Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hesap ve faaliyetlerini denetleyen Sayıştay, bakanlığa çevreyi koruma görevini hatırlattı. Tabiat varlıkları ve doğal sit alanlarının korunmasının bakanlık sorumluluğunda olduğunu belirten Sayıştay, bu bölgeleri işgal edenlerin cezalandırılmasına ilişkin dosyaların incelenmediğini, elde bulunan 1592 dosyanın sadece yüzde 14’ünün değerlendirildiğini ve gerçek dosya sayısının ise belli olmadığını açıkladı.

1592 dosyadan 1 milyon 581 bin metrekarelik bir kamu alanının işgalini kapsayan 232’sinin değerlendirildiğini, bunlardan 128 dosyaya ilişkin 11 milyon TL ceza kesildiğini, diğer 92 dosyaya ait 5.7 milyon TL değerindeki cezanın kesinleştiğini belirleyen Sayıştay, gerçek dosya sayısının ise tam olarak bilinemediği için yeterli değerlendirmenin yapılamadığı bilgisine raporunda yer verdi.

Kayıt bile yok

Sayıştay ayrıca 2012- 2015 yılları arasında dönüşüm ve kamulaştırma hizmetlerinde sözleşmesiz yazılım kullanılması nedeniyle bakanlık tarafından hak sahibi olmayan kişilere kira yardımı yapıldığını, İstanbul’daki işlemlerin ise kayıt altında bile olmadığını ortaya çıkardı.

Sayıştay, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün yetki ve sorumluluğunda bulunan Tabiat varlıkları, doğal sit alanlarının korunması için Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeleri referans göstererek yapılan yanlışları sıraladı. Bu alanların korunması için kiralama ve işgallere karşılık ceza usullerine uyulmasını isteyen Sayıştay, Ocak 2016 itibarıyla Çevre Şehircilik İl Müdürlükleri bazında derlenen verilere göre, Defterdarlıklardan devralınan 1592 adet dosya olduğu, bunlardan yalnızca yüzde 14.6’sının değerlendirildiği tespitinde bulundu.

     Kaynak: Cumhuriyet.com.tr