CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satırbaşları şöyle:

Hepiniz bu büyük buluşmaya hoş geldiniz.
Sizden dsadece ama sadecebir isteğim var.
Bu bir siyasal partinin toplantısının ötesinde Türkiye buluşmasıdır.
Türkiye'nin içine girdiği çıkmazdan el ele nasıl çıkarabiliriz bunun toplantısı olacaktır.

Vatandaş ne ister? Adalet, iş, ahlak, iyi bir eğitim ister, işsizlik yoksulluk olmasın ister.
iktidar vermeyorsa bunu vatandaşa anlatması gerekir. Vatnadaş vergilerin nerede kullanıldığının hesabını ister.
Vatandaşa hesap veren iktidar saygındır. hesap vermek onurlu bir görevdir.
hiç kimsenin etnik kimliği, inancı, yaşam tarzı dolayısıyla ötekileştirilmesini istemez.
Madem ki hep birlikte yaşayacağız uygarca yaşayacağız. Vatandaş bunu da istiyor.

Konuşmamı iki ana eksende yapacağım.
Türkiye 14 yılda ne hale geldi? İkinci bölüm bu tablodan nasıl çıkarız?

13 yıldır demokrasimiz kan kaybediyor. Eğer Anayasa'ya göre seçilen bir kişi tanımıyorum diyorsa artık hepimiza şunu bilmeliyiz. Sivil bir darbenin ön hazırlıkları yapılıyor. Eğer bu gerçeği hafızalareımıza kazırsak Türkiye'nin hangi istikamete yol aldığını görürüz.

Eğer bir toplumda yolsuzluk yapmak, devlet malını çalmak günah bile sayılmıyorsa geldiğimiz sürecin daha iyi değerlendirilmesi gerekir.

Bu kadar haksızlık var, vatandaş neden itiraz etmiyor. Vatandaş akşam evine nasıl gideceğinin hesabını yapıyor. Vatandaş borç batağında. Öyle bir noktaya geldikki. TV'den haberleri izlemiyorlar artık.

"KORKU DAĞLARI EGEMEN"

2002'de Başbakanlık'ın önünde yazarkasa atıldı, o döneme nazarn çok büyük bir işsizlik oranı var. Her 4 üniversiteliden 1'i işsiz. Bu bizim sosyal yaramız, 6 milyondan fazla işsizimiz var. 2015 karşılıksız çek tutarı 27 milyar 300 milyon lira, ticaretin içinde bulunduğu açmazı düşünün. 2002'de protesto edilen çek tutarı 800 bin iken 2015'te 10 milyon liraya yükseldi. Esnafın ensesinde boza pişiriyorlar kimse korkudan sesini çıkaramıyor, hadi onlar korkuyor da esnaf odaları başkanları neden ses çıkarmıyor? Korku dağları egemen ama korkunun ecele faydası yok eğer öleceksek yiğitçe öleceğiz.

2002'de icra dairelerinde ki dosya sayısı 8 milyon iken 2015'te 23 ilyon 800 bine yükseldi, her iki kişiden birinin dosyası var.

"TÜRKİYE SAMAN İTHAL EDER OLDU"

Çiftçilerin 2002'de bankalara borcu: 5 milyar 200 milyon lira iken 2015'te 61 milyara yükseldi. 2 Trakya büyüklüğünde alan ekilip biçilmiyor, yeni politikalar yüzünden Türkiye saman ithal etmek zorunda kaldı. Bunların olduğu bir Türkiye'de ise ahlaki yozlaşma olur. Şimdi devleti soyanların hırsızlık yapanların devletin en tepelerine çıktığını biliyoruz, Türkiye'yi ilkel çağa çekiyorlar.

Uyuşturucu bağımlılığı 10 yaşına kadar düştü ama hala kalkmış diyor çocuklara bira veriliyor diye, birayı bırak artık okul bahçelerinde bonzai satılıyor! Gelecek kuşakları vaad ediyorsunuz ama önlem almıyorsunuz fakat bizim belediyelerimiz bu konuda çok büyük önlem aldı.

"İKTİDAR TERÖRE YARDIM VE YATAKLIK YAPMIŞTIR"

26 milyon kutu antidepresan satışı yapıldı, her 2 vatandaştan 1'i antidepresan kullanıyor. Sıfır terör diyip yola çıktılar her gün 1 şehit haberi alıyoruz. İktidar teröre yardım ve yataklık yapmıştır! İzlenilen yanlış politikalar yüzünden sadece komşularımızla değil tüm dünyayla aramız bozuldu. Cumhuriyet tarihinden beri ilk defa 5 ülkede büyükelçiliğimiz yok. Eğer bir ülkenin cumhurbaşkanı kalkıp bir ülkenin cumhurbaşkanı hakkında açıklama yapıyor, 10 dakika sonra o ülkenin basın sözcüsü kalkıp o açıklamaları yalanlıyor ve bu benim ağırıma gidiyor.

KAYYUM KARARI

Verdiğim rakamlar bana ait değil, bunlar tamamen devlet kurumlarının rakamlarıdır. Basın özgürlüğü endeksi'nde 2002'de 99. sıradayken bugün 149. sıradayız ve biz basın özgürlüğü konusunda sınıfta kaldık. 7 milyon gazeteci işsiz, dün bir gazeteye daha kayyum atandı. O kararı veren hakim, hakim değil o siyasi organın elemanıdır.

Diktatör bozuntu diyordu ki 'kadınla erkeği bir tutamazsınız'. 162 arasında 97. sıradaydık bugün ise Tanzanya, Uganda ve Zambiya bizim önümüzde. Yolsuzluk endeksinde 2003'te 53. sıradayken 2015'te 66. sıraya düştük. Hukukun üstünlüğü endeksinde 21 sıra gerileyip Tanzanya ve Zambiya'nın gerisine düşmüşüz. Bütün bunların sebebi olan tek bir sorun var. Türkiye, cumhuriyet tarihinin en derin krizini yaşıyor.

ERDOĞAN'A "BİRA" YANITI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dünkü Yeşilay törenindeki konuşmasında "Atatürk Orman Çiftliği’nde ellerine bira şişeleri tutuşturulmuş çocuk fotoğrafları görürsünüz.” demişti. Bu sözler Atatürk'ün de olduğu fotoğrafı akıllara getirirken, Kılıçdaroğlu, Erdoğan'a çok sert "Bira" yanıtı verdi.

"14 yıllık sürede fuhuştaki artış yüzde 790, cinsel taciz yüzde 449, çocukların cinsel istismarı yüzde 434 uyuşturucu bağımlılığı yüzde 678. Uyuşturucu yaşı 10'a düştü" diye konuşan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti; "'Çocuklara bira veriliyor' diyor. Biradan vazgeçtik okul bahçelerinde bonzai satılıyor senin iktidarında. Uyuşturucu bağımlılığı yaşı düşüyor. Araştırma yapalım dedik. İktidar partisinin oylarıyla reddedildi önergemiz. Bonzainin peynir ekmek gibi satıldığı ülkede siz neyden bahsediyorsunuz."

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr