ sadece bir finansal tazminat konusu olarak görmekten imtina etmeleri, ve gelecek nesiller için ekonomik yenilenme ve öğretim fırsatlarına yatırım yapmaları gerekiyor” önerisine yer veriliyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr