CHP Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Bülent Tezcan, Sözcü gazetesine yönelik soruşturmaya tepki göstererek, “Hükümet, FETÖ ile mücadele etmek yerine mücadele edenleri soruşturmakla meşguldür” dedi.

Tezcan, MYK toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında Sözcü gazetesine yönelik soruşturmanın FETÖ ile mücadele yalanının çöktüğü an olduğunu kaydederek, “Sözcü, başından bu yana FETÖ ile kararlı mücadele yürüten, FETÖ’nün revaçta olduğu zamanlar bile cesaretle manşetler yapmıştır. Sözcü sözünün eridir ama hükümet sözünün eri değildir. Hükümet, FETÖ ile mücadele etmek yerine mücadele edenleri soruşturmakla meşguldür” dedi. Kumpaslar devrinin devam ettiğini söyleyen Tezcan, “FETÖ’cülerin kumpaslarına ortak olanlar, şimdi yeni kumpasların peşindeler. Cumhuriyet gazetesi, FETÖ’ye karşı kararlı mücadele yürüten bir gazete. Gazeteyi suçlayan soruşturmayı yürüten savcı FETÖ sanığı ve o savcı hâlâ o soruşturmayı yürütüyor, gazeteciler hâlâ tutuklu. Sözcü, FETÖ ile mücadele kararlığından kimsenin şüphe duymayacağı bir gazete. FETÖ’cülükle tescilli bir tanığın ifadelerine dayanılarak soruşturma başlatılıyor. Bu bir yeni kumpasın açık işaretidir. Hedefi FETÖ ile mücadele değil, bu ad altında muhalefeti tasfiye etmektir’” dedi.

Açlık grevi yapan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın tutuklanmasına tepki gösteren Tezcan, zorbalığa karşı bedenlerinden başka silahları olmayanların silahlı örgüt üyesi diye tutuklandıklarını belirtti. Tezcan, “Hükümetin yapması gereken, bu insanların taleplerini insani bir çerçeveden ele alıp grevi bitirmeye dönük adımlar atmak olması gerektiği halde hükümet, bedenleriyle çok zor bir mücadele yolunu seçenleri, silahlı örgüt üyesi diye başka zorba muameleye bırakıyor’’ dedi. Açlık grevlerinin Gezi eylemleriyle irtibatlandırılmasını da eleştiren Tezcan, “Gezi’nin üzerine kimsenin çamur atmaya gücü yetmeyecektir. Gezi son yıllarda ülkemizin demokrasi tarihinde en önemli demokrasi buluşmasıdır. Kimse başka sonuca ulaşmanın peşine düşmesin. Gezi ruhundan hayaletten korkar gibi korkuyorlar ama korkunun ecele faydası yok” diye konuştu.

Tezcan, Erdoğan’ın AKP Genel Başkanı olmasıyla cumhurbaşkanlığı makamının ‘boşaldığını’ savunarak, Cumhurbaşkanı’na hakaret suçunun kaldırılmasını istedi.

Tezcan, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun “hayır” ziyaretleri kapsamında Vatan Partisi ile de görüşeceğini ifade etti.

Bülent Tezcan, bütün kamu kaynaklarının referandumdan ‘evet’ çıkması için kullanılmasına karşın toplumun yarısının ‘hayır’ dediğini belirtirken, Bitlis, Antalya, Şırnak’ta bazı köylerde ‘hayır’ çıktığı gerekçesiyle muhtarların görevden alındığını söyledi.