Yaklaşık 6 bin mültecinin kaldığı çadırlar ve barakalar buldozerlerle yıkıldı. Eşyalar çöpe atıldı. Danıştay kararı olmadan yıkıma gelen polise tepki gösteren bazı mülteciler kaldıkları çadırları ateşe verdi. Mültecilerin taşlı saldırısına polis biber gazı, tazyikli su ve ve copla karşılık verdi. Bölgeye takviye güçler gönderildi. Protestolar gece boyunca da devam etti.

Mültecilerin İngiltere'ye geçmek için Fransa'da Manş Denizi kıyısındaki liman kenti Calais'te kendi çabalarıyla kurduğu ve Fransız yetkililer tarafından "bataklık" olarak adlandırılan kampa, mahkeme kararı sonrası güvenlik güçleri müdahale etti.

Sabah erken saatlerde çoğunlukla Suriye, Irak, Eritre ve Afganistanlı mültecilerin kaldığı kampa gelen yüzlerce özel harekat polisi, kampın güney kısmında güvenlik önlemleri aldı.

Polis korumasında kampa giren buldozerler çadırları yıkmaya başladı. Sökülen çadırlar ve sığınmacıların çadırlarda kalan eşyaları, buldozerlerle çöp konteynırlarına yüklendi. Dünkü operasyondan 1000'den fazla mülteci etkilendi.

Yıkım sırasında bazı mülteciler, "Biz terörist değiliz, evlerimizi yıkmayın" yazan bir pankart taşırken, bir sığınmacı da çadırının üstüne çıkarak, "Avrupa'da özgürlük arıyorum ama hiç yok" yazan bir dövizle sessiz protestoda bulundu.

NTV'nin haberine göre yıkıma tepki gösteren bazı mülteciler ise kaldıkları çadırları ateşe verdi. Yangın büyümeden söndürülürken, yıkım işleminin devam etmesiyle beraber kampta gerilim de arttı.

Çadırlarını terk etmek istemeyenlere polis tazyikli su ve biber gazı ile müdahale etti. Gazdan etkilenenlere, arkadaşları ve bazı sığınmacı yanlısı aktivistler müdahale etti.

Olaylar sırasında en az 3 kişi gözaltına alındı. Tahliye edilen sığınmacılardan bazıları ise iki ayrı otobüsle Fransa'nın başka şehirlerinde bulunan kamplara gönderildi.

Iraklı sığınmacı Saruvar Raşid, kendilerinin ve bazı aktivistlerin polisleri durdurmaya çalıştığını belirterek, "Ama bu çabalar işe yaramıyor. Bundan sonra bizlere ne olacağını bilmiyoruz. Burada yaklaşık 6 bin kişi yaşıyor
ve kamp tamamen yıkılırsa yaşayacak bir yer kalmayacak. Bir planım yok, polisin beni öldürmesini ya da özgür bırakmasını bekliyorum" dedi.

Lille İdare Mahkemesi geçtiğimiz hafta kampın güney kısmının tahliye edilmesi kararını onaylamıştı. Ancak karar, bölgedeki mülteci dernekleri tarafından Danıştay'a taşınmıştı.

Tahliye kararına Fransa ve İngiltere'deki derneklerden de tepki gelmiş ve hükümete tahliyeyi durdurması çağrısı yapılmıştı. Danıştay henüz kararını vermeden cuma gününden itibaren bazı göçmenler kampı terk etmeye başlamıştı.

Calais kentinde çoğu Suriye, Irak, Eritre ve Afganistan'dan gelen yaklaşık 5 bin sığınmacı yaşıyor. Calais, İngiltere'ye geçmek isteyen sığınmacılar için önemli bir çıkış yolu olarak görülüyor.

Fransa, kentteki sığınmacıların yaşadığı kampların insani olmayan koşulları yüzünden uzun zamandır Avrupalı insan hakları dernekleri ve sivil toplum örgütlerinin tepkisini çekiyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr