Laiklik eylemleri nedeniyle üyeleri tutuklanan Halkevleri’nin Başkanı Oya Ersoy, AKP iktidarı tarafından hedef haline getirildiklerini belirterek, “Bütün toplum olarak bu karanlığın içinden çıkmanın tek yolunun laik ve demokratik bir ülkenin kurulmasından geçtiğine inanıyoruz” dedi.

Yılbaşı gecesi İstanbul’da gerçekleşen terör saldırısının ardından Okmeydanı’nda bir kahvehanede yurttaşları IŞİD militanları ve sempatizanlarına karşı mücadeleye davet eden ve laiklik çağrısı yapan Halkevleri üyeleri Hamit Dışkaya ve Ayşegül Başar’ın İçişleri Bakanlığı talimatıyla tutuklanmasının ardından Halkevleri Başkanı Ersoy, “Kamu Yararına Dernek” statüsündeki Halkevleri’nin laiklik mücadelesini Cumhuriyet’e değerlendirdi.

Karanlıktan çıkmak için

Ersoy, uzun süredir Halkevleri’nin iktidar tarafından hedef haline getirildiğini belirterek şöyle konuştu: “14 yıldır AKP iktidarının bu toplamda uyguladığı gerici politikalarının sonuçlarını yaşamaya başlamış durumdayız. Bütün toplum olarak bu karanlığın içinden çıkmanın tek yolunun laik ve demokratik bir ülkenin kurulmasından geçtiğine inanıyoruz ve bu yüzden laiklik mücadelesi veriyoruz. Bu nedenle de AKP tarafından hedef haline getirildik. Köşe yazarlarından tutun da Aktrollere kadar bir saldırı kampanyası başlatıldı. Biz laik ve demokratik bir ülke mücadelesinden vazgeçecek bir örgüt değiliz.”

Kapı kapı mücadele

Yılbaşından önce kutlamalara yönelik hedef gösterme, ötekileştirme kampanyaları ile gericiliğe karşı laikliğe öne çıkaran bir süreç başlattıklarını vurgulayan Ersoy, “Mahalle mahalle kapı kapı dolaşarak yaptığımız bir mücadele var. İktidar gibi düşünmeyen herkesin sansürlenmesine karşı hayatın içinden örgütleniyoruz. Tabi ki yaşamın her alanında sesimizi duyurmaya devam edeceğiz. Laik bir ülkede yaşamak isteyenler çoğunluk, bastırılabilecek kadar az değil” ifadelerini kullandı. OHAL ve başkanlık tartışmaları ile iktidarın istediği gibi bir rejime geçiş süreci yaşandığını belirten Ersoy, “Bu rejimin ayakları kadın düşmanı, tamamen ırkçı ve gerici bir anlayış üzerine inşa edilen bir süreci yaşıyoruz. Bizler demokrasiden yana, laiklikten yana olan tüm güçlerin bu mücadeleyi sürdürmesin gerektiğini düşünüyoruz. Bizler mücadele devam edeceğiz. Ev ev, kapı kapı gezmemiz de gerekse tüm mücadele alanlarımızı genişleteceğiz” diye konuştu.

Suç duyurusu yapacağız

15 Temmuz darbe girişimi akabinde ilan edilen OHAL’in ardından yaşanan süreç için “kadın düşmanı, ırkçı, gerici” nitelemesi yapan Ersoy, “Kendileri gibi yaşamayan herkesi düşmanlaştırıp, bir biriyle alakası olamayan bir kokteyl suçlama yaratılıyor” ifadeleriyle yaşananları yorumladı. Ersoy, Halkevleri’ne yönelik başlatılan karalama kampanyaları ve tehditlere ilişkin suç duyurusunda bulunacaklarını aktararak, “Biz Aktroller ve yandaş medya başta olmak üzere, hedef gösteren kişiler için erişim engelleme başvurusu, suç duyurusu ve tazminat davaları açacağız. Yargı iktidara bağlı olsa da yaşananları tarihe not düşmek için bu davaları açacağız” dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr