Evrensel'in haberine göre, Eğitim Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Bahri Akkan, yaptığı yazılı açıklama ile Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 29 Aralık greviyle ilgili cezasızlıkla sonuçlanan dosyaları tekrardan açtığını ve müfettişlerin can güvenliği gerekçe gösterilerek eğitim emekçilerini kaymakamlıklara polis gözetiminde çağırdığını açıkladı.

Eğitim Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Bahri Akkan, devam eden 29 Aralık grevi soruşturmaları ile ilgili yazılı açıklamada bulundu. İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün, 29 Aralık greviyle ilgili açtığı ilk soruşturmalardan ceza çıkmadığı bilgisini veren Akkan açıklamasında "Bu sonucu beğenmeyen Valilik ve Milli Eğitim Müdürlüğü, önce 10 soru hazırlayarak bu sorularla muhakkiklerden ek ifadeler alınmasını istemiş, sonra bununla da yetinmeyerek, kendi müdürlerine güvenmeyerek ve soruşturma sürecine doğrudan müdahalede bulunarak, tamamlanmış dosyaları yok saymış, muhakkiklik görevini müdürlerden alarak maarif müfettişlerine vermiştir. Tabi ki görevlendirilen maarif müfettişleri de buna göre seçilmiştir" dedi.  

'MEB KENDİ ÇALIŞANLARINDAN KORKUYOR'

Maarif müfettişlerinin can güvenliği gerekçe gösterilerek eğitim emekçilerinin kaymakamlıklara polis nezaretinde çağrıldığını da dile getiren Akkan açıklamasında şunlara değindi "Kendi çalışanından korkan bir Milli Eğitim Bakanlığı ve valiliği ile bugün karşı karşıyayız. Bu uygulamalarla güvenlik ve şiddet politikalarında devletin nasıl zavallı bir konuma getirildiğini üzülerek görmekteyiz. Bu uygulamayla asıl eğitimi aksatanların kimler olduğunu da ibretle izlemekteyiz. Eğitim emekçilerinin okullarında yürütülmesi gereken soruşturmaların, kaymakamlık ya da ilçe milli eğitim binalarında yapılması, suçluluklarının açık bir göstergesidir".

'SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ'

Tamamlanan soruşturmaların yeniden açılmasının suç olduğunu da ifade eden Akkan açıklamasında "İşledikleri suçtan korkarak muhakkikleri işyerlerine bile göndermemektedirler. Sorutuşumalar nedeniyle eğitim öğretim aksatılmakta, iş bırakan eğitim emekçilerini kendi ayaklarına, kaymakamlıklara çağırarak, psikolojik baskı ve mobbing uygulamaktadır. Sorulan saçma, suçlayıcı, çelişki yaratmak amaçlı ve yönlendirici sorularla, uygulanan mobbing ve psikolojik baskı arttırılmaya çalışılmaktadır.

Bu uygulamaların hepsi için suç duyurusunda bulunacağımızı, yapılan soruşturmalarda sendika yöneticileri olarak, ifadeye çağrılan arkadaşlarımızın yanında olacağımızı ifade ediyoruz. Ayrıca bu şiddet, baskı politikalarından bir an önce vazgeçilmelidir. Vazgeçilmediği takdirde bozulacak olan iş barışından, uygulamalarda ısrar edenler sorumlu olacaktır" dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr