15 Temmuz başarısız darbe girişimi sonrası, FETÖ/PDY'nin adliye yapılanmasına yönelik sürdürülen soruşturma kapsamında Erzurum Adliyesi'nde görevli Muammer Özil, geçen 7 Aralık günü tutuklanarak cezaevine kondu. Özil hakkında 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemi ile 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullandığı tespit edilen Muammer Özil'in iddianamede sohbet toplantılarına katıldığı ve himmet verdiği belirtildi.

2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanması başlanan Muammer Özil, örgüt üyeliği suçlamasını kabul etmedi. Cumhuriyet Savcılığına verdiği son ifadesinde tüm samimiyetiyle örgüt hakkında bildiklerini anlattığını belirten Muammer Özil, "Savcılıkta örgüt hakkında bildiklerimi, kişileri açıkca anlattım. İlk anda yaşadığımız şok ve olaylar sebebiyle ayrıca bu yapıdan çekindiğim için, olanları söyleyemedim. Cezaevindeyken itirafcı olan veya suçunu kabul edenlere karşı çok olumsuz bir tavır ve reddetme şeklinde davranışlar vardı. Ek beyanımı dahi gizlice verdim. Ben bu yapının örgüt olduğunu kesinlikle bilmiyordum. Sadece dini hassasiyetler ve Allah rızası için Kuran okumak ve ibadet etmek maksadıyla katıldım. Örgüt faaliyeti denebilecek hiç bir olayda yer almadım. Tüm olanları ve bütün içtenliğimle anlattım. Uzun zamandır tutukluyum, kaçma şüphem yok. İstendiği kadar adli kontrol tedbiri uygulanabilir. Tahliyeme ve beraatime karar verilmesini talep ederim" diye konuştu.

Duruşma savcısı Fatih Yılmaz mahkemeye sunduğu mütalaada, Muammer Özil'in iddianamedeki gibi cezalandırılmasını istedi. Müvekkilinin 2 aylık çocuğu olduğunu söyleyen Avukat Timurhan Gür ise Özil'e etkin pişmanlık hükümlerinin uyfulanmasının gerektiğini savundu.
Mahkeme heyeti, Muammer Özil'in savunması sırasında vermiş olduğu kişiler hakkında, silahlı terör örgütü eyleminden dolayı bir soruşturma yapılıp yapılmadığının araştırılmasını talep ederek duruşmayı erteledi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr