Tüm dünyada ismini 301 madencinin yaşamını yitirdiği facia ve termik santral için 6 bin zeytin ağacının kesilmesiyle adını duyuran Manisa'nın Soma İlçesi'nde, uluslararası çevre örgütü Greenpeace, dikkat çeken eyleme imza attı. Türkiye'nin en önemli kömür üretim merkezlerinden olan, bir termik santralin faaliyet gösterdiği, yenisinin de yapım çalışmalarının başladığı Soma'da çevreciler, gece yarısı termik santralin tel örgülerini aşıp, yasaklı alana girdi.



280 METRELİK BACAYA ZORLU TIRMANIŞ

Türkiye'nin imzaladığı Paris Anlaşması taahhüdüne karşın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın sürdürdüğü kömürü teşvik edici enerji politikalarını protesto eden 11 Greenpeace üyesi burada, "Avrupa'nın ikinci en kirli kömürlü termik santrali" diye nitelGreenpeace'nin 11 üyesi, 301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma'da, termik santralin yarattığı hava kirliliğine dikkat çekmek için gizlilik içerisinde girdikleri yasak alanda, 280 metre yüksekliğindeki bacaya tırmandı. Bacaya tırmanmayı başaran 11 eylemci, daha sonra üzerinde “Gri ve kirli" yazan pankartı açtı.endirdikleri Soma Termik Santrali'nin 280 metre yüksekliğindeki bacasına tırmandı.

Üzerlerindeki eşyalardan ve taşıdıkları pankarttan dolayı, Greenpeace üyeleri, yüzlerce merdiveni güçlükle tırmanabildi. Bacaya tırmanmayı başaran 11 eylemci, daha sonra üzerinde “Gri ve kirli" yazan pankartı açtı. Bu anda olayı fark eden çok sayıda özel güvelik görevlisi ile çağırılan jandarma, santral sahasına geldi. Greenpeace üyelerinin eylemlerinin devam ettiği dakikalarda, jandarma ve güvenlik elemanlarının da müdahale için hazırlıklara başladı.

GREENPEACE'DEN AÇIKLAMA

Soma Termik Santrali'ndeki eylem için açıklama yapan Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanya Sorumlusu Avukat Deniz Bayram, şöyle dedi:

"Türkiye'deki gerçek 'gri ve pis' tehdit kömürdür. Yükselen her bir kömürlü termik santral bacasıyla insan sağlığına ciddi bir tehdit oluşturan hava kirliliği daha da artacak, iklim değişikliğinde de geri dönülemez eşiğe yaklaşılacaktır" dedi.

Planlanan 80 kömürlü termik santralin inşa edilmesi durumunda, Türkiye'nin dünyadaki en büyük 5 kömür tehdidinden biri haline geleceğini vurgulayan Deniz Bayram, “Anlaşmaya uyma vaadiyle, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın var olan planları arasında ciddi bir çelişki mevcut. Şimdiden 37 binden fazla insan, bakanlığın kömüre dayalı enerji planlarını durdurması ve enerji dönüşümünü başlatması için başlatılan imza kampanyasına katıldı. Meltem Cumbul gibi ünlü isimler de fosil yakıt çağının sona ermesi ve yenilenebilir enerjiye geçilmesi için on binlerce kişiyle birlikte destek verdi."

"TÜRKİYE DÖNÜM NOKTASINDA"

Türkiye'nin hava kirliliği ve iklim değişikliğine neden olan kirli, tehlikeli enerji kaynaklarına yatırım yapmayı sürdüreceği ya da yenilenebilir enerji dönüşümünü gerçekleştirip gelişmiş dünyanın bir parçası olacağını aktaran Deniz Bayram, şöyle devam etti:

"Bir başka deyişle; Türkiye doğru seçimi yaparak öncü olabilme şansına sahip. Greenpeace tarafından yayınlanan Enerji Devrimi raporu, Türkiye'nin 2050'ye kadar yenilenebilir enerjiye geçişi için detaylı bir yol planı sunuyor" dedi. Kömürlü termik santraller hastalık saçmaya devam ettiğini de ifade eden Deniz Bayram, “Sessiz Katil raporuna göre 2010'da Türkiye'de 7 bin 900 kişi kömür yakıtlı enerji santralleri nedeniyle hayatını kaybetti. Kömürlü termik santrallerin neden olduğu hava kirliliğine bağlı yaşanan hastalıklardan ötürü 1.7 milyon iş günü kaybı yaşandı. Sağlık ve çevre kurumlarının bir araya geldiği Temiz Hava Hakkı Platformu'nun geçtiğimiz günlerde yayınladığı 'Türkiye'de Hava Kirliliği: Kara Rapor' adlı rapor da, Türkiye'de 81 ilin 80'inde hava kirliliğinin Dünya Sağlık Örgütü'nün limit değerlerinin üzerinde olduğunu ortaya koydu. Soma'da birçok çocuk nefes almak için solunum cihazlarına muhtaç durumda. Soma Termik Santrali halk sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Bölgede bir termik santral daha açılması insanların nefes almasını daha da zorlaştırdığı gibi hastalık oranını da artıracak."

Deniz Bayram, 11 Greenpeace üyesinin, hava şartlarına göre direnebildikleri kadar baca üzerinde kalacaklarını da açıkladı.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr