Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve Çekya Dışişleri Bakanı Lubomir Zaoralek, Resmi Konut'ta baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Türk ve Rus yetkililerin, yarın Halep'teki son durumu görüşmek üzere yapacağı olağanüstü toplantıya ilişkin bilgi veren Çavuşoğlu, "Biz Halep'te ve Suriye'de zulmün, katliamların durması için yoğun çaba sarf ediyoruz. Hem Suriye ile yakından ilgilenen tüm ülkelerle hem diğer aktör ülkelerle İran ve Rusya başta olmak üzere Körfez ülkeleriyle buradaki zulmün durması, ateşkesin sağlanması, insani yardımların ulaştırılması ve siyasi çözüme geçilmesi için çok gayret sarf ediyoruz. Hep somut önerilerle gittik. Maalesef birçok ülkenin samimi olmadığını da gördük. Halep'i yalnız bıraktığını da gördük. Ateşkes sözü vermesine rağmen Halep'i zalimce bombalamaya devam ettiklerini de gördük. Özellikle sivil halkın buradan boşaltılması için ateşkesin de bir an evvel sağlanması lazım. Burada özellikle hastaneler hedef alındı ki insanlar tedavi göremesin" diye konuştu.

'HALEP GÜNDEMLİ TOPLANTI' AÇIKLAMASI: HERKES SUSSA TÜRKİYE OLARAK SUSMAYACAĞIZ

Çavuşoğlu, "Vahşetin, zulmün en acımasız boyutunu belki de insanlık tarihinin en acımasız boyutunu görüyoruz Halep'te. Rejim ve destekçileri bunun sorumlusudur. İnsanlık dışı ne varsa bugün Halep'te görüyoruz. Biz gayretlerimize devam edeceğiz. Herkes sussa Türkiye olarak susmayacağız. Bir taraftan açıklamalarımız diğer taraftan da çözüm için tüm taraflarla gayretlerimizi devam ettireceğiz. Biz inanıyoruz ki Halep'te zulmeden de zulme sessiz kalan da sorumludur" dedi.

"AB BİZİ EŞİT ORTAK GÖRMÜYORSA İLİŞKİLERİMİZİN BİR ANLAMI YOK"

Türkiye gündemli Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanları toplantısına ilişkin değerlendirmede bulunan Bakan Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Biz AB'den her şeyden önce Türkiye'ye adil yaklaşmasını istiyoruz. Bizim tarafımızı tutmasını istemiyoruz. Raportörlerin de lütuflarına ihtiyacımız yok. Ne de diğer kurumlardan, komisyonlar olsun, AB Konseyi olsun bizim tarafımızda yer almalarını istemiyoruz. Doğrunun yanında yer alsınlar, adaletli olsunlar. Türkiye'yi eşit bir ortak görmek durumundalar. AB bizi eşit bir ortak görmüyorsa zaten onlarla ilişkilerimizin de bir anlamı yok. Anlamlı bir ilişki olması lazım. Türkiye'yi eşit bir ortak gibi görmeli. Eşit ortak gibi oturduğumuz zaman tüm meseleleri hallederiz. Eksiklikler varsa gideririz. Müzakere ederiz. Müzakerenin gereği yapılır. Türkiye her faslın gereğini yapmaya hazırdır, kriterleri yerine getirme konusunda gereğini yapmaya hazırdır"

"AB, TÜRKİYE'YE YÖNELİK POLİTİKALARINDA DAHA GERÇEKÇİ ZEMİNE DOĞRU GİDİYOR"

Türkiye'nin AB ile anlamlı her diyaloğa hazır olduğunu belirten Çavuşoğlu, "AB, Türkiye gibi ülkelere ders verme anlayışı yerine birlikte karşı karşıya kaldığımız sorunlara nasıl çözüm üretiriz, bu anlayış içinde olması gerekiyor. AB'nin bazı konularda tehditvari söylem içinde olmak yerine gelip, Türkiye'deki gerçekleri daha iyi anlamalarını bekleriz. Son zamanlarda AB, Türkiye'ye yönelik politikalarında daha gerçekçi zemine doğru gidiyor. Bu olumlu, ama biz artık sonuç da almak istiyoruz. Hiçbir şeyin sürüncemede kalmaması gerekiyor. Biz her zaman anlamlı diyaloğa hazırız. İş birliğine hazırız ve Türkiye olarak Avrupa'ya, Avrupa'nın güvenliğine ekonomisine katkı sağlamaya Türkiye devam edecektir. Sorunlar, ortak sorunlarımızdır" dedi.

ÇEKYA DIŞİŞLERİ BAKANI ZAORALEK: İLGİLİ KİŞİLER ARAŞTIRILACAK, DELİLLER ARANACAK

15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı örgütlerin ve kuruluşların listesinin toplantı sırasında kendisine verildiğini dile getiren Çekya Dışişleri Bakanı Zaoralek, bir Çek milletvekilinin Avrupa Parlamentosu'nda (AP) PKK'nın faaliyetlerinin yasaklanmasına ilişkin çağrısını şöyle değerlendirdi:
"İlgili bu kişileri, kuruluşları biz de istihbarat teşkilatlarımıza ileteceğiz. İlgili kişiler araştırılacak ve deliller aranacaktır. Buna göre hareket edilecektir. Elbette terör örgütü bağlantılı kişilerin ve kuruluşların Çek Cumhuriyeti'nde faaliyette bulunmasını biz de istemeyiz. Türkiye'deki mevcut örgütlerin veya gelecekteki örgütlenmelerin daha iyi aydınlatılması için Avrupa dahilinde de bazı çalışmalar yapılacaktır. Gereken deliller ve bilgiler temelinde biz de elimizden geleni yapacağız"

ÇAVUŞOĞLU'NDAN AP'YE: SİZİN İDEOLOJİNİZ BATSIN

Bakan Çavuşoğlu ise AP'de PKK'nin sergi açmasına şu sözlerle tepki gösterdi: "Demokrasinin güya merkezi Avrupa Parlamentosu'nda PKK'ya tolerans gösteriliyor. Yine aynı şekilde AB ülkesinde, Brüksel gibi önemli şehirlerde PKK rahatça faaliyetlerini gösteriyor. Böyle acımasız, insanlık dışı saldırılarda bulunan bir örgütün destek bulmaması gerekiyor. Avrupa Parlamentosu içinde PKK'ya sempati duyan ve PKK'ya destek veren parlamenterler ve siyasi gruplar var. Neden? 'Aynı ideolojiyi savunuyoruz'. Sizin ideolojiniz batsın. Aynı ideolojiyi savunuyorsanız, o ideoloji terörü gerektiriyorsa sen de git dağa. Ne işin var parlamentoda, niye siyaset yapıyorsun? Siyaset yapanlarla teröristler arasında fark olmalı"

"PKK VE YPG İLE BAĞLANTISI OLDUĞUNA DAİR BİLGİLER VAR"

Türkiye'de 2 Çek Cumhuriyeti vatandaşının hangi gerekçeyle tutuklu bulunduğu sorulan Bakan Çavuşoğlu, "Bu 2 Çek Cumhuriyeti vatandaşı, kaçak bir şekilde Irak'a geçerken yakalandılar. Terör örgütü PKK ve YPG ile bağlantısı olduğuna dair belgeler, bilgiler var. Hatta YPG'nin üniformaları var ve bazı dökümanlar da ele geçirildi. Bu 2 Çek Cumhuriyeti vatandaşıyla ilgili soruşturmalar kapsamlı şekilde devam ediyor. Ziyaret etmek isterlerse biz bu konuda gerekli desteği de vereceğiz. Bilgi alışverişinde bulunuyoruz. Soruşturma tamamlandıktan sonra boyutlarıyla birlikte bilgi paylaşımında bulunacağız" diye yanıt verdi.

ZAORALEK: SAHİP OLDUĞUMUZ BİLGİ TERÖR EYLEMLERİNE KATKIDA BULUNMAK İÇİN BÖLGEDE BULUNMADIKLARI

Çekya Dışişleri Bakanı Zaoralek ise Türkiye'de 2 vatandaşının tutuklu bulunmasıyla ilgili şöyle konuştu: "Vatandaşlarımıza karşı sürülen iddialar gayet ciddi ve önemli. Bizdeki bilgilere göre bu vatandaşlarımız bölgedeki insani yardıma destek olmak için burada bulunuyormuş. Taşınabilir bir hastanenin kurulumu için bu bölgede bulunmuş. Kesinlikle terör saldırılarına veya terör eylemlerine katkıda bulunmak için bölgede bulunmadıkları bizim sahip olduğumuz bilgiler. Cezaevinde tutuklu bulundukları yerde anne ve babaları tarafından ziyaret edilmesi söz konusu, Türkiye'nin olumlu bir yaklaşımı var. Bu olayın iki taraf arasındaki ilişkileri herhangi bir şekilde zedelememesini ümit ediyorum" diye konuştu.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr