Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Albayrak Hasan Kalyoncu Üniversitesi 2016-2017 Akademik Yılı açılış törenine katıldı. Törende konuşan Albayrak, Fethullah Gülen cemaatinin ‘altın nesil’ olarak tanımladığı öğrencilerle ilgili “Ne diyordu birileri 'Altın nesil, altın nesil'. O altın nesil, hain nesil çıktı.” ifadesini kullandı.

Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nin Türkiye'deki sıradan üniversitelerden biri olmadığını belirteren Albayrak, "Üniversite, üniversiteye adını veren, ismiyle müsemma, yüzde yüz milli bir şahsın ismini taşıyan Türkiye'deki ender ve kıymetli üniversitelerden biri tanesi." ifadesini kullandı.

Türkiye'deki eğitim sektörünün artık çok başka bir noktada bulunduğunu anlatan Bakan Albayrak, şunları söyledi:

"15 Temmuz'dan sonra, Türkiye'nin son dönemde yaşadıklarından sonra, eğitimin ne kadar önemli olduğunu, fikir sahibi olması gereken, fikir sahibi olması için bilgi sahibi olması gereken, bilgi sahibi olmak için de sahi, hakiki, doğru bilgi sahibi olması gereken bireylerin milli kurullardan sağlıklı beslenmediği zaman nasıl bir ürünün ortaya çıkacağını son dönemde yaşadık. Nefes alıp veren her birey için en büyük kutsallardan bir tanesi olan vatan aşkı ve şuuruna dahi ihanet edebilecek nesiller yetiştirebildiğine şahit olduk. 40 yıllık projelerin deşifre olduğunu, resimlerin yavaş yavaş ortaya çıktığı, ilişkilerin, ipinin, tasmasının ucunun nereye dayandığı ve bunları hepimizin mutabık kaldığı kutsalları alet ederek, ne noktaya insanların dönüştürebildiğine hepimiz şahit olduk."

Eğitimin her şeyin başı olduğuna vurgu yapan Bakan Albayrak, onun için bu ve benzeri kurumların, kuruluşların, oralardaki hocaların, öğrencileri hakikate ulaştırma iradesi ve idealiyle verdiği bilgilerin kutsallığına değindi.

Bilgi sahibi olmanın bugünün en zor ama bir o kadar da kolay imtihanı olduğuna işaret eden Albayrak, "Küresel iklimde ne kadar yoğun bir dezenformasyonla karşı karşıya olduğumuzdan hareketle, toplumların, bireylerin ne kadar kolay maniple edildiğini görüyoruz. Gençlik saldırıya en açık nüfus grubu. Maskeli, manipülatif iletişimin farklı bilgi kaynaklarının, sizin temiz bilgi dağarcıklarınız ve dimağınızı, sizin milli duruşunuzu zedelemesine, özellikle söyleyen, söyleten ve söylenenin içeriğine dikkatle bakmanız noktasındaki duruşunuza olumsuz bir şekilde müdahale etmesine izin vermeyiniz." diye konuştu.

Bakan Albayrak, özellikle Gezi Parkı süreciyle başlayan ve 17-25 Aralık ile devam eden, farklı varyasyonlarla 11 yıldaki siyasi iklimdeki dalgalanmalara dayalı, ülkenin dirliğine kasteden örgütlerle ortaya çıkan resimde, 15 Temmuz'da 79 milyonun güçlü iradesiyle, müthiş bir sınav verildiğini ve burada gençliğin rolünün çok önemli olduğunu kaydetti.

"Biz birileri gibi aklını kiraya vererek, birileri gibi Yaradan'dan başka birilerine secde ederek, bir istikamet ve yol kendimize çizemeyiz." ifadelerini kullanan Albayrak, şunları söyledi:

"15 Temmuz'da birbirimizle birleştiğimizde 79 milyonun tek vücut olduğunda, Türkiye'nin bölgeye değil, dünyaya büyük bir demokrasi, özgürlük, insan hakları dersi verdiğine şahit olduk. Elhamdülillah. Dünyanın neresine gidersek gidelim, 15 Temmuz sonrası yurt dışı seyahatlerde, hepsinden ortak bir şekilde aldığımız cevap şu, 'Bu ülkeyle, bu milletle ne kadar övünseniz azdır."

“Altın nesil, hain nesil çıktı”

"40 yıl boyunca yatırım yapmış birileri. Ama Elhamdülillah son 1 yıldır 40 yıllık yatırım sonunda birilerinin beklediği netice değil, gerçek resmin ortaya çıkmasıyla ifşa olan iki büyük örgüt var ve bunun birilerinde oluşturduğu büyük bir şaşkınlık var. Bu çerçevede bir tarafta PKK, diğer tarafta FETÖ yapılanması, bu ülkeye çok büyük zarar verdi. Nesillere, topluma çok büyük zarar verdi. Bunu bir kere hiç unutmayacağız. Özellikle nesillerimize. Ne diyordu birileri 'Altın nesil, altın nesil'. O altın nesil, hain nesil çıktı. Yurt dışındaki seyahatlerde hep şunu söyledim, yabancı muhataplara, olayın vehametini anlatmak için. Dedim ki 'Siz bu yapının ne kadar tehlikeli bir yapı olduğunun farkında değilsiniz. Bu yapı İŞİD / DAEŞ artık ne isim veriyorsanız çok daha tehlikeli'. Bir tarafta eğitimsiz 13-15 yaşında dünya ufkunu kaybetmiş, annesini, babası, vatanını kaybetmiş, biçare, çaresiz bireylerin aklını çelerek, sözde sahte cennet vadederek ikna edip, bombalar bağlayarak patlatan bir yapı, diğer tarafta bir kısmı IQ'su benden daha çok, eğitimi daha yüksek, kendini geliştirmiş. İçinde profesörler var, paşalar, hakimler, savcılar var. Müthiş bir ihanet şebekesi. Aklını bir beşere teslim etmiş, onun aklıyla hareket eden bir yapı. Müthiş tehlikeli bir yapı. Bu yapı gelin görün ki Amerika'da 200'den fazla, dünyada 170 ülkeden fazlaya ulaşmış, insanları, toplumları zehirlemeye devam ediyor. O zaman bu konu Türkiye'den daha fazla buraların sorunu. Artık DAEŞ'le, IŞİD ile mücadele edeceğim derken birileri önce dönüp kendi ülkesine baksın. Onlara bir dost tavsiyesi diye her yerde ifade ediyorum. Bu üslupla deyince de gözler yuvalarından fırlıyor. Bundan sonra sonuna kadar temizlik çerçevesinde yeni bir döneme gidiyoruz."

Bu yapıların özellikle gençler ve eğitim sistemi üzerinde açtığı yaraların, hakiki, milli bilim insanlarının yolu takip edilerek kapatılacağını anlatan Albayrak, gençlere şöyle seslendi:

"Geleceğin yeni, büyük, gelişen, örnek Türkiyesi'nde her biriniz müthiş bir şekilde bu sorumluluğu taşıyarak, rol model olmak zorundasınız. Sizden sonraki nesile ufuk açmak, istikamet açmak zorundasınız. Bu yükünüzü bir kat daha artırıyor. Her neslin bir hikayesi var. Bugün Türkiye özgürlükler açısından, ekonomik dinamikler açısından birçok açıdan her geçen gün dünden daha iyi. Yarın da bugünden iyi olacak. Bu konuda hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bugün sahip olduğumuz bu imkanlar bizim için bir eleştiri vesilesi değil, motivasyon vesilesi. Türkiye artık dünyada söylemiyle, eylemiyle, duruşuyla örnek bir ülke olmaya doğru çok hızla gidiyor. 15 Temmuz kim ne derse desin, öncesindeki söylemlere göre, özellikle gençlere karşı umudumuzu bir kez daha pekiştirdi."

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr