Türkiye’nin mega kenti İstanbul’da devam eden milyar dolarlık dev projeler hayata geçtiğinde kentin nüfusu en az ikiye katlanacak. Belli bir plan çerçevesinde yapılmayan sadece ranta dayalı projeler kentin ulaşımı, havası, yeşil alanlarına adeta bir darbe olacak. Yurttaşın cebinden çıkan milyarlarca dolarlık vergilerle hayata geçirilecek projelerin çoğu da hükümete yakın firmalara verilerek çevre planları ve sağlıklı kent yaşamı adeta hiçe sayıldı.

Milyarlık projeler

İnşaatı devam eden İstanbul 3. havalimanı, yapım maliyeti açısından 25.6 milyar Avro ile dünyanın en pahalı havalimanı olacak. Maliyetinin büyük kısmı devlet kasasından verilen 3. Köprü’nün yatırım maliyeti ise 4.5 milyar lirayı aşıyor. Tarihi Yarımada trafiğini içinden çıkılmaz hale getirecek olan Avrasya Tüneli İstanbul Boğazı Karayolu Tüp Geçişi Projesi 1.3 milyar dolar yatırım bedeliyle hayata geçirilecek. İstanbul’a adeta neşter olacak olan ve çılgın proje olarak tanıtılan Kanal istanbul projesi için de en az 20 milyar dolar yatırım yapılacak.

Altyapı ve belli bir plan çerçevesinde yapılmayan bu projelerden yatırımcılar da şikâyet etmeye başladı. 3. Havalimanı’nın yatırımcılarından Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, buraya gelecek yolcu ve araç sayısının belli olduğunu belirterek, “Ancak bunu taşıyacak karayolu, demiryolu, metro 2 yıl önce söylememize rağmen ihalelerini bile yapmaya muvaffak olamadık. Bunları yapmazsak limanlarımız, havalimanlarımızın hepsi açıldığında İstanbul’un başına bela olacak yatırımlar haline gelecek” açıklamasını yapmıştı.

Anayasada yok

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Gökçe, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş’ın ‘İstanbul’un Anayasası’ diye tanımladığı ve 2009’da yürürlüğe giren 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda 3. Köprü, 3. Havalimanı, Kanal istanbul, Tüp Geçit gibi projelerin bulunmadığını belirterek, “Bu plan hazırlanırken 400-500 bilim insanının görüşü alındı. Hiç kimse bu saydığım projelere onay vermemiş.

Ama bizde günübirlik proje yapılıyor. Gece yatıyoruz sabah kalkıyoruz bakıyoruz ki, buraya köprü, şuraya havalimanı yapalım kararı alınmış” dedi. 1/100 bin ölçekli planda 3. Havalimanı’nın yerinin Silivri olduğunu ancak daha sonra birilerine rant sağlanacak diye yerinin değiştirildiğini vurgulayan Gökçe’nin konuşmasının satır başları şöyle: l Biniyor birileri uçağa yukarıdan karar veriyor, buraya havalimanı buraya köprü, buraya tüp geçit yapılsın diyor. Plana dayalı bir anlayış değil, projeci anlayışla bu işler oluyor. Kervan yolda düzülür mantığı var.

İşlevsel olmaz

-3. havalimanı yapılırken zemin şartları, hava uçuşlarına uygun olup olmadığı, İstanbul’da gelecekte getireceği zararlar, yok olacak ormanların ortaya çıkaracağı sorunlar incelenmedi

-Bir yere havalimanı yapıyorsanız kent yaşamı çerçevesinde o bölgenin ticari ilişkilerini birlikte düşünmek zorundasınız. Bugün havalimanı bitse bile oranın işlevsel hale gelmesi uzun vadede mümkün değildir. Nasıl olduysa Nihat Özdemir de doğru bir laf etmiş. Hiçbir altyapısı yok projenin.

-Kanal istanbul gündemde, hangi bilim insanı Kanal projesi yapılmalıdır çerçevesinde görüş bildirdi? Yok. Sadece iktidar çevreleri ve Cumhurbaşkanı buna karar veriyor. Ulaşım ve diğer altyapı sorunlarının kentle entegrasyonu çerçevesinde bütünlüklü bir planlama yok. Parçacı bir anlayışla hareket ettiğimiz için projeler bittiğinde çok ciddi problemlerle karşılaşacağız. Haydarpaşa ile Yenikapı’yı birleştiren tüp geçiş de öyle. Günde 70 bin aracı Haydarpaşa’dan alıp oraya verirseniz ulaşım mevcut durumdan çok daha problemli olacak.

-Bu projeler rant ve prestij projeleri olarak gündeme geliyor. Bittikten sonra da onların yaratmış olduğu sorunların çözümüyle uğraşıyoruz.

 Sorunlar artacak

İstanbul’da sorunları daha da artıracak. Master planlardan uzak yapılan konut projeleri ve kentsel dönüşüm çalışmaları İstanbul’da ciddi bir ısı adası oluşturdu. Projeler neticesinde katledilen yeşil alanlar ve ormanlar nedeniyle hava kirliliği yükseldi. Kent her an yaşanacak sel ve su baskınları tehlikesi altında.

Sosyal ve toplumsal sorunlar bir afet niteliğine ulaştı. Kanal projesi nerede yapılırsa yapılsın İstanbul’u ve Trakya bölgesini büyük sorunlarla karşı karşıya bırakacak. Bu proje İstanbul’a göçü daha da artıracak, bölgenin nüfusu 40-45 milyona ulaşacak. Su ihtiyacının karşılanması gelecekte çok daha büyük sorunlar yaratacak. İnanılmaz ölçekte kazı, dolgu, dinamit patlatılması ve iş makinelerinin kullanımı ciddi ölçekte gürültü ve egzoz gazı yayılmasına neden olacak.

Önemli bir tarım ve mera alanı yok olacak. Bölgenin doğal hayatı ve sularda yaşayan canlı varlıkların etkilenmesi eko-sisteme önemli ölçüde zarar verecek. Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi 2. Başkanı Tuba İnal Çekiç, 3. Havalimanı, 3. Köprü ve Kanal İstanbul projelerinin birlikte düşünüldüğünü, bu projelerden sonra nüfusun en az ikiye katlanacağını anlatarak, “İstanbul’da 15 milyonluk nüfus yönetilemezken 30 milyonu nasıl yönetecekler?” yakınmasında bulundu.

3. havalimanı ile ilgili olarak itiraz dilekçelerinde havalimanının kentten bağımsız olamayacağını dile getirdiklerini anımsatan Çekiç, “Şimdi yeni bir revizyon plan yapılıyor. O plana yol ve ulaşım sorunları girecek diye bekliyoruz. Kentle iletişiminin mutlaka sağlanması gerekiyor. 3. köprü, Kanal İstanbul, 3. havalimanı, bunların hepsi yapılaşma projeleridir” aıklamasını yaptı.


Kaynak: Cumhuriyet.com.tr