Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlenen  Hakim ve Savcı Adayları Kura Töreni'nde konuşuyor.

Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

Biliyorsunuz 15 Temmuz Fethullahçıların ilk darbe teşebbüsü değildir. 15 Temmuz bu ihanet örgütünün TSK içinde gizlediği mensupları ile başlattığı bir darbe teşebbüsüydü. FETÖ ilk hamlesini 17-25 Aralık'ta yargı ve emniyet içindeki elemanları aracılığıyla yapmıştı, 15 Temmuz'da olduğu gibi 17-25 Aralık'ta da milletten aldığımız güçle onları başarısızlığa uğrattık. Üzgünüm, bu milletin vergileriyle, gayretiyle, helikopterleri, tankları yine bu milletin evlatlarına kurgun sıkılmasına... Sevinçliyim yine bu millet ne bu helikopterlere, tanklara, hiçbir şeye daha önce apoletler görüldüğü zaman selam duranlar gibi durmadı.

Ya bütün yargı mensupları, bütün bu camia mesajlarını yayınlamak suretiyle "Yaptığınız bu eylem hukuka, yargıya, anayasaya aykırıdır" diyerek anında tutuklama operasyonlarını başlattı. İşte milli iradenin tecellisi budur. Bu tecellinin ayakları olarak yasama, yürüme, yargı organları hepsi kilitlendi. Yasama organı, üzerlerine bombalar yağarken parlamentoda toplandılar. İşte bu demokrasiye bağımlılıktır. Siz bu mücadelenin haysiyetli duruşunu gururla temsil ettiniz, onun için sizleri ayrıca kutluyorum.

Eğer Türkiye 15 Temmuz gecesinin ardından bir kaos yaşamadıysa, bunu 17-25 Aralık girişiminin önüne geçilmesine de borçluyuz. Gerekli operasyonları yapmamış olsaydık 15 Temmuz'un rengi çok daha farklı olabilirdi. Darbenin bastırılması bu kadar etkili gerçekleşmeyebilirdi. Rabbimizin yardımı, milletimizin iradesi sayesinde ikinci kurtuluş savaşı olarak gördüğümüz bu mücadeleden başarıyla çıktı.

Darbe girişiminin ardından devletten FETÖ terör örgütü mensuplarının temizlenmesi bakımından da en hazırlıklı yerin adalet kurumlarımızın olduğunu gördük, meslekten uzaklaştırılan ancak yapılan inceleme neticesinde haklarındaki iddiaların mesnetsiz olduğu anlaşılan 198 hâkim ve savcı görevlerine iade edilmiştir. İnşallah siz de atanacağız bu kutlu mücadelenin bir neferi olacaksınız.

Sizlerde beklentim; FETÖ başta olmak üzere milletimizin adalet beklediği her noktada hukuk çerçevesinde vicdanınıza sesini dinleyerek karar vermenizdir.
"Mağdur falan yok"

Sizin şahsi inanınız, ideolojiniz ne olursa olsun kararlarınızı anayasaya göre, hukuk kapsamında vicdanınızın sesine göre vermeniz gerekiyor. 40 yıllık siyasi yaşamım içerisinde, özellikle son 15 yıl başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı döneminde vicdanının yerine FETÖ üyelerinin yaptığı gibi bir şarlatanı ikame ederseniz oradan adalet çıkmaz. Çok açık ve net söyleyeceğim. Biz, irademizi hakka teslim etmek zorundayız, irademizi kalkıp da birilerine ipotek olarak verirsek yanarız. Böyle bir şey olamaz. Onun aklı varsa onun iradesi varsa, onun ilmi varsa siz bu alanlarda bileceksiniz ki "Allah'ın bana verdiği irade ve akıl var. Öyleyse ben kendi irademle burada hükmedeceğim" diyeceksiniz. Yok şöyle durun bakalım, yer var oraya soralım da kararımızı sonra verelim... Böyle adalet olmaz. Onun yüzünden on binlerce insan bu ülkede yandı. 15-20 yıl hapishanelerde çürüyen vatandaşlarımız var, şimdi bunların düzeltilme fırsatını yakaladık işte bunların iyi değerlendirilmesi lazım.

Öyle olaylar vardır ki şer zannedersiniz hayır vardır. İşte 15 Temmuz bize böyle bir imkanı lütfetti. Zaman zaman "Mağdurlar var" deniyor. Kardeşlerim kusura bakmayın mağdur falan yok. Bütün mesele yargı, kolluk kuvvetleri ile birlikte burada samimi davrandığı sürece mağdur falan yoktur. Samimi davranmıyorsa ilgili yerlere müracatla hakları iade edilir. Burada bazı hatalar olabilir, ama bizim 241 şehidimin hesabını kim verecek?

HSYK seçim usulünde değişiklik yapılması gerekiyor. Artık bu yöntemde ısrar edilmesinin bir anlamı kalmamıştır. Meclis'teki milletvekillerimizden HSYK üyelerinin seçim yönteminin değiştirilmesi konusunda uzlaşmasını temenni ediyorum.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr