Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde '5 Bin Köye 5 Bin Orman Eylem Planı ve Türkiye Çınar Yılı - 2016 Projesi ile Dünya Ormancılık, Su ve Meteoroloji Günlerini Kutlama Merasimi'ne katıldı.

Burada bir konuşma yapan Recep Tayyip Erdoğan, herkesin Nevruz Bayramı'nı kutladı. Erdoğan, "Nevruz, coğrafyamızda tabiata duyulan sevgi ve hoşgörünün ortak simgesi olan bir bayramdır. Nevruz vesilesiyle bütün vatandaşlarımızın birlik ve kardeşliğimizin pekişmesine temenni ettiğimiz böyle güzel, anlamlı bir günde hepinizin Nevruz Bayramı'nı kutluyorum. Nevruzu, bayram olarak kan dökmek olarak telakki edenleri de huzurlarınızda ayrıca lanetliyorum" dedi.

"ŞEHİTLERİ, CANLI BOMBA SALDIRILARINDA KAYBETTİĞİMİZ MASUMLARIN ACISINI HER ZERREMİZDE HİSSEDİYORUZ"

Türkiye'nin bir süredir tarihinin en büyük ve en kanlı terör saldırı dalgalarından biriyle karşı karşıya olduğunu belirten Erdoğan, "Geçtiğimiz Temmuz ayından bu yana bir yandan PKK ve onunla hareket etme kararı alan çok sayıda terör örgütü, DAİŞ gibi insani ve ahlaki hiçbir ölçü tanımayan saldırılarıyla ülkemizi ve milletimizi hedef almaktadır. Terörle mücadele eden güvenlik güçlerimizden verdiğimiz şehitleri ve şehirlerimizdeki canlı bomba saldırılarında kaybettiğimiz masumların acısını her zerremizde hissediyoruz. Tabi terör örgütlerinin ülkemizi kendi kanlı gündemlerine hapsetme, milletimizi yılgınlığa sürüklemek amacıyla bu eylemleri gerçekleştirdiğini çok iyi biliyoruz. Onun için bir yandan acımızı yaşar, terörle mücadelemiz kesintisiz bir şekilde sürdürürken aynı zamanda hedeflerimizden kopmuyor projelerimizi gerçekleştirmekten de asla geri durmuyoruz" diye konuştu.



"Devlet ve millet olarak bu terör musibetinin üstesinden mutlaka geleceğiz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu:

"Bize korkmak yaraşmaz, yakışmaz. Biz, korkuyu kortutanlardan olacağız. Terörün yeni yöntemlerine karşı biz de yeni mücadele yöntemleri geliştirirek kısa sürede neticeye ulaşacağımıza inanıyorum. Yeter ki milletimiz, sizler, birliğinizi, dayanışmanızı güçlü tutun. Terörün en büyük panzehiri budur. Bölgede istediğini elde edemeyen terör örgütleri büyükşehirlerimizdeki rastgele eylemleriyle doğrudan sivil halkımızı hedef almaya başladı. Buradan tüm milletime bir çağrıda bulunuyorum; teröre ve terör örgütlerine karşı bu örgütler vasıtasıyla ülkemizi terbiye etmeyenlere karşı Malazgirt ruhuyla, Anadolu Selçuklu ruhuyla, Ulu Osmanlı çınarı azametiyle, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı'nın azmiyle yeni bir seferlik çağrısı yapıyorum. Terör örgütlerini darmadağın etmek, mensuplarının başlarını ezmek Türkiye için kolaydır. Önemli olan bizim millet olarak tarihimize, kültürümüze, değerlerimize, hedeflerimize, güçlü bir şekilde sahip çıkarak dimdik ayakta durmamızdır."

"BİZ SADECE ALLAH'IN HUZURUNDA, RÜKÛ'DA EĞİLİRİZ. BAŞKA TÜRLÜ EĞİLMEK BİZE YAKIŞMAZ"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Terör örgütlerine ve çeşitli kisveler altında onları destekleyen kesimlere karşı yürüttüğümüz mücadelede sürekli Batılı ülkelerin itirazlarıyla karşılaşıyoruz. Neymiş, Türkiye'de demokrasi, insan hakları ve özgürlükler konusunda sıkıntı varmış. Biz, demokrasiyi insan haklarını, özgürlükleri, Batı bize dayattığı için değil milletimiz bunlara layık olduğu için savunuyoruz, hayata geçiriyoruz, yaşatıyoruz. Biz sadece Allah'ın huzurunda, rükû ‘da eğiliriz. Başka türlü eğilmek bize yakışmaz" ifadelerini kullandı.

"ONLARIN PAÇAVRALARINI ORADA SALLANDIRIRSANIZ KUSURA BAKMAYIN BU SÖZLERİ DAHA ÇOK DUYARSINIZ"

Erdoğan, "Batı'nın en son olarak mülteciler ve terör örgütleri karşısındaki ilkesiz tutumu başta olmak üzere nasıl sınıfta kaldığını gayet iyi biliyoruz. AB, Türkiye ile görüşme yapacak, sayın Başbakanımız oraya gidecek ve gittiği günün öncesinde toplantının yapılacağı binanın hemen arka tarafında bölücü terör örgütü çadırını kuruyor ve oraya paçavralarını asıyor. Tüm AB üyesi ülkeler, bu örgütü terör örgütü ilan etmiş. Nasıl oluyor da böyle bir terör örgütüne orada o çadırları kurduruyor paçavralarını sallandırıyorsun? Bu samimiyet mi, bu dürüstlük mü? 1963 yılından bu yana Türkiye'yi kapısında bekleten AB bu iki yüzlülüğünü halen daha devam ettiriyor. Siz samimi olmadığınız sürece ben böyle konuşmaya devam edeceğim. Biz burada terörle bu denli mücadele ederken, siz kalkıp ta orada konsey toplantısının yapılacağı yerin yanı başına bu çadırları kurdurur, onların paçavralarını orada sallandırırsanız kusura bakmayın bu sözleri daha çok duyarsınız" dedi.

"TÜRKİYE'Yİ ÖZGÜRLÜK, İNSAN HAKLARI KISKACINDA EZMEYE ÇALIŞMAKTADIRLAR"

"Bugün Batı medyası her biri eli kanlı birer terörist olan bölücü örgütünün mensuplarını aklamak, cici çocuklar olarak göstermek için adeta seferberlik içinde çalışmaktadır" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendilerine yönelik en küçük bir tehdit karşısında akıl mantık zorlayacak tedbirleri hayata geçirmekten kaçınmayanlar tüm terör örgütlerinin ortak hedefi olan Türkiye'yi özgürlük, insan hakları kıskacında ezmeye çalışmaktadırlar. Şu anda Batılıların yaptığı budur. Türkiye, AB’nin mülteciler ile ilgili teklifini para pul için değil bu insanların daha fazla sınır kapılarında istiskalini, aşağılanmasını, onurlarının kırılmasını önlemek için kabul etmiştir" ifadelerini kullandı.

MÜLTECİ KONUSU

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB ile yürütülen mülteci konusuna da değinerek şunları söyledi:

"Mülteciler arasında bir insan pazarı kurup oradan nitelikli eleman seçme gibi gerçekten vicdan ve ahlakla bağdaşmayacak kotalar, arka plandaki trajediyi ortadan kaldırmıyor. 3 milyon mülteciyi alırken biz böyle düşünmedik. Bunda Avrupa'dan beklentimiz hiç değilse bu insanlar için kendi ülkelerini yaşanabilir hale getirebilir çabalarımıza daha fazla destek vermeleridir. Suriye'de uçuşa yasak bölge ve terörden arındırılmış bölge teklifimizi kabul edemeyen, buna karşı mültecilerden şikayet eden herkes iki yüzlüdür, riyakardır. Türkiye'ye yönelik terör tehditlerinin engellenmesine de katkı sağlayacağı için bu teklife karşı çıkanların eli, ölen her masumun kanıyla biraz daha kirlenmektedir. Biz inancımız ve kültürümüze uygun şekilde terörle mücadele etmeye de mağdurların ve mazlumların elini tutmamaya devam edeceğiz. Avrupa varsın kendi öz eleştirisini kendisi yapsın, bizim burada yapacak çok işimiz var."

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr