Hükümetin, zeytinliklerin sanayiye açılmasını da içeren 76 maddelik Üretim Reform Paketi’ni eleştirten CHP Parti Meclisi Üyesi ve İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, paketin sanayicinin üretmesini değil inşaat yapmasını teşvik ettiğini söyledi. Paylaştığı Politika Notu’nda, “Zeytin biyoyakıtının, yıllık üretimi garantili, yüksek ısıl değere sahip, üstelik yenilenebilir bir enerji kaynağı olduğunu bilirsek ‘ağaç mı önemli tesis mi diyen’ vasatlığı da aşarız belki” diyen Böke, Türkiye ekonomisinin ihtiyaç duyduğu reformları şu 6 temel başlıkta sıraladı:

* Üretecek sanayi

Zeytin ağacına bakınca yok etmeyi değil onu var ederek bir sanayileşmeyi başlatmalıyız. Ne kadar inşaat rantı elde edilebileceğini hayal etmek yerine, posası, kabuğu, çekirdeğinin yüksek katma değerli girdi olabileceğini bilerek işe başlamalıyız.

* Katma değerli üretim

Zeytinin çekirdeğinden enerjiyi üretebilmek bilim gerektirir. Katma değeri yüksek üretimden anladığımız da bu. Zeytinde gelecek gören anlayış için bilim ve yeni bir eğitim anlayışı gerek.

* Sanayi 4.0 dönüşümü

Yapılması gereken bilimsel, laik bir eğitim anlayışını Sanayi 4.0’ı yakalayan bir üretim dönüşümünün temeli yapacak bir verimlilik stratejisini ortaya koymak. Eğitim hem yeni sektörlerin ortaya çıkması hem de geleneksellerin geçireceği dönüşüm için gerekli becerilere öncülük etmeli.

* Yeni kamuculuk

Herkese eşit fırsat sağlayan, parasız eğitim anlayışına dayanan yeni bir sosyal devlet kurulması gerek. Yeni sosyal demokrat ekonomik modelin özünde, devletin insana ve topluma yatırım yapmasını mümkün kılacak yeni bir kamuculuk tarifini ortaya koymalıyız.

* İnsana yatırım

Yüksek katma değerli üretime geçişi desteklemek için yeni bir teşvik sistemine de ihtiyaç var. Daha verimli üreteni ödüllendiren, yüksek katma değerli sektörlere ve insana yatırımı özendiren bir teşvik sistemi öngörülen ekonomik dönüşümü kolaylaştıracak bir unsur olarak görülmeli.

* Nitelikli emek

Üretim reformu adı altında ortaya konan ekonomik tercihin doğaya ve tarıma karşıtlığı zeytinde; insan karşıtlığı da emeği ve insan hayatını değersiz gören maddelerinde şekilleniyor. Bizim hedefimiz ucuzluğu ile değil niteliği ile rekabet eden bir işgücü ile kalkınan Türkiye ekonomisi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr