Suriye sınırında Türk jetlerinin Rus uçağını düşürmesinden sonra Türkiye ile Rusya arasındaki gerginlik devam ediyor. Rusya Türkiye’den yaptığı ithalata ciddi sınırlamalar da getirdi. Bu gerginliklere diğer uluslararası ekonomik olumsuzluklar da eklenince Türkiye ile Rusya global büyümeye de engel olmaya başladı. Alacak sigortası şirketi Euler Hermes, Pamuk Prenses ve 7 Cüceler’in isimlerinden esinlenerek büyümenin önündeki engelleri saydı. Kuruluşa göre Türkiye ve Rusya, global büyümeye engel olan 7 cüceden ‘Huysuz’u temsil ediyor.

İflaslar artacak

“Büyüme ve 7 Cüceler” başlıklı ekonomik görünüm raporuna göre, global Gayrisafi Yurtiçi Hasıla büyümesi 2016’da yüzde 2.8 olacak ve 2017’ye kadar yüzde 3’e ulaşmayacak. 2015’te yüzde 5 azalma kaydeden global iflaslar 2009’dan bu yana ilk kez artış kaydederek bu yıl yüzde 1 artacak.

Rapora göre, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkelerde özel sektör yatırımlarında artış sinyali olumlu bir gelişme.

Ancak Türkiye’nin önünde büyüme hızında yavaşlama, Rusya ile gerilen ilişkilerin ihracat üzerinde yaratacağı olumsuz etki, Türk lirasında volatilite ve enflasyon baskısı gibi kritik sorunlar bulunuyor. Özetle Türkiye, global büyümeye engel olan 7 cüceden ‘Huysuz’u temsil ediyor.

İlişkiler bozuldu

Euler Hermes Baş Ekonomisti Ludovic Subran ve Türkiye Genel Müdürü Özlem Özüner imzasıyla açıklanan raporda, aşağı yönlü risklerin artmış olması nedeniyle Türkiye’de büyümenin 2016’da yavaşlayarak yüzde 3.3 seviyesinde gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Özellikle Rusya’yla ilişkilerde meydana gelen bozulmanın Türkiye’nin ihracatı üzerinde olumsuz etkileri olacak.

Bunun sonucunda para biriminde yaşanacak yeni bir dengesizlik enflasyonel baskıların yanı sıra faiz oranlarının artmasına neden olabilir.

Sınırlı büyüme

“Büyüme ve 7 Cüceler” raporuna göre büyümeyi şekillendirecek 7 cüce şöyle:

1. ‘UYK UCU’ TİCARET: 2000 ve 2010 arasındaki yıllık yüzde 6’lık büyümeye karşın dünya ticareti 2016’da değer olarak yüzde 0.9 ve hacim olarak da yüzde 3.7 büyüyecek. Teknoloji ve artan maaşların Asya ile Orta Avrupalı fabrika ülkelerinin rekabet avantajlarını azaltması nedeniyle tedarik zincirleri kısalıyor;

2. ‘HUYSUZ’ GELİŞMEKTE OLAN PAZARLAR: 2015, gelişmekte olan pazarlar 2016’da ekonomik şoklar ile volatiliteye karşı kırılgan olmaya devam edecek. Brezilya, Rusya, Nijerya, Türkiye ve Güney Afrika, aralarında dış finansal koşullarda kısıtlama, para biriminde değer kaybı ve politika yapımında zorlukların da bulunduğu sorunlarla karşı karşıya kalmayı sürdürüyor. Bunun nedenleri arasında emtia fiyatlarındaki düşüş, Çin’deki yavaşlama ve ABD’nin para politikasının daha az destekleyici olması yer alıyor. Bu ülkeler aynı zamanda enflasyon, yerel talepte azalma ve sosyo- politik baskılarla da başa çıkmaya çalışıyor.

3. ‘UTANGAÇ’ EMTİA FİYATLARI: Net petrol ihracatçıları, petrol fiyatlarının uzun süre boyunca düşük seyretmesinden olumsuz etkilenecek. Finansmanı ve mali kararları petrole bağlı olan ülkelerin iş modellerini sorgulamaları gerekecek.

TL yüzde 10 değer yitirecek

4. ‘HAPŞIRIK’ FİNANSAL PAZARLAR: Finansal pazardaki volatilite 2016’da da devam edecek ve emtia piyasalarını zorlamasının yanı sıra emtia ihracatçılarının para birimleri üzerinde baskı oluşturacak. Özellikle Brezilya, Çin, Rusya, Güney Afrika ve Türkiye’de olmak üzere para birimlerinde de yüzde 5 ile yüzde 10 arasında değer kaybı yaşanacak

5. ‘MUTLU’ YEREL TÜK ETİCİLER: Global karmaşıklıklar ve global ticaretteki yapısal değişiklikler sonucunda pek çok ülke daha içe dönük hale gelerek ithalattan çok yerel tüketimi canlandırmak için korumacı uygulamalara yöneliyor. Gelişmiş pazarlarda enflasyonun maaşlardaki büyümeyi geçmesi ve satın alma gücünün azalması ile düşük petrol fiyatlarının getirdiği canlanmada düşüş görülebilir.

6. POLİTİKA ‘DOKTOR’U: Gelişmekte olan pazarlarının sermayelerindeki düşüşe rağmen Japonya Merkez Bankası, Avrupa Merkez Bankası ve Çin Merkez Bankası’nın varlık alımları sayesinde global likidite 2016’da bol olmaya devam edecek.

7. ‘ŞAPŞAL’ KARARLAR VE POLİTİK RİSK: Global politik görünümün 2016’da da oldukça belirsiz olması, şirketlerin önlerini görememelerine neden oluyor.