İlki 5 Haziran’da yapılan kısmi yerel seçimlerin ikinci turu, aralarında Roma, Torino, Milano, Bolonya ve Napoli gibi büyükşehirlerin de bulunduğu 126 yerleşim yerinde Pazar günü gerçekleştirildi.
8 buçuk milyonun üzerinde seçmeni ilgilendiren bu tur, ilkinde yüzde 50 çoğunluğu elde edemeyen ve en fazla oyu alan iki aday arasında yapıldı.

Seçimlere, klasik politikacıları hicvetmesi ve onları “kemirgenler” diye tanımlamasıyla bilinen komedyen Beppe Grillo ile iletişim dehası Gianroberto Casaleggio’nun 2009 yılında kurduğu Beş Yıldız Hareketi damgasını vurdu.

Kendisini ne sağda ne de solda konumlayan, yolsuzluklar ve “çürümüş” siyasi düzene tepki olarak 2013’te ilk kez girdiği seçimlerde aldığı yüzde 25 oranındaki oyla İtalya’da politik dengeleri sarsan hareket, “kirlenmiş siyasileri evlerine gönderme” şiarını ediniyor.

RAKİBİNİ İKİYE KATLADI
Resmi olmayan sonuçlara göre; Roma’da Beş Yıldız Hareketi’nin (M5S) adayı Virginia Raggi oyların yüzde 67’sini alarak, “Ebedi Şehir” olarak anılan kentin yeni ve ilk kadın belediye başkanı oldu.

Seçimlerden önce bir süre Roma Belediye Meclis üyeliği yapmış olan ve siyasi deneyimi olmadığı için kimi çevrelerin temkinli yaklaştığı Raggi, ilk turda Başbakan Matteo Renzi’nin liderliğindeki Demokrat Parti’nin (PD) adayı Roberto Giachetti’yi yaklaşık 10 puan farkla geride bırakmıştı. İkinci turda ise Raggi ile hezimete uğrattığı rakibi arasındaki fark 34 puana yükseldi.

Sandıkların açılmasının ardından dün gece bir basın toplantısı düzenleyen Raggi, kendisine oy vermeyenler de dahil, tüm Romalıların belediye başkanı olacağını dile getirerek, “Bu kent 20 yıldır kötü yönetiliyor. Belediye kurumlarına eşitlik ve şeffaflık getireceğim. Baş etmemiz gereken sorunları zaten biliyorsunuz” diye konuştu.

Hareketin önde gelen isimleri ise, “Artık ülkeyi yönetebileceğimizi kanıtlamış bulunuyoruz” yönünde açıklamalar yaptı.

“Başkent Mafyası” adıyla anılan yolsuzluk skandallarının patlamasının yol açtığı olumsuz havanın gölgesinde, usulsüz harcamaları ortaya çıkan Demokrat Partili belediye başkanı Ignazio Marino Ekim ayında istifa etmişti. O tarihten bu yana başkenti, atanan bir komiser yönetiyordu.

OĞLUNUN BEBEK ARABASINI İTEMEYİNCE KENT SORUNLARIYLA İLGİLENMEYE BAŞLADI
37 yaşındaki avukat Virginia Raggi’yi, 13 milyar Euro borç yükü, kriz haline dönüşen çöp ve ulaşım sorunu ile mafya yapılanmalarının kent yönetimine çöreklenmiş olması gibi sorunlar bekliyor.

Seçim kampanyasını “Cesaret. Birlikte her şeyi değiştireceğiz” sloganı üzerine kuran Raggi, “Roma felaket bir şehir. Toplu taşıma çökmüş, her yer çöp” sözleriyle başkenti tanımlıyordu.

Yıllarca sol partilere oy vermekten pişmanlık duyup, 2011 yılında 5 Yıldız Hareketi’ne katıldığını belirten Raggi, tüm bu nedenlerden dolayı Roma’nın 2024 Olimpiyatları’na adaylığını desteklemediğini söyleyince, özellikle iktidar kanadından tepki çekmişti.

Raggi, yıllardır hiçbir siyasetçinin yapamadığını da vaat ederek, büyük bir maddi gücü elinde bulunduran Vatikan’ın Roma’daki varlıklarına ilişkin emlak vergisi uygulayacağını da açıklamıştı.

SEÇMENLERİN MADDİ DESTEĞİYLE KAMPANYA YÜRÜTTÜ

Kendi anlatımıyla Raggi, oğlu Matteo’nun doğumundan sonra düzensiz park eden araçlar yüzünden bebek arabasını sürmekte zorlandığı yollar ve kaldırımlardan bezince kent sorunlarıyla ilgilenmeye başladı.

Bu duygularla 2013’te girdiği seçimlerde Roma Belediye meclis üyeliğine seçilen Raggi, “eski alışkanlıkları” bir kenara bırakarak, seçim kampanyasında yenilikçi bir çizgi izledi.
Devletten 42 milyon Euro’luk seçim yardımını reddeden Raggi, kampanyasını seçmenlerinin maddi desteğiyle yürüttü.

Kampanyayı yürüttüğü internet sitesinden bir banka hesap numarası paylaşan Virginia Raggi, “Roma’yı bu ahır durumundan kurtarmak için sana ihtiyacım var” çağrısıyla seçmenlerinden maddi destek istedi.

Yapılacak yardımlar konusunda şeffaf olma sözü veren Raggi, seçimlerin sonuçlanmasının ardından yine bu siteden ne kadar para toplandığını açıkladı.
Buna göre, toplam 9410 seçmenin yardımlarıyla 170 bin Euro toplandı.

TORİNO’DA İKTİDARI SARSAN KADIN
İktidardaki geniş koalisyonun büyük ortağı Demokrat Parti’ye bir darbe de sanayi kenti Torino’da geldi.
23 yıldır Demokrat Parti başta olmak üzere merkez solun kalesi halinde olan kentte, yine Beş Yıldız Hareketi’nin 32 yaşındaki kadın adayı Chiara Appendino oyların yüzde 55’e yakınını alarak seçimi önde tamamladı. Oysa anketleri yerle bir ederek bir sürpriz yaşatan Appendino ilk turda, 2011’den beri şehri yöneten Demokrat Partili rakibi Piero Fassino’nun 10 puan kadar gerisinde bulunuyordu. Fassino, Beş Yıldız Hareketi kurulduğunda “Ömrünüz çok uzun olmayacak” çıkışıyla hatırlanıyor.
Başbakan Renzi’nin yüzünü güldüren büyük kentler ise Milano ve Bolonya oldu.

Demokrat Parti’nin, moda ve finans merkezi Milano’daki adayı Giuseppe Sala, merkez sağdaki rakibi Stefano Parisi’ye karşı oyların yüzde 51,7’sini alarak, çok az bir farkla yarışı önde tamamladı.
Sala, Milano’da düzenlenen Expo 2015’in genel başkanıydı.

Eğitim kenti Bolonya’da ise Virgino Merola, merkez sağdaki rakibi Lucia Borgonzoni’ye karşı oyların yüzde 54’ünü elde etti.

SEÇİLMEMİŞ BAŞBAKANA BÜYÜK DARBE
Yerel seçimler, seçimle başa gelmemiş olan Başbakan Matteo Renzi için ilk büyük sınav olarak görülüyordu.
Her ne kadar Renzi, “Bu bir genel seçim değil ve hükümetimiz için bir test olamaz” sözleriyle endişe duymadığını ifade etse de, Beş Yıldız Hareketi’nin bu seçimlerde elde ettiği başarı siyasi düzene tehdit olarak yorumlanıyor.

Nitekim Renzi hükümetinin, Ekim ayındaki anayasal değişikliklere ilişkin referandumda bir başarı elde edememesi riski bulunurken, Beş Yıldız’ın 2018’de yapılacak olan genel seçimlerde Renzi’nin ana rakibi olması büyük ihtimal.

Renzi, referandumda istedikleri sonucu elde edemezlerse istifa edeceğini açıklamıştı.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr