Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Washington Post gazetesi için ABD-Türkiye ilişkilerini masaya yatıran bir makale yazdı. Çavuşoğlu makalesinde “Başlangıç olarak müttefikler ve ortaklar arasındaki dayanışma, uyum ve güveni yeniden canlandırmalıyız. Bu, DEAŞ’ı yok edecek, Suriye ile Irak’ı parçalayan dinamikleri ortadan kaldıracak” ifadesini kullandı.

‘Türkiye’nin hayal kırıklığı’

Gazetede “Türkiye, ABD’den daha iyisini hak ediyor” başlığıyla verilen makalede, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, başkan seçilen Donald Trump 20 Ocak’ta yemin ederek görevine başladığında dostları ve müttefiklerinin, ABD’nin küresel olarak kendini nasıl konumlandıracağını merak içinde beklediklerini bildirdi.

Yılbaşı akşamı İstanbul’un bir kez daha terör vahşetine hedef olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, “Trajik biçimde 39 masum insan, 2017’yi karşılarken yaşamlarını yitirdi. Türkiye ve Avrupa’daki bu ve diğer çirkin saldırılar, ne yazık ki gece kulüpleri, futbol stadyumları ve Noel pazarları gibi zararsız yerlere teröristlerin korkakça ölüm ve yıkım getirdiğini göstermektedir. Etkin bir biçimde nedenlerini analiz edip tehditlerle mücadele edebilmek için doğru çözüm kombinasyonlarını formüle etmeli ve bunları kararlılıkla uygulamalıyız” ifadelerini kullandı.

Ortaklarla güven tazelemek için ABD’nin, sözü geçen tüm tehditler bağlamında ön cephede yer alan bir devlet olan Türkiye ile başlangıç yapmasının iyi bir tercih olacağını belirten Çavuşoğlu, Türkiye ile ABD arasındaki ikili ilişkilerin ne yazık ki çok gerilimli bir dönemden geçtiğini ifade etti. Makalesinde, “Burada, Türkiye’de, kamuoyunda ve herkesi ilgilendiren politikalarda hayal kırıklığı belirgindir. Bunun nedeni nedir?” ifadesini kullanan Çavuşoğlu, başlıca sebebin ABD’nin Suriye’de, yapışık ikiz kardeşi PKK gibi Türkiye içinde barbarca ve ardı arkası kesilmeyen saldırıları desteklediği, yönettiği bilinen terörist bir örgütle (YPG/PYD) çalışmakta devam eden ısrarı olduğunu bildirdi. Çavuşoğlu, yine ABD’nin hiçbir müttefikinin IŞİD tarafından Türkiye kadar hedef alınmadığını hatırlatarak, Türkiye’nin risk alarak, İslam ile hiçbir ortak yanı bulunmayan bu musibet oluşumla mücadeleye herhangi bir başka ülkeden daha fazla katkıda bulunduğu da vurguladı. Çavuşoğlu, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ABD’nin, girişimi ancak 4 gün sonra kınayabildiğini, üst düzey bir yetkilinin ziyaretiyle dayanışma göstermesi için ise aradan 40 gün geçmesi gerektiğini anımsattı. Makalede, darbe girişiminin mağduru olan Türk milletinin haklı olarak yanıt arayışında olduğu, bunun yerine muhataplarından kanuni prosedürlere, makul gerekçelere ve kanıtlara ilişkin standartlara dair nutuk atıldığı belirtildi.

‘Türkiye siper oluyor’

Türkiye’nin bugün bir kez daha, transatlantik ittifakının karşı karşıya kaldığı, toplu göç ve terör dahil pek çok ciddi tehdit karşısında bir siper olarak durduğunu belirten Çavuşoğlu, “Birçok kez kanıtladığımız gibi, en belirgin şekilde de DEAŞ’a karşı mücadelede, düşmanla mücadele söz konusu olduğunda Türkiye, kararlı bir müttefiktir” yorumunu yaptı. Çavuşoğlu, istikrarsız bir bölgede Müslüman çoğunluklu bir demokrasi olarak Türkiye’nin aynı zamanda, karşı karşıya kaldığı, hiçbiri uzak ya da hayali olmayan tehditler söz konusu olduğunda, müttefikler arasında dayanışma ve bağlılık görmeye ihtiyaç duyduğunu kaydetti. Suriye’de istikrarı sağlamak için gösterilen çaba doğrultusunda ateşkes için Rusya ile birlikte çalıştıklarına işaret eden Çavuşoğlu, “Bu ateşkese uyulmasını ve müttefiklerimiz dahil tüm tarafların ateşkesin uygulanmasına yardımcı olmasını ümit ediyoruz” dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr