Gazeteci Ertuğrul Mavioğlu, Özgür Gündem gazetesine yönelik baskılar nedeniyle başlatılan “Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği”, kampanyasına katıldığı gerekçesiyle “örgüt propagandası” iddiasıyla yargıç karşısına çıktı.

31 yıllık gazetecinin örgüt propagandası ile yargılanmasının zul olduğunu belirten Mavioğlu, “31 yıldır çeşitli suçlamalara maruz kaldım. Her suçlandığımda anladım ki gizlenmek istenen gerçekler var. Savcıya ‘şimdi neden bu soruşturmalar yoğunlaştı’ diye sordum. ‘Konjönktür böyle’ dedi” diye konuştu. Dayanışma kampanyasına katılan yazar ve çevirmen Murat Uyurkulak da savcıya verdiği ifadede, “Basın kuruluşlarına yapılan her türlü baskıya karşıyım” dedi.

Mavioğlu, savunmasında, Özgür Gündem gazetesinin 1992 yılında çıktığından bu yana yoğun baskılarla karşılaştığını belirterek, “Bu baskı nedeniyle Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği teklifini kabul ettim. Basın özgürlüğünü savunmak adına gerçekleştirdim.

Suçlamaya konu yazıları tekrar gözden geçirince bunlar haber niteliğinde olan şeyler” dedi. Mahkemeye, 2013 Nevruz kutlamalarına ilişkin haberler sunan Mavioğlu, “Milliyet, Star, Yeni Şafak, Vatan ve Habertürk gazeteleri Abdullah Öcalan’ın açıklamalarını büyük bir sitayişle anarak manşete taşımışlar. Karayılan’ın Kandil’deki açıklamasına Anadolu Ajansı’nın muhabiri de katılmış. Satır satır koymuşlar açıklamayı.

Duran Kalkan’la yapılmış bir röportaj 2013’te Vatan Gazetesi’nde haber olmuş. Sonuç olarak ne harfler kurşun ne kelimeler bomba” dedi. Üye hâkimin soruşturmaya konu haberlerle ilgili ‘Özel harekâtçılar öldü’ cümlesi sanki ‘özel harekâtçılar oraya işgalci olarak gitmiş’ gibi yazılmış. Siz hangi pencereden bakıyorsunuz” diye sordu. Mavioğlu da “Tüm gazeteciler aynı şeyi söyleseydi her yer toz pembe görünürdü. Eğer özgürlük bizi hükümet yanlısı yayın yapmaya zorluyorsa ben böyle özgürlük istemiyorum” yanıtını verdi. Mahkeme, İnan Kızılkaya’nın bir sonraki celse hazır edilmesine karar vererek davayı 25 Ekim’e erteledi.

Uyurkulak ifade verdi

Aynı kampanya nedeniyle soruşturulan yazar ve çevirmen Murat Uyurkulak dün savcıya ifade verdi. Uyurkulak, 17 Haziran’da Nöbetçi Genel Yayın Yönetmeni olduğunu anımsatarak, “Hayatım boyunca düşünce özgürlüğü ve barış için mücadele ettim. Hiçbir terör örgütüyle alakam yoktur. Basın kuruluşlarına yapılan her türlü baskıya karşıyım” dedi.

Meslektaşları yalnız bırakmadı

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Mavioğlu’nu, CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu, DİSK Basın-İş Sendikası temsilcileri ve gazeteci meslektaşları da yalnız bırakmadı

 

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr