Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Can Dündar ve Erdem Gül kararı nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ni hedef almasının ardından Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da mahkemeyi “hukuk cinayeti” işlemekle suçlamıştı. Bozdağ, mahkemenin başvuru yolları tüketilmeden işin esasına girmesini eleştirmişti.

“AİHM kriterlerine göre ifade özgürlüğü, sözleşmenin 10. maddesinin ikinci fıkrasına bağlı olarak, yalnızca lehte olduğu kabul edilen ve zararsız ya da orantısız görülen bilgi ve düşünceler için değil, aynı zamanda devletin veya toplumun bir bölümü için saldırgan, şok edici veya rahatsız edici bilgi ve düşünceler için de uygulanır. Bunlar çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gerekleridir ki; bunlar olmaksızın demokratik toplumdan söz etmek mümkün değildir.”

AİHM’ye göre gerçekleşen müdahalenin zorlayıcı toplumsal ihtiyaçtan kaynaklanması gerektiğini ifade eden Bakanlık, “Bununla birlikte AİHM, ulusal makamların ifade özgürlüğüne müdahale önlemlerini haklı kılacak ‘konuyla ilgili ve yeterli gerekçeler’ ileri sürüp sürmediğini denetleme yetkisine sahiptir” dedi. AYM de ihlal kararında Bakanlığın bu görüşlerini gerekçesinde kullandı.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr